10. BÖLÜM

9 6 0
                                    


10. BÖLÜM

Jason her ayın 21' i olduğu gibi yine babasının yanına gidiyordu. 6 yılda hiçbir şey değişmemiş her ayın son haftasında babasını görmeye gidip tekrar geliyordu.

Sekreter kız hiç değişmeyen hastanenin hiç değişmeyen koltuğunda oturmuş uyukluyordu. Bu sefer hiç selam vermeden babasının yıllarını geçirdiği odasına doğru gitti. 6 yıl boyunca hiç aksatmadan geldiği bu odayı hiçbir zaman sevmemişti. Karanlık, kasvetli ve çok bunaltıcıydı. Jason kapalı alanlarda kalmaktan nefret ederdi. Yeşil ağaçlarla çevrili bahçesinin verandasında oturmak, şu anda bu odada oturmaktan bin kat daha güzeldi ama buraya ayda bir kere geldiğinden o kadar da çekilmez olmuyordu.

"Merhaba baba."

"Sen kimsin, burada ne arıyorsun?"

"Baba benim, oğlun."

"Beni öldürmeye geldin değil mi?"

"Baba neden seni öldüreyim, ben senin oğlunum, hatırlasana."

"Yalan söylüyorsun. Buraya neden geldin?" Jason her geldiğinde bunları duymaya artık alışmıştı. Ama ne kadar alışsa da bu her seferinde daha da canını acıtıyordu. Cevap vermeye fırsat kalmadan babası hasta bakıcılara onu odadan çıkarmaları için bağırmaya başladı. Jason daha fazla sorun çıkmaması için odadan çıktı. Kapının önünde babasının doktoru Bayan Martin'i gördü.

"İyi akşamlar Jason, biraz vaktin var mı?"

"Tabi Bayan Martin, sorun nedir?"

"Odama geçelim, biraz konuşmak istiyorum."

Bayan Martin, Jason babasını buraya getirdiğinden beri burada çalışıyordu. İşini sevdiği belliydi, genelde geceleri de burada kalıyordu çünkü buradaki insanların hepsi yaşlı ve ölüme diğerlerinden daha yakınlardı. Bayan Martin bir şey olması durumunda hemen müdahale yapmak için evindeki rahat yatağında uyumaktan feragat etmişti. Ofisindeki çekyat da sanırım buradaki yatağıydı. Jason doktorun bir gün kendi babasına da böyle müdahale etmesi gerekeceğini biliyordu. Acaba babası ölmeden önce tüm hayatı gözünün önünden geçtiğinde oğlunu hatırlayacak mıydı?

"Artık verdiğimiz ilaçlar işe yaramıyor. Alzheimer son safhasında, çoğu zamanlarda nerede olduğunu bile unutup buradan çıkmaya çalışıyor. Sürekli beni öldürmeye gelecek diye ağlıyor. Kimden bahsettiği hakkında bir fikrin var mı?"

"Hayır, babamı kim, neden öldürsün ki?"

"Bende bunu merak ediyorum Jason. Babanın çalıştığı yıllardan kalan bir mesele olabilir mi?"

"Babam evde iş hakkında konuşmazdı, bizde hiç sormazdık. Genelde evde kimse konuşmazdı. Bunun da hastalığına bağlı olduğuna eminim.

"Baban burada güvende, senden başka ziyaretine gelen kimse de olmuyor zaten ama yine de korkuyorum Jason. Baban her gününü öldürülme korkusuyla geçiriyor, onunla tekrar kon8uşmayı denemelisin. Bildiği hatırladığı bir şey varsa onları öğrenmeye çalışmalısın." Jason beş dakika önce babasının onu odadan kovduğunu hayal etti.

"Nasıl yapacağım ki? Benim oğlu olduğuma bile inanmıyor, gördünüz." Doktor Martin kalkıp kapıyı açarken,

"Bir meslektaşıyla konuştuğunu bilse belki daha rahat konuşur." dedi.

Jason kapıyı tıklattı.

"Defol buradan."

"Bay Russell ben dedektif Jason, sizinle konuşmak istiyorum, girebilir miyim?" Jason babasının her zaman duymak istediği şeyi söylediğinde içinde yoğun bir boşluk hissetti, asla dolmayacak bir boşluk. Ama şu anda bu polisçilik oyununu sürdürmek zorundaydı.

"Girin dedektif." İçeriye girdiğinde az önceki o saldırgan adam gitmiş, her zaman pencerenin önünde oturup dışarıyı izleyen o sakin adam geri gelmişti.

"Size nasıl yardımcı olabilirim dedektif?"

"Bay Russell birinin sizi öldüreceğini söylediğiniz için buradayım. Size yardım edebilirim, lütfen bana sizi kimin öldürmek istediğini söyleyin."

"Yalnızca beni değil, çoğu kişiyi öldürecek. Her gece yanıma geliyor, etrafımdaki herkesi öldürüp en sona beni bırakacak. Sonrada gelip beni boğacak, tıpkı Melony gibi, onun öldüğü gibi."

"Kim Bay Russell, kim geliyor geceleri?"

"Bilmiyorum."

"Bana güvenin efendim, eğer söylerseniz sizi ondan korurum."

"Bilmiyorum, onu hiç görmedim. Eğer gözümü açarsam bana oğlumu öldüreceğini söylüyor."

Will Russell elleriyle yüzünü kapatarak ağlamaya başladı. Jason ne yapacağını bilmiyordu, duyduklarına inanıp inanmamak konusunda bile çok kararsızdı. Eğer gerçekten birisi geliyorsa bunu görürlerdi ve ona gelen kişiye kim olduğunu sorarlardı. Babası kendi kafasında bir şeyler yaşayıp bunların gerçek olduğuna inanıyordu. Babasının yanına gidip ona sarıldı.

"Merak etme baba, güvendesin. Oğlun da güvende, korkma ne sana ne de bana zarar verebilirler."

Jason Bayan Martin'in yanına gidip babasını 2 kişilik bir odaya almalarını rica etti. Böylece kafasında kurduğu şeylerden kurtulabilecekti. Eğer yanında birisi olursa korkmazdı. Babasını bu eziyetten kurtarmak için aklına gelen tek çözüm yolu buydu. Eski bir saat, bir kaç fotoğraf ve kıyafetlerinden oluşan özel eşyalarını toplayıp iki yan odadaki Patrick amcanın yanına taşıdı. Artık babası burada kalacaktı. Patrick Amca dört çocuğunun ona bakmak istememesi üzerine buraya gelmişti, diğerlerine göre aralarındaki en genç ve sağlıklı olanı Patrick amcaydı. Günlerini çok iddialı olduğu satranç oyunuyla geçirir, ara ara da şiir yazar ve Jason'a okuyup değerlendirmesi için bir kopyasını verirdi. Patrick amca konuşmayı sever, babasıyla muhabbet edip onu kafasındaki düşüncelerden uzaklaştırmaya yardımcı olabilirdi. Hem belki babasıyla da satranç oynar biraz da olsa hafızası için yararlı bir aktivite yapmış olurdu.

"Bay Russell, Patrick amcanın yanında daha güvende hissedeceksiniz."

"Teşekkürler dedektif."

"İyi geceler efendim." Bayan Martin Jason'un yaşadıklarının ağırlığını düşündü bir an. Annesinin şanssız ölümü, babasının bu hali ki, zaten sen benim oğlum değilsin diyerek o da ölü gibi bir şey oluyordu, küçük yaşta yaşadığı bu acılar onu hayata karşı daha da güçlü kılıyordu. Belki onun yerinde başkası olsa şu an nerede olduğundan kimsenin haberi bile olmayacaktı. Ama o hala doğup büyüdüğü bu şehirde saygın bir avukat ve iyi bir evlat olarak yaşıyordu.

"İyi misin Jason?"

"Evet, sanırım sadece yorgunum eve gitmek istiyorum."

"Tamam. Herhangi bir şey olursa sana haber veririm git de biraz dinlen."

"Teşekkür ederim Bayn Martin, iyi geceler."

HAPSOLMUŞ RUHLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin