"Ne olursa olsun, kaybolmana izin vermeyeceğim, beni yalnız bırakmana izin vermeyeceğim... Seninle kalmam için ne kadar sürerse sürsün evrene karşı çıkacağım."
"Sen kim olduğunu sanıyorsun ha?"
"Umutsuzca kendisinin okyanusuna yansıdığını görmek is...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bana seni özletme."
"Oh- hey bebeğim- Felix!" Kafeteryada ses yankılanırken üç kafa sesin kaynağına doğru çevrildi. Felix'e kimin seslendiğini görmelerine gerek yoktu çünkü kim olduğunu biliyorlardı. Felix iki güçlü kol arasında sıkışıp kalmıştı. Kırmızı ve turuncu rengin aurası tüm kafeteryada birlikte parlarken kollarını erkek arkadaşının boynuna doladı.
"Bu aşk kuşları tüm bu alanı yakacak." Arkadan yumuşak bir ses duyuldu. Dondurucu esintili erken ona doğru yürürken Jisung kendine sarıldı.
"Şu an bu ikisini izlerken kusmak istiyorum." Bir kişi daha görüş alanındaydı. Jisung zaten soğuktan titriyordu ama şimdi başka bir varlık durumu daha da kötüleştirdi. Hâlâ kucaklaşan çift sayesinde, Jisung'un gizlice içine aldığı sıcaklığı kendi içlerinde değiş tokuş ediyorlardı. Sarılan çift geri çekildiklerinde Jisung tekrar titredi.
"Aish Han donacaksın."
"Biliyor değil mi Seungmin?!" dedi Hyunjin.
"Oi dostum iyi misin?" diye sordu.
"İyi gibi mi görünüyorum? Hadi Felix, Changbin hyung'a tekrar sarıl. Isılarınızı değiş tokuş ederken iyiydim-"
"Bu onun sıcaklığı Jisung!" Felix'in teni bronzlaşıp kulakları kırmızıya dönerken Changbin bağırdı. Onların utandığını görmek, arkadaşlarının onlarla daha çok dalga geçmesine neden oldu. Birkaç saniye sonra ikisi de normal hallerine dönmüştü.
Felix'in erkek arkadaşı Seo Changbin, kolejde onun kıdemlisiydi. Burcu Yonca'dan gelen Ateş'ti. Karnının sol tarafında kırmızı bir auraya sahip olan alev oyması oyulmuştu. Ne zaman utansa kulakları kızarırdı. Changbin'in görünüşü karanlıktı, çok karanlıktı ama Felix ile tanıştıktan sonra yumuşacık biri olmuştu. Sarışın oğlanı tanıdıktan birkaç hafta sonra ona âşık oldu ve tam tersi. Üniversitenin ilk yıllarında Felix'e itiraf etti ve şanslı Yonca adam olduğu için, Felix hislerini kabul ederek itiraf etti.
Hwang Hyunjin ve Kim Seungmin, Changbin'in arkadaşlarıydı, bu yüzden Changbin ve Felix çıkmaya başlayınca iki arkadaş grubu bir oldu. Seungmin, Felix ve Jisung ile aynı yaştaydı ama o farklı bir sınıftaydı. Sağ köprücük kemiğine oyulmuş bir kar tanesi ve beyaz aurası olan bir Don. Yanakları kar yağdığında olduğu gibi pembemsi bir renge bürünüyor ve donma yeteneği sayesinde sıfır derecenin altındaki hava koşullarına karşı koyabiliyordu.
Hyunjin de bahsedilen üç arkadaşı ile aynı yaştaydı fakat okula erken başladığı için Changbin ile ikinci sınıftaydı. Hyunjin, Jisung'un babası gibi Gök Gürültüsü burcuydu. Ön kolunda şimşek gibi bir oyma ve ne zaman mutlu, üzgün, kızgın vs. olduğunda etrafını saran mor bir ışık vardı. Varlığı havayı değiştirirdi ama bu sadece birkaç saniye sürerdi.
"Ders yakında başlayacak, görüşürüz." Dedi Jisung ve daha fazla konuşmadan kafeteryadan çıktı.
"Sanki hayatta kalmak için elinden gelenin en iyisini yapan o değil. Umarım iyi durumdadır." Changbin iç çekti ve diğerleri onu sözlerine başlarını salladı.
