İdilin anlatımıyla:
Asil ile birlikte Karahanlı konağına acele ve panikle gelmiştik.
Alya kafasına silahı dayamıştı. Silahın güvenliğini açıktı. Delirmişti bu kız. Nasıl kendi canına kıymaya kalkışırdı.
" Alya yapma güzelim. Bırak silahı sakin sakin konuşalım." dedi yalvaran ses tonu ile Asil.
" Sus Asil abi." dedi Alya titreyen sesiyle. " Burada en çok suçlu Ateş abim ile sizsiniz. Size ne kadar bağlı olduğumu bilmenize rağmen beni çiğneyip bu sırrı anlatmadınız. Nasıl bana kıydınız."
Alya'nın sadece sesi değil bütün bedeni titremeye başladı. Silah tutan eli çok titriyordu. Yanlışlıkla kendine sıkabilirdi.
" Alya bana bak güzelim." dedim sakin olmaya çalışarak. " Bırak güzelim o silahı. Bak kendine zarar vermen hiç bir işe yaramayacak. Ver o silahı bana. Sana söz veriyorum bu eşeklerin ne sakladığını bulacağım sana ama lütfen indir o silahı."
" İ-idil. Ölmüş benim ikizim. Benim ikizim ölmüş." Sesinde ki çaresizlik beni mahvediyordu.
" Benim ikizim ölmüş ki İdil. Ben yaşasam ne olur yaşamasam ne olur? Ne fark eder ki?"
Alya silahı ateşlemek için atak yapınca ondan önce davranıp silahı elinden almaya çalıştım. Alya ise bana vermemek için silahı kendine çekiştiriyordu.
Birden silah patladı. Kurşun ikimizden birine gelmişti ama hangimizdi?
" Siktir." diye ağzından kaçırdı Ateş. Sonra kendini toparlayıp yanımıza geldi.
" İyi misiniz? Hanginize geldi kurşun?"
Birden kolumda bir ağrı kendini belli etmeye başladı.
" B-b-bende bir şey yok abi ama İdil? İdil iyi misin?" Alya koluma dokununca keskin bir sancı girdi koluma.
" Hay sikyim. Alya çek elini." diye bağırdım acıyla.
Alya korkarak çekti elini. Gözlerin de pişmanlık ve kendini suçlama ışıltıları vardı.
Alya benden uzaklaştı silah hâlâ onun elindeydi. Asil atik davranıp silahı elinden aldı. Alya bunu umursamayıp gözlerini koluma dikmişti.
Barlas karşıma geçip eğildi. Bende donuktum. Olanları sindiremediğim için tepki veremiyordum.
" Feray. Bir tepki ver. Koluna bakabilir miyim?" Sorusunu korkuyla sormuştu.
Kafamı olumlu anlamda salladım. Eliyle ceketimi çıkarmak için atak yapmıştı ki acıyla inledim.
Barlas daha da dikkat etmeye çalışarak ceketimi çıkarmıştı. Ama ne kadar dikkat ederse etsin canım çok yandığı için ağzımdan acı iniltiler çıkıyordu.
Kolum kan içindeydi. İnsan baktığın da ürküyordu. Omuzuma yakın yere gelmişti kurşun.
Barlas dikkatlice beni koltuğa yönlendirip oturtu.
Alya ise korkudan tirtir titriyordu. Bu kadar korkması anormaldi. Kendin canına kıymaya kalkışmıştı. Buna cesaret eden kadın nasıl kandan korkuyordu.
Barlas ilk yardım çantasından daha büyük bir çantayla içeri girdi. Çantayı Asil'e verip geri gitti.
İkinci girdiğinde ise elinde ince bir battaniye vardı. Alyayı battaniyeye sarıp koltuğa oturttu.
Alya şokta olduğu için Barlas'a uyuyordu. Barlas, Alya'nın saçlarını okşayıp kardeşini sakinleştirmeye çalışıyordu.
Asil ise elindeki büyük yardım çantasını yere koyup açtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İdil Feray Boyhan
Teen FictionBen İdil Feray Korkmaz ya da artık Boyhan. Öğretmenlerimin bundan olmaz dediği öğrenci tipiyim. Onlara uymayan şeylerim ise fikirlerim ve tavırlarım. Ailenin ne kadar da tek çocuğu olsam da ailemde beni çok takmıyor. Hoş bende onları takmıyorum. 17...