Bölüm 51 - Mutluluk ve Hüzün

409 25 63
                                    

Son zamanlarda yazdığım en tatlı ve minnoş bölüm olabilir :')

Özellikle bölüm sonu hakkındaki düşüncelerinizi çok merak ediyorum <3

Bu arada One-Shot kitabının da kapağını değiştirdim; nasıl olmuş?

Arada bir kitabın varlığını da hatırlasam fena olmayacak sanki 🥲

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Arada bir kitabın varlığını da hatırlasam fena olmayacak sanki 🥲

Neyse, bu bittikten sonra One-Shot'a yoğunlaşacağım. Güzel bölümler bekliyor bizi ♡

Hadi size keyifli okumalar 🌸








İki Hafta Sonra

Son gazlı bezi de çöpe atan Kenan, eldivenlerini çıkarırken gülümsedi. "Hadi gözün aydın."

"Allah'ım..." diye mırıldanan Veysel, eliyle boynunu ovarak sanki üstünden tonlarca yük kalkmış gibi bir nefes verdi. "Yemin ediyom dünya varmış ha."

Bugün Veysel'in kurtuluşuydu. Sabahın erken saatlerinde Kenan'la birlikte hastaneye gelmişlerdi ve dikişleri alınmıştı. Bugünden itibaren yeniden mesaiye başlıyordu.

"Yine de bir süre dikkat e-"

"Abi!" dedi Veysel isyanla. "Allah aşkına izin ver de iki dakika tadını çıkarayım şunun ya."

"Tamam tamam." diye güldü Kenan, eldivenlerini çöpe atarak. "Sustum ben."

Veysel nihayet dikiş ipinin verdiği o rahatsız histen tamamen kurtulmuş halde başını geriye doğru oynattı. Sadece ipin çıkarılmasının verdiği ufak bir sızı vardı, onun dışında eskisi gibi hissediyordu kendini.

"Hadi gidelim." diyerek sedyeden atladı. "Acili bile özledim yeminle ha."

O mutlu mutlu müdahale odasından çıkarken, Kenan şaşkınlıkla baktı arkasından.

Veysel az önce çocuk gibi sedyeden aşağı mı atlamıştı hevesle?

Açık kapıdan bir süre bakakaldıktan sonra, başını iki yana sallayarak güldü. "Ulan Veysel..."

Ardından kardeşinin peşinden odadan çıkıp acile giden koridorda ilerledi.

******************

"Hocam?"

"Aa, Veysel hocam!"

"HOCAAAAAM!"

Üç asistanından en çok Ömer'in heyecanlı bağırışına güldü Veysel, acile girerken. "Ben de sizi özledim gençler."

Asistanlar anında deskin önünde toplandı, Ömer neşeyle sarıldı Veysel'e. "Hocam hoşgeldiniz, valla gözümüz yollarda kaldı."

"Sen bir de bana sor." diye güldü Veysel, onun sırtını sıvazlayarak. "Seni bile özlemişim Ömer."

Kaybedilmiş Bir Oyun • VeyKen (Gönül Dağı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin