12. Bölüm

427 43 56
                                    

(JK)

Gözlerim açılıyordu yavaştan.Açılan kahvelerime direkt vuran loş ışıkla gözümü kıstım.Etraf bembeyazdı,duvarlar beyazdı.Çok sessizdi her yer.

Sessizlik,çok sessizdi her yer.

Nefes alışverişlerim git gide hızlanırken ani bir hareket ile yattığım yerden kalkmaya yeltendiğimle kolumun kanaması bir oldu.

Kolumda inanılmaz bir acı hissediyordum.Başımı o tarafa çevirdiğimde ise damarlarım patlamış,her yerim morluk içinde kanayan kolumu gördüm.

Kandan korkardım,hem de çok korkardım.

"Biri yok mu?!" diye yüksek sesle konuştum.Sesimin yankılarını duyabiliyordum."Doktor?Hemşire?"

Etrafta tek duyabildiğim ses başucumdaki saatin ve cihazın verdiği tıkırtı sesleriydi.

Açıkçası bu manzara karşısında tüylerim ürpermişti.

Kapının kolundan gelen açılma sesiyle beraber başımı kapıya çevirdim.

Gelen tok sesi tanıyordum,hayatımdaki en güzel ses olan bu tonlamayı tanıyordum.

"Jungkook?Gelebilir miyim?"

Çekingen ses karşısında gelen kişinin Taehyung olmasıyla beraber kemirdiğim dudaklarımı ısırmayı bırakmıştım.

"Gelebilirsin Taehyung."

Yeri izleyerek odaya girmişti ve arkasını dönerek kapıyı kapatmıştı.Sırtının hareketlerinden anladığım kadarıyla hızlı ve sık nefesler alıyordu.Stresten olmalıydı.Neden stres yapmıştı ki?

"Taehyung,iyi misin?"

Sırtındaki hareketlenmeler aniden durdu ve kapıyı kapadıktan sonra olduğum tarafa yöneldi.Gözlerini yerden ayırmadan yatağıma doğru yaklaşırken kalp atışlarım git gide hızlanıyordu.

Bunu Taehyung'un şu durumda anlamasını ne kadar istemesem de nabız cihazımdaki seslerin artışından neler olduğunu anladığını düşünüyordum.

Yanıma gelip sandalyeye oturduğunda birkaç santim aşağımda kalıyordu başı.Kafamı eğip saçlarına bakmaya başladım.Parlaktı.Güzel gözüküyordu.

Bir gün doyasıya saçları ile oynama arzusu içimi yiyordu ama gerçekleşemeyecek kadar güzeldi bu hayal.

"Taehyung,şey,artık konuşmayı düşünüyor musun?"

Bunu dememle beraber Taehyung ağır bir şekilde başını yukarı kaldırdı ve gözlerime baktı.

Kalbim delicesine atıyordu ve makineyi parçalamak istiyordum.

Birkaç saniye boyunca bakıştık.Stresten avuç içlerim terlemişti.Konuşmak istiyor ve ağzını açıyordu ama sonrasında bir şeyler yanlış gidiyormuş gibi geri kapatıyordu.

Dakikalar ardından konuşmayı başarmıştı.

"Canın,canın acıyor mu?"

Evet Taehyung,vücudum hiç olmadığı kadar acıyor.Her bir organım bana küfürler ediyor onları bu hale getirttiğim için.Evet Taehyung,bedenim acıyor.Kollarım renk değiştirdi,tırnaklarım kırıldı.Çenemde çıkıklar var ve yer yer yüzümde patlamalar medyana geldi.Yüzümde onlarca dikiş ile konuşmaya çalışıyorum.

Ama en çok da kalbim acıdı Taehyung.
Benim kalbim kırılmıştı Taehyung,senin tarafından.

"Hayır,sadece birkaç ağrım var ama iyileşirim diye düşünüyorum."

Karnımın üzerinde duran elimi ellerinin arasına aldı hafifçe.Canımı yakmaktan korkuyor olmalıydı.Ama bilmiyordu ki en büyük yarayı bende o açtı.

Elimi inceledi dakikalarca.Her bir köşesini aklına kazıyana dek elimi inceledi.Sanki yapan kişiye bu ellerimdeki her bir yaranın hesabını soracakmış,ona yaralarımın sayısı kadarını ödetecekmiş gibi inceledi.

Elimi yerine koyduktan sonra gözlerime baktı.Sandalye ayağa kalkmasıyla geri savruldu hafifçe.

Gözlerime baktı birkaç saniye.

"Jungkook,kim yaptı sana bunu?"

Söyleyemezdim.Bunu ona söylersem Taehyung ona bir şey yapabilir ve Kai yine hırsını benden çıkarırdı.Ömrüm şiddetle geçmişti.Her türlüsünü yaşamıştım.Daha fazla darbe almak istemiyordum.

Hayat beni hiçbir zaman sevmemişti.

¬¬¬¬¬¬¬¬¬
Üf gereksiz bos yaotim bu ne rezil gidiyo üf neyse yorum lazim

Bundan sonra her bolumun sonuna espri koycm ama hicbiri komik olmicak

Size cemin selami var
Hangi cem


Sivlcem

Bu arada ileriki bölümlerde namu jin ve yunki gelicek ama soobin ve baekhyun ve eunwoo yazabilri bazı yerlerde siz onları namu jin ve yunki olarak dusunun he

Hard Love/TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin