Kapıyı kapattım ve bir daha o ucubeye hiç bakmadan salona geçtim.Arkamdan gelen Kai'nin ayak seslerini duyuyordum.Yeni gelmişti ve daha ne istediğini bile soramadan o ucube kapıyı çalmıştı ve çocukça olan hediyelerini görmek zorunda kalmıştım.
Ve de o iğrenç suratını.
Suratına bakarken midem bulanmıştı.Kusmamak için o kadar zor durdum ki...
Aslında keşke diyorum kendimi tutmasaymışım.Kussaymışım direkt üzerine.
Salona oturduktan sonra televizyonu kapattım.Ayakta bekleyen Kai'ye baktım.Oldukça ürkek duruyordu.Başımla otur işaretini verdikten sonra oturdu. "Anlat,ne istiyorsun?"
Kai ağzını açtı ama tekrar kapadı.Muhtemelen neyi söyleyeceğini biliyordu fakat nasıl söyleyeceğini kafasında şekillendiremiyordu. "Şey Taehyung,ben buraya sana bir şey söylemeye geldim,daha doğrusu itiraf etmeye..."
Benimle dalga mı geçiyordu?Buraya bir şey söylemeye geldiğini zaten biliyordum,ne diye uzatıyordu ki?Lafın dolandırılması en nefret ettiğim şeylerden biriydi.Tahammülüm yoktu.Tam azarlamak için ağzımı açacaktım ki kendimi tuttum.Bugün keyfim yerinde sayılırdı.O salağın duygularıyla oynamıştım.Bu o kadar zevk verdi ki bana şu saatten sonra keyfimi bozabilecek çok az şey vardı. "Evet Kai,devam et?"
Kai'nin gözlerinden gözlerimi ayırdım ve aşağıya doğru onu süzdüm.Elleri kucağındaydı ve elleriyle oynuyordu.Tırnak etlerinin kenarları hep kanamıştı,bu iğrenç görüntüye daha fazla katlanamayarak gözlerine tırmandı tekrar gözlerim. "Taehyung lütfen lafımı bölme ki tekte söyleyebileyim."
Başımla onayladım onu.Resmen bana emir veriyordu ama şuan onu bozamazdım çünkü merak ediyordum ne söyleyeceğini.
"Ben senden hoşlanıyorum Taehyung!"
Duyduklarıma inanamayarak gözlerimi kocaman açtım.Şaka demesini bekliyordum.O ise bana bakarak olumlu bir tepki vermemi bekliyordu.
Ucubenin eski sevgilisi tarafından mı seviliyordum?
Hayatta isteyeceğim son şeylerden biriydi bu ve şuan gerçekleşmişti.
Keyfimi bozabilecek nadir şeylerden biri gerçekleşmişti ve yavaş yavaş beynime kan sıçramaya başlamıştı.
Kai korkulu gözlerle bana bakıyordu ve elleriyle daha hızlı oynamaya başlamıştı.Tırnakları kan içindeydi. "Taehyung,bana böyle bakma lütfen.Cevabını merak ediyorum.Beni korkutuyorsun."
"Demek cevabımı merak ediyorsun,gel benimle."
O iğrenç ellerini tutarak onu ayağa kaldırdım.Muhtemelen ona iyi bir şey yapacağımı düşünüyordu,belki de çıkma teklifi etmemi bekliyordu.Bilemiyorum,umrumda da değildi.Dış kapının önünde durup onu dış kapıya yasladım.
Daha sonrasında kapıyı açarak evin duvarına yasladım ve yüzümü yavaşça yüzüne yaklaştırdım.
Kalp atışlarını duyabiliyordum.Hızlıydı.Muhtemelen birkaç dakika sonra kalp krizi geçirecek.
Dudaklarımı yüzüne yaklaştırıp yüzünü teğet geçerek kulağına fısıldadım tutkulu bir ses tonuyla.
