İdil Feray Boyhan

🍊14.Bölüm🍊

Alya ile sınıftan çıkıtık ve şuan müdürün odasına gidiyorduk. Bakalım nasıl halledecekti bu işi?

Alya müdürün kapısını çaldı. Gir komutu ile içeri girdik.

" Ooo hoş geldiniz kızlar buyrun oturun"

Müdürün karşısındaki koltuklara oturduk.

Alya müdür beye dönüp boğazını temizledi konuşmak için.

" Biz İdil ile girmek istiyoruz size de haber vermek istedik."

" Ama kızlar daha okul bitmedi hem ailenizin haberi var mı?"

" Pardon müdür beyde siz bize müdürsünüz diye karışabileceğinizi mi sanıyorsunuz? Sizden izin almıyoruz size haber veriyoruz. İkisinin arasında çok fark var dikkat edin bence"

" Hayır dedim gidemezsiniz."

Alya elini masaya vurup ayağa kalktı.

" Yaptığınız hataları unutmayın müdür bey. Malûm hataların ortaya çıkma gibi bir huyu vardır. Bilirsiniz illaki"

Müdür derince yutkunup kafasını sağladı Alyaya. Bize izin kağıdı verdi yasal zımbırtıları halletmek için.

İşimiz bitince odadan çıktı. Sırtımızdaki çantalarla hızlı hızlı merdivenlerden indik.

" Alya peki biz İstanbul'a nasıl gidicez?"

" Uçakla"

" Peki uçağa nasıl gideceğiz?"

" Arabayla"

Cevabını verdiğinin de çoktan bahçeye çıkmıştık.

Karşımızda pembe üstü açık bir araba bizi bekliyordu.

" Alya bu yavru kimin?"

" Benim tabi ki de"

" Kim sürecek lan bunu?"

" Ben tabikide"

" Senin yaşın 17"

" Ama soy adım Karahanlı senin ki de Boyhan artık şunun bir farkına var. Araba kullanmayı biliyor musun?"

" Biliyorum"

" O zaman İstanbul da sen sürersin İdil hanım. Hadi atla"

Hızlıca arabaya binip çantamı arka koltuğa attım.

Alya da binip arabayı çalıştırıp gaza bastı.

Gerçekten çok iyi sürüyordu arabayı. Ama benim kadar olamaz. Ama bu yaptığının yasal olmayan tarafı da vardı.

" Soy adına bu kadar güvenmen iyi değil Alya" dedim ciddiyetle.

" Ailelerimizin soy adları bize imkan sağlaması için vardır İdil. Tamam çoğu şeyimi ailem sayesinde var ama kendi yapacağım büyük işler için arkamda bir güç olması lazım. Tırnaklarım ile kazıyayım başarayım devri kapanalı çok oldu. Bu haldeyken büyük iş yapmak istiyorsan arkanda sağlam bir dayanak olması lazım. Hem ailemiz onca malı mülkü bizim için kazanıyor. Tabi ki de bunlardan faydalanacağız. Takma sen bunları çok kafana. Elimize mesleğimizi aldığımız zaman kendi paramızı yeriz"

" Haklısın"

Haklıydı. Karşı çıkabileceğim bir tarafı yoktu. Bu dünya böyleydi. Her şey de herkese karşı arkanda bir güç olması lazımdı. Güçlü olmak için de arkanda güç olması lazımdı.

Aslında insanın yapısında vardı bu. Sağlam, güçlü çocuklar bile sağlam ve güçlü ailelerin çocukları oluyordu. Çocuk için aile her şeydi. Aile sağlam değilse çocuk kendi kendini avuturdu. Aynı benim gibi.