O kız tam Ateşe sarılıyordu ki Alya ikisinin arasına kendini attı ve bu sayede sarılamadılar.
Kız üzgünce Alyadan ayrıldı. Alya ise derin derin nefesler alıp abisinin önünden çekildi.
" Kendimi çamaşır suyuna basacam. Namusum elden gitti amk"
Bu sözlerden de bu kızdan ne kadar nefret ettiği belli oluyordu.
" Allah'tan her zaman yedek kıyafetim var. Ben üstümü değiştiricem. Atakan sen benle gelsene hem ben sana okulu göstermiş olurum"
Alya bana yaklaşıp fısıltılı sesiyle "İdil bu süt ürünü markası kızla abimi sakın yalnız bırakma lütfen. Ben en hızlı şekilde geri dönmeye çalışacağım." dedi.
Kafamı sallayıp onu onayladım.
Alya kendi üstündekilerden tiksine tiksine okula doğru gitmeye başladı. Atakan da ona eşlik ediyordu.
Kafamı onlardan taraftan süt markası olan kıza döndürdüm. Bana aşağalayıcı bakışlarla süzüyordu.
Süz anam süz. Fotokobimizi çıkaracak sanki anasını bacısı ile evlendirdiğimin düdüğü.
Sakın ol Hediye ben bile bu kadar sinir olmadım.
" Merhaba sen yeni olmalısın" Allah'ım yine o cırtlak ses. Başlıyoruz.
" Evet yeni geldim"
" Adın ne? Kimlerdensin? Yoksa burslu öğrenci misin?"
Senin ben ananın bir yerine.. tövbe tövbe. Bir de burslu kısmını ezikleyerek söylüyor.
" Yok burslu değilim. Olsam da seni alakadar etmezdi. Sonuçta burslu olsak da olmasak da bu okulun öğrencisiyiz. Hepimizin amacı okulu bitirip üniversite kazanmak olduğunu düşünüyorum tabi senin amacın farklı ise ona bir şey diyemem"
Yüzü birden değişti. Yüzündeki o sahte gülümseme bir kaç saniye yok olmuştu ama hemen kendini topladı.
" Ayy sen şimdi o kısma niye takıldın ki canım. Ay ne gereksiz bir gerginlik yaşandı demin. Neyse ben Laya Sakaoğlu. Sakaoğlu aşiretindenim. Mutlaka duymuşsundur. Mardin'de çok bilinir"
Samimiyetsiz.
" İdil Feray Boyhan ben. Boyhan aşiretindenim. Sen de mutlaka duymuşsundur. Türkiye de çok bilinir"
Alya'nın da dediği gibi kızın ismi tam bir süt markası ismiydi. Rana süt, Lara süt gibi geliyordu kulağa. Bu ismi anası babası bulmak için çok uğraşmış galiba.
" Kraliçe geri geldi" Alya üstünü değiştirmişti. Mutlu mutlu buraya geliyordu. Tabi Atakan da yanında geliyordu.
" Aaaa Alyacığım neden gittin birden?" dedi Laya.
" Üstüm mikrop tutardı Layacığım. Malûm gereksiz tehlikeli bir temas oldu ya kendimi riske atamazdım"
Laya'nın sinirlendiği o kadar belli oluyordu ki ama o çirkef tarafını göstermemek için kendini zor tutuyordu.
Ay hoşt. O kim oluyor da çirkefleşiyor. Asıl benim içimdeki çirkefi ortaya çıkarmasın mahvederim onu.
Sakin ol Hediye. Bugün sende apayrı bir sinir var. Ben halledeceğim o kızı sıkıntı çıkarsa.
" Alyacığım sen normalde kimseye güvenmezdin. Şimdi bakıyorum da çat diye hemen arkadaş edinmişsin. Yediğin kazıkları çabuk unutmuşsun anlaşılan"
Alya'nın gözlerine bir hüzün çöktü. O mutlu kız gitmişti hemen bu konu açılınca.
" Layacığım her insan aynı değildir. Herkes yanındakine ihanet etmek için kazık taşımaz, herkes aldığı sırrı yaymaz, herkes aynı senin gibi insanı acılarından vurmaz" diyip ona doğru bir iki adım attım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İdil Feray Boyhan
Novela JuvenilBen İdil Feray Korkmaz ya da artık Boyhan. Öğretmenlerimin bundan olmaz dediği öğrenci tipiyim. Onlara uymayan şeylerim ise fikirlerim ve tavırlarım. Ailenin ne kadar da tek çocuğu olsam da ailemde beni çok takmıyor. Hoş bende onları takmıyorum. 17...
