*2*

144 9 0
                                    

2 HAFTA SONRA
Adana'ya alışmaya yavaştan başlamıştım.

Ders çalışmak için bir kaç kütüphane gezmiştim.
İlk gezdiklerim çok küçüktü ve işlevsizdi ama son gittim büyüktü herkes için ayrı çalışma yerleri ayarlanmıştı bilgisayar odası ve kulaklıkları vardı ama ben herkesin kullandığı kulaklığı kullanmamak için kendi kulaklığımı götürüyordum.

Dün apartmanda ki komşular bize gelmişti. Anneme ikramları hazırlamasında ve temizlik yapmasında yardım etmiştim.
Gerçekten hepsi bizi çok güzel karşılamışlardı. Hediye bile getirmişlerdi.
Türkiye'nin geleneksel ev hediyesi olan borcamdan bolca gelmişti. Bunun dışında tatlı takımları , fincan takımları, su takımları , biblo ve süs eşyaları ve bir kaç tanede kek kalıbı gelmişti.
Komşuluk ilişkilerini geliştirmek açısından bence çok güzel bir âdet.
Bunun yanı sıra çeyizimin bir kısmınıda yapmış oldum. Sanırım bir kaç defa daha taşınırsak sadece düğün yapmak kalıcaktı.

Bu gün ders çalışmak için kütüphaneye gidecektim. Elimden geldiğince günlerimi dolu dolu geçirmek istiyordum.
Üstümü giyip çantamı hazırlamaya başladım.

Siyah omuz çantamın içine kalemliğimi edebiyat ve tarih defterimi birde bu derslerin soru bankasını aldım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Siyah omuz çantamın içine kalemliğimi edebiyat ve tarih defterimi birde bu derslerin soru bankasını aldım. Çantam çok büyüktü bu yüzden kullanışlıydı da. Çantama bir kaç ıvır zıvır daha aldıktan sonra fermuarı kapattım ve çantayı omzuma astım.

Mutfağa girip anneme çıkacağımı söyledim oda geç kalmamı ve dikkatli olmamı söyledi.
Vestiyerden beyaz spor ayakkabımı alıp kapını önünde giydim. Evden çıkıp merdiven ile aşağı indim , evin asansörü vardı ama sadece yukarı çıkarken kullanıyordum.
Dışarı çıktığımda yüzümün yanmaması için sperli şapkamı almıştım onu şalımın üstüne taktıktan sonra yürümeye başladım.
Kütüphane biraz uzaktı , aslında otobüs ile de gidebilirdi  ama yürümeyi tercih ettim.

Yaklaşık 20 dakikalık bir yolun ardından kütüphaneye giriş yaptım. İçeride klimalar olduğu için çok ferahlamıştım. Kütüphanenin üst katına çıkıp bilgisayarların olduğu bölüme girdim. Köşede bir yer bulup oturdum. Kafamda unuttuğum şapkayı çıkarıp çantama yerleştirdim. İnsanlar heralde 'kapalı alanda niye şapka takmış ki bu' gibi şeyler söylemişlerdir. Kendi düşüncelerim yüzünden insanlardan utandığımda çantamdan defterimi kitaplarımı ve kalemliğimi çıkardım.

Çok fazla insan yoktu. Bilgisayardan konu anlatım videosu açtım ve izlemeye başladım. Videolar ile beraber bir çok not aldım. Ardından soru bankasından soru çözdüm. Cevapların bir kısmı yanlış çıkmıştı daha çok tekrar yapmam lazımdı.

Yaklaşık iki saatlik bir çalışmanın ardından eşyalarımı toplayıp çantama koydum.

Kütüphaneden çıktıktan sonra şapkamı taktım eve doğru giderken bir kitap kafe gördüm. Çok hoş duruyordu.
İçine girdiğimde
En az dışı kadar içide güzeldi oturacak bir yer buldum ve oturdum. Unutmadan da şapkamı çıkardım:)
Çantamı yanımdaki sandalyeye bırakıp masadaki menüye baktım.
Canım tatlı bir şeyler istiyordu. Menünün sayfaları çevirdiğimde tatlılar kısmına geldim.
Herkesin bahsettiği buzlaç denen şeyden yemek istiyordum farklı bir görünümü vardı etrafımada garson var mı diye bakındım.
Kasa tarafındaki kadın ile göz göze geldiğimde gülümseyip yanıma geldi.

"Karar verebildiniz mi?"
"Evet ,şu buzlaçtan istiyorum karışık olsun lütfen"
"Tabi ki"

Kadın yanımdan ayrıldıktan sonra kafeye üç tane kız girdi. Hem benim gibi kapalı hemde açık kız vardı. Üçüde birbirinden tatlı duruyordu.
Boş bir masaya oturup sohbet etmeye başladılar.

"Bu denemem daha güzel geçti"
"Cidden diğeri neydi öyle sonuçları çok iğrençti"
"Denemede miydi sıkıntı yoksa bizde mi belkide biz geliştik"
"Olabilir"

Anladığım kadarı ile dershaneden geliyorlardı. Benimde dershaneye gitmem gerekti.
Annemler ile konuşmuştuk ama hangi dershaneye gitmem gerektiğini bilmiyordum.

Siparişim geldikten sonra küçük kaşık ile tadına baktım.
Ekşi ve ferahlatıcı bir tadı vardı.
Buzu öğütüp içine aroma ve gıda boyası eklemiş olmalılardı.
Sanırım uzun süre favori tatlım bu olacaktı gerçi tadı ekşiydi ama sorun değildi.

Buzlaçı yerken bir yandan da kızları izliyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Buzlaçı yerken bir yandan da kızları izliyordum. Çok samimiydiler.
İnşallah benimde böyle bir arkadaş grubum olurdu.

Ödemeyi yapmak için yerimden kalktım, çantamıda alıp kasaya yaklaştım.
İşimi hallettikten sonra kafeden çıkmadan önce kızlara son bir kez baktım.
Bu sırada içlerinden siyah saçlı kızla göz göze geldim.
Tebessüm ettiğinde aynı şekilde karşılık verdim ve kafeden çıktım.

ADANA'da HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin