Poğaçalar pişince fırından çıkarıp tabaklara yerleştirdim.Masayı hazırlayınca annem ile Neriman ablayı çağırdım.
Geldiklerinde şaşkınca sofraya bakıyorlardı.
"Aman aman Kübra ellerine sağlık"
"Teşekkürler ablam buyrun oturun. Böyle diyincede sanki siz bana misafirliğe gelmiş gibi oldunuz"
Gülerek sofraya oturduktan sonra
"Estağfurullah canım rahat ol kendin evin gibi kullan"
DediKahvaltıya başladığımızda poğaçanın tadına baktım.
Kendim yaptım diye söylemiyorum çok güzel olmuş.Annemlerde yerken onlara dönüp
"10 üzerinden kaç puan"
Diye sordumAnnem 9
Diyince kaşlarımı çattım."Anne niye öyle dedin 10 da 10 olmuş"
Annem başını sağ sola sallayarak konuştu
"Fazla pişmiş"
" ya anne içte pastane poğaçası gibi çıtır olmuş işte. Neriman abla sence nasıl olmuş ?""10 da 10 olmuş ellerine sağlık"
"Afiyet olsun"
Başım ile anneme Neriman ablayı gösterdim. Annemde omuz silkti.
Kahvaltı bitince sofrayı annemler topladı. Bende evin terasına çıktım.
Aşırı sinirliydim.
Ben kaç defa uyaracaktım bu adamı kendim ile ilgili. Bir de özür dilemişti , hatasını anlamamış ki.Allahım beni affet benim dikkatsizliğimdi
Tabi onunda suçu vardı Allah bilir ben onu uygun olmayan bir şekilde görsem kafamı çevirir giderdim.
"Offff!!"
Sırtımda hissettiğim el ile sıçradım.Neriman abla elinde meyve suyu ile bana bakıyordu.
Gelip yanıma oturunca bardağı bana verdi."Teşekkür ederim, annem nerede ?"
"Ablası aradı gelir birazdan"
Başımı tamam anlamında salladım."Ne oldu Kübra sabah iyiydin moralin bozulmuş gibi ?"
Neriman abla ne olduğunu anlamaya çalışıyordu ama benim anlatmak gibi bir niyetim yoktu.
"Boş ver be ablam başka bir zaman anlatırım belki"
"Sen öyle diyorsan"
Meyve suyumu içince bardağı mutfağa götürmek için kalktım.
Bu sırada annem geldi.Onlar sohbet ederken bende aşağı inmeye başladım. Bu sohbet ortamları çok farklı bir şeydi. Bir konudan giriyorsun sonra çok alakasız yerlere geliyordu.
Aklım hala Murat abideydi.
Sakin kalmaya çalışıyordum ama aşırı sinir bozucu bir durumdu.Merdiven basamağındaki böceği görünce basmamaya çalıştım ama bu sırada dengemi kaybedip yuvarlanmaya başladım.
İşin kötü yanı bardak kırılmış ve bir kaç yerime çizik atmıştı.
Annem ile Neriman abla hızlı bir şekilde yanıma geldiler.
Bende bu sırada toparlandım.Annem beni yerden kaldırınca salona yürüdük.
Her yerim acıyordu."Kübra nasıl düştün be kızım"
"Böcek vardı basamakta basmayayım derken dengemi kaybettim"
Neriman abla elinde ilk yardım çantası ile geldiğinde
"Böcek için mi ?"
Dedi"Öyle deme Neriman abla görmeden bassam tamamda görerek basarsan öbür dünyada benden davacı olur"
İkiside kafasını salladığında Neriman abla mendil ile yüzümü temizledi çenemdeki yara dışında diğerleri önemli değildi çünkü onlar 2-3 tane minik çizikleri.
Annem çeneme büyük kare yara bandından yapıştırdı.
"Neriman abla kusura bakma bardağın kırıldı."
"Önemli değil canım"
İçimden bence önemli diye geçirdim çünkü gerçekten güzel ve kaliteli bir bardaktı.
Öğle saatlerine doğru arka bahçeye geçmiştik.
Annemler otururken bende ayaklarımı havuza sokmuştum."Kübra niye girmiyorsun havuz rahat ol kimse görmez"
"Yüzme bilmiyorum ki Neriman abla"
Annem sebebini Neriman ablaya söyleyince başını salladı.
Sebebi babamın işi yüzünden hiç tatile çıkamadık sadece Adana'ya teyzemleri ziyarete geldiğimizde denize girmiştik ama o zamanda çok ileri gitmemiştim.
Hava yavaştan kararmaya başlayınca annemler yemek hazırlamak için içeri girdi.
Bende bahçedeki salıncağa oturup düşüncelerimde boğuldum.
Ben o kafeye bir daha hangi yüz ile gidecektim.
Ne yapmam gerektiğini bile bilmiyordum.
Birine anlatmalı mıydım.
Zamanın akışınada bırakmak istemiyordum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADANA'da HAYAT
Literatura KobiecaHayatımın değiştiği günün ertesi sabahı uyandığımda yüzüme çarpan o sıcak hava... Güneş ve nem Hayaller başkaydı gerçekler başka Ben Kübra , Kübra Durmaz Yeni arkadaşlar yeni komşular Ve.......ve birisi gelir en ummadığın anda senin ondan haberin...