"Ben seni uzak tutmazsam, onlar tutacak."
***
"Minho hyung, bizi kabul ettiğin için teşekkürler. Geceyi beraber geçirmeye karar verdiğimizi biliyoruz ama film izlerken yaptığımız tek şey uyumaktı." Dedi Jeongin sonunda somurtarak. Minho kıkırdadı ve saçlarını karıştırdı.
"Sorun değil. Belki bir dahaki sefere hepimiz gerçekten uyanık kalabiliriz." Dedi herkese bakarken. Jisung uyanık kalmak için mücadele ederken hepsi kabul etti ve başlarını salladılar. Minho bunu fark etti. "Bence öğle yemeğine kadar kalmalısınız."
"Hayır hayır hyung, sorun yok. Artık yola çıkmalıyız." Dedi Felix. Altı çocuk Minho'nun evinde kaldıktan sonra ayrılmaya hazırdı. Jisung dışındaki beşi vedalaşıp ana kapıdan ayrıldılar.
***
"Eh sanırım yollarımız ayrılıyor." Dedi Seungmin, kendisinin ve Hyunjin'in evi görünürken. İkisi kendi yollarına gittiler. Felix ve Changbin de. Maknae ve Jisung birlikte yürüyorlardı.
"Hyung."
"Evet?"
"Dün gece neredeydin?" Jisung'un olduğu yere mıhlanmasına sebep olan soruyu sormuştu.
"H-hiçbir yerde. Uyuyordum." Cevap verdi ve tekrar yürümeye başladı.
"Yalan söyleme. Saat üç civarında yatakta olmadığını biliyorum."
"Ah evet, tuvaletteydim." Jisung başının arkasını kaşıyarak söyledi.
"Gerçekten mi? O zaman neden ben de aynı anda banyodayken seni göremedim?" Jisung bir kez daha durdu.
"Jeongin..." diye sızlandı. "Birinin bana bu kadar çok soru sormasından hoşlanmadığımı biliyorsun değil mi?"
"Evet biliyorum ama güvenliğin için nerede olduğunu bilmem gerekiyor."
"Nesin sen? Babam mı?"
"Hayır ama bir arkadaş. Ve benden bir şeyler saklamana gerek yok. Minho hyungla beraberdin değil mi?" Kaşlarını oynatarak sordu. Jisung'un gözleri genişledi ve bu Jeongin'in kahkaha atmasına neden oldu.
"Ahh Yang Jeongin beni gözetleme." Utanarak söyledi.
"Casusluk yapmıyorum, sadece ne olduğunu bilmek istiyorum. Kendini iyi hissetmiyor muydun? Minho hyung ile neredeydin?"
"Hiçbir yerde. Şimdi gidelim."
"Ahh neden?!"
"Kapa çeneni ve evine git!" dedi Jisung ve Jeongin'den kaçtı. Küçük olan, arkadaşının hafifçe kızarmasını izledi ve bu haline kahkaha attı.
***
"Ben geldim." Jisung, Bayan Shin'e duyurmak istercesine bağırdı. Hızla odasına doğru koştu. Kapıyı arkasından kapatır kapatmaz dizlerinin üstüne çöktü. Vücudu ağırlaşmıştı. Özellikle sağ tarafı. Ceketlerini çıkardı ve yatağın yanından krem aldı. Kapüşonunu çıkarıp banyoya girdi. İç çekti. Yaranın aynı görüntüsü, aynı ıslak kan, aynı acı; bunun olacağını biliyordu. Minho'nun evinde kalmak onun için kötü bir fikirdi, üstelik uzun süre onun yanında olmak da. Ama pişman olmak için çok geçti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-Moonglade // MinSung
Fanfiction"Ne olursa olsun, kaybolmana izin vermeyeceğim, beni yalnız bırakmana izin vermeyeceğim... Seninle kalmam için ne kadar sürerse sürsün evrene karşı çıkacağım." "Sen kim olduğunu sanıyorsun ha?" "Umutsuzca kendisinin okyanusuna yansıdığını görmek is...