Jungkook gözlerini açtığında vücudunda ağrımayan tek bir nokta bile yoktu. Görüş açısı hala bulanıktı. Ancak başını karnına koymuş ve ellerini tutan efendisini seçebilmişti. "Efendim" güçsüz ve fısıltıya yakın bir sesle konuştuğunda adam gözlerini araladı. "Jungkook bebeğim iyi misin?" panikle sordu.
"Her yerim ağrıyor."
"Tamam bebeğim merak etme iyi olacaksın. Ben hemen sana ilaç getireceğim tamam mı geçecek." adam hızla kalktığında çocuk sızlanarak elini sıktı. "Gitme- yani gitmeyin lütfen" Taehyung çocuğun komutuyla olduğu yerde dururken hala kendisini yanında istediği için tanrıya şükretti.
"Hemen geliyorum bebeğim" hızla koridora çıkarak hizmetliye seslendi ve Jungkook'un yanında geri döndü. Çocuk hastalığın etkisiyle oldukça terlemişti. Suheon odaya girdiğinde ona hemen ilacı ve yiyecek bir şeyleri hazırlamasını söyleyerek gönderdi.
"Üstünü değiştirmemiz gerek birtanem bana yardım et olur mu ?" Jungkook sadece başıyla onaylayıp hafif mırıltılar çıkarttı. Bunun üzerine dolaba yöneldi adam. Bulduğu en rahat pijamaları yatağın üzerine koyduktan sonra çocuğun omuzlarının altından tutarak oturur pozisyona getirdi yatakta.
Üst pijamasını çıkarttığında soğuk, tenine çarptı Jungkook'un. "Çok soğuk" olduğu yerde küçülmeye, soğuktan kaçınmaya çalışıyordu çocuk. "Biliyorum bebeğim, ateşin olduğu için üşüyorsun. Geçecek tamam mı birazcık sabret." Taehyung hızlı hareketlerle temiz pijamayı çocuğa giydirip düğmelerini ilikledi.
Tekrar yatar pozisyona gelmesine yardım ederek hızlıca alt pijamasını da değiştirdi. "Artık affettiniz mi beni?" Jungkook'un sorusu karşısında kendini olabilecekmiş gibi daha da kötü hissetti Taehyung. "Asıl sen beni affet Jungkook'um" tekrar ellerinden tutup öptüğünde çocuğun gözünden bir damla yaş süzüldü.
Suheon kapıyı çalıp elinde yemek ve ilacın bulunduğu tepsiyle içeri girdiğinde konuşmaları başlamadan kesilmiş oldu ikilinin. Taehyung az önce yaptığı gibi çocuğu kol altlarından tutarak yatağa oturttu ve bacaklarını yorganla kapatarak üşümesini bir nebze azalttı. Suheon'un elinden aldığı tepsiyi Jungkook'un kucağına yerleştirdi.
Çocuk kaşığa uzanacağı sırada durdurdu onu. "Ben yedirebilir miyim sana bebeğim. İzin verir misin buna ?" Jungkook birkaç saniye duraklayıp olumlu anlamda başını salladığında Taehyung kaşığı eline alıp çorbaya daldırdı. Sıcaklığının uygun olduğuna emin olduktan sonra yavaşça Jungkook'a doğru uzattı ve tüm yemeğin bittiğine emin olana kadar sabırla besledi çocuğu.
"Canını çok mu acıttım" çocuk yemeğini ve ilacını bitirdikten ve Taehyung tepsiyi kapıya bıraktıktan sonra yerine tekrar oturup sordu adam. Jungkook birkaç saniye duraksadıktan sonra cevap verebildi. "Bazılarını sevdim ama bazılarını sevmedim." yüzü hafifçe kızarmış ve başını eğmişti küçük olan.
Taehyung, çocuğun ne demek istediğini tam olarak anlayamamıştı. "Nasıl yani bebeğim ?" Jungkook tekrar efendisinin yüzüne bakarak konuştu. "Boğazımı tuttuğunuzda" Taehyung'un yaptığı gibi ellerini boğazına sardı. "ve çenemi tuttuğunuzda" çenesine götürdü ellerini. "Bunları sevdim yani acımadı." Taehyung çocuktan böyle bir tepki beklemediği için büyük bir şaşkınlıkla dinliyordu sözlerini.
"Ama saçımı çektiğinizde acıdı ve bir anda tamamen ittiğinizde de acıdı" Jungkook sözlerini tamamladığında Taehyung kalbine saplanan sızıyla öne atılıp kolları arasına aldı çocuğu. "Çok özür dilerim bebeğim, sormalıydım hepsini yapmadan önce, çok özür dilerim." Jungkook da efendisine kıyasla görece küçük ellerini adama sardı.
Taehyung çocuğun saçlarına attı tekrar parmaklarını ve başına öpücükler kondurmaya başladı. "Bir daha asla ama asla acımayacak tamam mı?" Jungkook tüm bu olanları tam olarak anlamlandırabilmiş değildi. Uyandığında efendisinin kendisine hala sinirli olmasını bekliyordu. Ancak eskisi gibi şefkatle yaklaşmış olduğu için de çok mutluydu.
"Bir daha hiç kaçmayacağım efendim. Söz veriyorum." Taehung geriye çekildi ve bir şey demeden çocuğu tekrar yatar pozisyona getirdi. Başının altına yerleştirdiği yastıklar sayesinde boynuna rahat bir açı verdi.
"Neden yaptın Jungkook, neden kaçtın benden ?" Jungkook duymayı beklemediği soru karşısında yine ne diyeceğini bilemez şekilde kalmıştı. Gerçeği söylese efendisi ne tepki verirdi ? Kızar mıydı yoksa anlayışla mı karşılardı ? Kaçtığı zaman verdiği tepkiden daha kötü olamazdı sanırım.
"B-ben.." duraksadı. "Ailemi çok özledim efendim." Taehyung bunu duymayı beklemiyordu. Kaçma nedeninin kendisiyle ilgili olduğuna adı gibi emindi. "Jungkook, gerçek neden bu mu ?" sabırla sordu ancak tekrar sinirlenmeye başladığının da farkındaydı. Çocuk sırf ailesini özlediği için kaçacak olsa 2 yıl boyunca bir köle tüccarının elinden neden kaçmamıştı ki.
"Efendim ben" başını eğdi ve tırnaklarıyla oynamaya başladı Jungkook. "Sen ne Jungkook" adam sesinin sakin çıkmasına özen göstermeye çalışsa da sabırsızlanıyordu cevabı duymak için. "Sizi kıskandım" işte bu gerçekten sürpriz olmuştu Taehyung için.
"Kıskandın mı ?" yüzünde, çocuğun sözlerini hiçbir şekilde anlamlandıramadığını kanıtlayan bir mimik belirmişti. Jungkook utana sıkıla devam etti sözlerine. "Felix'i de beni sevdiğiniz gibi sevdiniz. Biliyorum buna hakkım yok ve suçluyum. Siz efendimizsiniz bense yalnızca bir köleyim. Ama onu sevdiğinizi görmek istemedim, onun saçını okşadınız, benim odamı ona verdiniz."
Birkaç saniye duraksadı ama efendisi öylesine büyük bir şok içindeydi ki kendisine bir yanıt verecek durumda değildi. "S-sonra beni müştemilata gönderecektiniz, onu da öpecektiniz beni öptüğünüz gibi. Ben görmek istemedim bunları, kalbim çok acıdı. Gitmek istedim buradan." Taehyung çocuğun sözleri biter bitmez yanağını avuçları içine aldığı gibi dudaklarına yapıştı.
Jungkook'un gözleri kocaman oldu ama hemen kendini toparlayıp ittirdi efendisini. Taehyung yine hata yaptığını hissetti, aralarında olanlardan sonra bebeğinin kendisini öpmek istememesi çok normaldi. Ancak her zamanki gibi bu da kendi kuruntusuydu. "Efendim ben hastayım öpmeyin beni, ya siz de hastalanırsanız ?" Jungkook hala kocaman gözlerle kendisine bakarken nasıl bu kadar masum olduğunu düşündü Taehyung.
Başına gelen onca şeye rağmen kalbi masumdu çocuğun. Muhtemelen kaç yaşına gelirse gelsin hep böyle kalacaktı. Taehyung kendine lanetler okuyordu içten içe. "Korkuyor musun benden Jungkook." alnını çocuğunkine dayadığında eli hala yanağındaydı. "Bazen ama hep değil." istemsizce gülümsedi.
"Artık benden hiç korkma olur mu ? Her ne düşünürsen düşün anlat bana, kızarım diye korkma." Jungkook başıyla onayladığında içi rahatlamıştı. Haddini aşarak efendisini kıskandığı için cezalandırılmaktan korkmuştu bu zamana kadar. Ama düşündüğünden çok daha kolay olmuştu, efendisi çok sakin karşılamıştı durumu.
"Jungkook" hala nefesleri birbirine karışacak şekilde alın alına duruyorlardı. "Buyrun efendim."
"Benim bağışıklığım çok kuvvetlidir biliyor musun, hiç kolay kolay hastalanmam." Jungkook efendisinin sözlerine anlam veremedi başta ancak devam etti adam. "Öpeyim mi seni bir kere" ses tonundaki tatlılık sebebiyle gülümsemeden edememişti çocuk. "Çok sevinirim efendim." Taehyung aldığı onayla büyük bir huzura kavuşarak dudaklarını yasladı çocuğa.
Öpmek bile denemezdi buna. İkilinin dudakları birbirine dokunuyordu sadece. Bir yandan küçücüğünün yanağını okşuyordu Taehyung. Jungkook efendisinin dudağının üzerine minik bir öpücük bıraktığında çok sakince öpmeye başladı Taehyung da onu. Her ikisinin de kalpleri çok hızlı çarpıyordu. Dışardan gören biri defalarca yakınlaştıklarına asla inanamazdı.
Jungkook bir elini kaldırıp efendisinin omzuna koydu. Taehyung da öpücüklerini biraz daha hareketlendirerek karşılık verdi. Dakikalar boyunca birbirlerine doymaya çalıştılar. Sonunda geriye çekildiklerinde Jungkook'un uzun saçlarını kulağının arkasına itti Taehyung.
"Kıyafetlerinin neden burada olduğunu hiç merak etmiyor musun ? Ya da ne zaman buraya geldiklerini ?" efendisinin sorusu karşısında aklına dank etti Jungkook'un. Sahi neden getirilmişti tüm eşyaları buraya ?
"Bu eşyalar Felix eve geldiğinde buraya geldi bebeğim. Neden biliyor musun ?" Jungkook usulca başını salladı.
"Çünkü senin yerin benim yanım ve şunu sakın unutma ki kimse senin yerini alamaz." tekrar birleştirdi dudaklarını. Bu kez daha hararetli öpen ise Jungkook'tu...
-끝-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Slave | Taekook
FanfictionŞehrin tanınmış tüccarı Kim Taehyung köle pazarından bir köle satın alır. - Fic geçmişte geçtiği için günümüz toplumunda uygun karşılanmayan davranışlar içerebilir. Zaman farkını göz önünde bulundurarak okursanız sevinirim- #taekook - 19.06.2023🥇 #...