"Ne olursa olsun, kaybolmana izin vermeyeceğim, beni yalnız bırakmana izin vermeyeceğim... Seninle kalmam için ne kadar sürerse sürsün evrene karşı çıkacağım."
"Sen kim olduğunu sanıyorsun ha?"
"Umutsuzca kendisinin okyanusuna yansıdığını görmek is...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Sonunda yok olmaktansa, bazı şeyleri bırakmak daha iyidir."
"Minho hyung!" Sesi duyan çocuk, kendisine doğru yürüyen enerjin Güneş Işığı çocuğunu görmek için arkasını döndü.
"Selam Felix!" Kampüsün diğer tarafından Minho'ya el salladı.
"Jeongin, Jisung siz önden gidebilirsiniz. Ben hyungla konuşmak istiyorum." Dedi arkadaşlarına.
"Ben de, ben de konuşmak istiyorum!" Jisung, birinin ona baktığını hşssederken Jeongin sızlanıyordu. Tabi ki Lee Minho!
"Hayır, hayır bugün değil Innie!"
"Tamam ama haber ver tamam mı?"
"Ne sen-"
"Jisung hyung gidelim." En küçüğü Jisung'un sözünü kesti ve onu kafeteryadan dışarı sürükledi. Felix, kendinden büyük olanlara doğru sıçradı.
"İyi günler dostum! Merhaba Iseul noona." Felix diğer iki büyüğü ile de selamlaştı.
"Iı, Minho hyung..."
"Evet?"
"Seninle bir şey hakkında konuşmak istiyorum." Dedi yüzünde bir sırıtışla.
"Ne?"
"Uh... Özel konuşalım-"
"Burada konuşalım. Iseul ve Chan hyung'un burada olması sorun değil."
"Pişman olma o zaman."
"Tamam, hadi söy-"
"Jisung'a ne dedin?" Minho paniğe kapılırken Felix kaşlarını kaldırdı.
"B-ben Fe-felix'e, bir yere gidelim-"
"Hayır hayır, bize Jisung'a ne söylediğini anlat." Iseul arkadaşının yakasından tuttu.
"N-ne? Hiçbir şey. Sadece kolyesini geri verdim. Sade-"
"Gözlerimi çoktan sana diktim ha?" Minho'nun yanaklarına pembe bir ton geldi. Ay çocuğun etrafında gümüşi bir ışık oluşmaya başlamıştı. İrisinin köşesi gümüşe dönüyordu.
"4k yakalandın!" Chan kıkırdadı.
"Yani ona aşık olduğunu söylerken ciddi miydin?" dedi Iseul.
"Düşündüğün gibi değil tamam mı?! Biraz aşık oldum, bu da onun için endişelendiğim anlamına geliyor."
"Elbette."
"Ah Chan hyung." Diye sızlandı.
"Merak etme hyung, bunu Jisung'a söylemeyeceğim." Dedi Felix. "Bir ay."
"Bir ay?"
"Bir ay içinde Minsung'un olmasını istiyorum yoksa ona söylerim!"
