Bölüm 20 - Ufak Bir Şüphe

378 30 113
                                    

Başlamadan şunu koymazsam olmaz...

Bölüm sonu Kenan Acar mood diyelim ahsjsjsh

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm sonu Kenan Acar mood diyelim ahsjsjsh

Evet ufaktan başlıyoruz gibi. Hazır mısınız?

Keyifli okumalar 🌸

.
.
.
.
.
.
.

Gedelli'den hastaneye giden yolda Veysel ve Kenan'a eşlik eden tek şey sessizlikti. Sürücü koltuğundaki Kenan, mavi gözlerini birkaç saniyeliğine yoldan çevirip Veysel'e bir bakış attı. Başını arkaya yaslamış, dalgın gözleri camdan dışarıda olan genç adamın pek konuşası yok gibiydi.

"Yoruldun değil mi?" diye mırıldandı Kenan.

Veysel dalgınlığından sıyrıldı ve kaşlarını çatarak ona döndü.

"Efendim?"

"Yani bir haftadır neredeyse ayrılmadın babanın yanından... Zor bir süreç olmuştur senin için."

Tam da Kenan'ın beklediği gibi oldu; Veysel iç geçirip buruk bir tebessümle bakışlarını önüne çevirdi.

"Zordu tabii, yani... Benim için çok fark etmez gerçi, bir ömür deseler bir ömür dururum yanında. Ama işte..." Bakışlarını kucağındaki ellerine düşürdü ve bir nefes verdi, bütün kırgınlığını dışa döken. "Onun açısından da pek fark etmiyor, evladının yanında olup olmaması. Gözü gene başkalarını görüyor."

Sesinde tam anlamıyla bir öğrenilmiş çaresizlik hissi vardı. Kenan kasabadan ilçeye giden bozkır yoluna bakarken yavaşça konuştu:

"Ben yıllarca ailemin bana karşı davranışları konusunda bir neden aradım. Tek bir neden... Sebebini bilsem, belki o sevgisizliği kaldırmak daha kolay olurdu diye düşündüm." Acı bir tebessüm yerleşti dudaklarına. "Buldum da zaten... Bütün soru işaretlerini tek hamlede kafamdan silip atan o sebebi buldum. Çok yaktı canımı ama... En azından merakımı dindirdi."

Birkaç saniyeliğine gözünü yoldan alıp, ona bakmasa da dinlediğini bildiği Veysel'e döndü.

"Ama senin için bir cevap bulamıyorum Veysel."

Veysel hızla başını kaldırdı. İki adamın mavi gözleri buluştu birkaç saniye. Ardından Kenan yeniden yola döndü ve sıkıntıyla konuştu:

"Anlamıyorum, gerçekten. Sen... Yani, şu zamanda bulunmayacak bir insansın Veysel. Çok güzel bir kalbin var." Yeniden Veysel'e dönüp samimiyetle gülümsemişti bunu söylerken. "Sevdiklerini düşünen, onlara verdiği değeri göstermekten çekinmeyen, çok güzel bir yüreğin var. Ayrıca çok iyi bir doktorsun, bence bunu kimse inkar edemez."

Veysel bir şey diyemedi. Kenan usulca iç geçirdi, gözleri tekrar yola dalarken.

"Üvey kardeşimin, Barış'ın yani... Hep senin gibi olmasını istemiştim, biliyor musun? Senin gibi karakterli, düzgün, vakit geçirmekten mutlu olduğum bir insan olmasını. İkiniz yaşıtsınız ama bir Barış'a bakıyorum, bir de sana... Aranızda o kadar fark var ki."

Kaybedilmiş Bir Oyun • VeyKen (Gönül Dağı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin