Sabah uyandığımda ilk olarak pencereden baktım, zaten panjurları kapatmak gibi bir alışkanlığım yoktu. Odamda iki ayrı pencere vardı ve ikisi'de ayrı cephelere bakıyordu biri sokağa diğeri bahçe tarafındaki terasa.
Babamın arabasının kapıda olup olmadığına baktım, yoktu, demek ki babam çoktan işe gitmişti bile.
Onu kaçırdığıma göre dabanıma kuvvet, yani ayaklarıma kuvvet diyerek ayaklandım.
Diğer pencereden baktığımda abimin bahçede, annem'le birlikte kahvaltı yaptığını gördüm. Bizimkiler'de dünden beri keyif peşinde.Saat kaç oldu acaba ?
Saat on buçuk olmuş.
Annem bir haftalık tatildeydi. Oh valla onlar sabah keyfini yaparken biz koşuşturalım, hazırlanıp odamdan çıktığımda ablamın odasının kapısını açıp baktım ve hala uyuduğunu gördüm, garibim biz böyle uyurken onlar anne oğul ne dedikodular çevirmiştir kim bilir. Bügün ablamın da izin günüydü.
Bu olanlar sadece babamla bana mı oldu diyerek söylene söylene dışarı çıktım, aler acele iki lokma ağzıma atıp çıkıyordum ki, annemin sesi yankılandı kulaklarımda.
« Oturup doğru düzgün birşeyler yer misin Yağmur », ayak üstü yememden hep şikayetçi olmuştur, ama ne yapayım acelem vardı.
« Birazcık daha gecikirsem otobusu kaçıracam anne, çarşıdan alacaklarım var, sonra eve dönüp aldıklarımı bırakıp, iki bucuğa okulda olmam gerek" dedim ve lokmaları ağzıma ışık hızıyla atmaya devam ettim.
"Dün dersim dörtte diyordun"
"Ders notlarım var onları alacam abi, sonra'da kendi bilgisayarıma geçirecem dersten önce de göz atacam, iş çok vakit yok" dedim ve gideceğim sırada abimin sesiyle tekrar durdum.
"İyide sen evden hep okula diye çıkıyorsun, hangi derse girmedin, ne sebeple girmedin de nota ihtiyacın oldu, ve ve bizim bundan niye haberimiz yok ?"
"Abi sen bana Allah'dan gelen ceza mısın, insanın enerjisi hiç mi tükenmez abi ? Bu kadar sataşmayı doktor bile tavsiye etmiyor bak" dedim gözlerinin içine bakarak.
O da aynı şekilde "Cevabımı alamadım canım kardeşim" dedi"Ben ders falan ekmedim"
"Eee"
"Uyumuşum" dediğimde abim bir kahkaha patlattı ki sormayın, ulan salak madem uyuyacaksın ne diye kalkıp zahmet edip okula gidiyorsun dercesine.
"Ee sabahlara kadar oturursanız olacağı buydu" dedi annem
"Neyse kaçtım ben"
« Ben bırakırım seni »
« Valla mı ? Ay abi çok teşekkürler ee bende oturup kahvaltı yapıyım o zaman »
« Ama şimdi değil öğlen, kahvaltı yapıyorum şimdi » dediğinde ona haince baktım
"Doğu oynama şu kızla, hadi Yağmur otobüs gelecek hala daha evdesin"
« Otobüsü kaçırırsam geri gelirim sen götürürsün beni » dediğimde son lokmamı ağzıma atıp saatte baktım
« Nee otobusun gelmesine 3 dakika var kaçtım ben » diyip koşar adımlarla durağa doğru koştum. Benim otobüs durağına gelmeme 6 dakika vardı.Allahim nolursun şu otobus ben durağa varana kadar geciksin, diye dua ettim yol boyunca. Neyseki tam vaktinde geldim, otobus'e bindiğimde nefes nefeseydim, yer olmadiği için, yada yer olup olmadığına bakmadığım için, ayakta beklicektim mecburen, ama sorun değildi, alışkanlık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yinede Sevdik
Ficção AdolescenteYinede Sevdik Yinede Sevdik, ölümün kıyısında bir kızın hayata son bakışını anlatan bir hikayedir, son gördüğü hafif bulutlu bir gökyüzü tıpkı hayatının gölgesi gibi gelip geçer gözlerinin önünden. Hadi gelin bu çetrefilli aşk hayatını birlikte okuy...