Çok düşündüm, o gün neden gelmedi, niye gelmek istemedi diye, sonra iki seçeneğin arasında kala kaldım günlerce.
Vazgeçti dedim, dile dökünce değeri kalmadı hislerinin, yada çekindi, ben bir cevap verene kadar, bana görünüp rahatsız hissetmemi istemedi.Oysa o gün kendisi söylemişti, olumsuz bir cevap verecek olursam, arkadaşlığımız bâki kalsın isterim diye. Öyleyse neden söylediklerinin arkasında durmadı, neden ben burda bir başıma düşünürken onun benden kaçtığını hissediyorum ?
Bir yandan hislerimi içimde yaşayan ben, öte yandan üzerinden bunca zaman geçtikten sonra hala bir cevap alamamış, belkide umudunu kaybetmiş Görkem.
Bu şekilde hissediyor olmam normal mi, onu bile bilmiyorum.
Onun o masum ve güzel gülüşünü görmeyi özlemişim, yanında huzur bulduğumu anlayamadım, bu hayatta birlikte birşeyler paylaşıyormuşuz, bunu bile şimdi hissediyor olmak gün geçtikçe canımı yakıyor. Yanımdayken kalbimde hissettiğim o sıcaklığın eksikliğini yokken bizzat yaşıyorum şu an, kalbimi ilk defa hissediyor gibiyim, ve şu an öyle bir boşlukta ki kalbim, canım delicesine yanıyor.
Böyle iki koca duvar arasında kalmış gibiyim, ortada sıkışmış.
Bana doğru bir adım atılmış, ama ne o adıma karşılık verebiliyorum, ne de çekilebiliyorum. Bu iki taraf içinde çok yanlış bir ikilem.Bekledim, ve bu süreçte çok düşündüm, günler, haftalar geçti, hatta bir ay dolmak üzere böylesine duygu dolu bir konuşmanın üstünden.
Görkem bir cesaret bana içini döktükten sonra, kendince yok olmuş gibi çıkıp gitti hayatımdan, bana baktığı gibi bakmama fırsat bile vermeden gitti...
Bir kere gözlerine bakıp onu anlamama müsade etmeden gitti. Bana olan aşkını fark etmediğim için cezalandırılıyor gibiydim, ama bilmediği bir gerçek vardı, gözlerin görmediğini gönlüm çok zaman önce görmüş, hissetmişti...Artık o benim hayatımda ve ben bunun farkındayım.
Belki ona değil ama, kendime onu sevdiğimi itiraf edeli bir hafta daha geçmişti, onunla konuşmam gerektiğini kendime hatırlattığım yedi gün daha. Sanki bu süreç benim için gün geçtikçe zorlaşıyordu, onunla konuşamadığım her gün konuşmak dahada imkansız geliyordu bana. Onu sevdiğimden gün geçtikçe emin olurken, ona dair umudum gün geçtikçe tükeniyordu.
Hissetmiyor mu duygularımı ? Düşünmüyor mu benim bunları duyduktan sonra hissedeceklerimi..?Neden bana, onun bana baktığı gözle bakmama müsade etmedi ?
Resmen bana olan aşkını, bir bakışını görmeme izin vermedi...Karşıma neden çıkmadığını defalarca düşündüm, ben bunca şeyi tek başıma üstlenirken o nerede diye defalarca sorguladım kendimi. Kader bu ya bunca zamandır tesadüfen karşılaşmamıza rağmen bir aydır bir kere bile denk gelmemiştik.
Bu kadar uzak kalabilmek normal mi bilmiyorum, ben seni beklerim demiş miydi hatırlamıyorum, bu da onun beni hâlâ sevebildiğine dair olan umudumu yerle bir ediyordu.
Onu görmüyordum, ne kadar görmek istesem de göremiyordum. Öykü ki her firsatta ondan bahsederdi, bir aydır konusunu bile etmiyordu.Nedense hayatıma girmesini istediğim anda yok olmuştu...
Bugün ki basket maçından sonra, kararlıydım, nereden geldiğini bilmediğim bir cesaretle onu bulmaya karar vermiştim.
Fakat kaderin bir cilvesi mıdır bilmem. Spor salonundan içeri girer girmez onu karşımda görünce bocaladım, çok şaşırdım, onu bulacağım derken ansızın karşımda görmeyi hiç beklemiyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yinede Sevdik
Dla nastolatkówYinede Sevdik Yinede Sevdik, ölümün kıyısında bir kızın hayata son bakışını anlatan bir hikayedir, son gördüğü hafif bulutlu bir gökyüzü tıpkı hayatının gölgesi gibi gelip geçer gözlerinin önünden. Hadi gelin bu çetrefilli aşk hayatını birlikte okuy...