Bölüm bomba 🔥
Sıkıldım zaten ne o öyle gıdım gıdım ilerleme... Hızlanalım biraz <3
Keyifli okumalar 🦋
"Yakın zamanda grip, nezle gibi bir hastalığınız oldu mu hanımefendi?" diye mırıldandı Veysel, dosyayı kapatıp bakışlarını yatakta yatan kadına çevirerek.
"Hayır, yani ben pek hasta olmam." dedi genç kadın tereddütle. "Siz... Bir şey bulamadınız mı hala?"
"Valla Aysel Hanım, dürüst olmak gerekirse göğüs ağrınıza neden olabilecek hiçbir şey bulamadık." dedi Kenan, sıkıntılı bir sesle. "Psikolojik bir durum olabileceğini düşünüyoruz."
Aysel bir elini göğsünün üst kısmına koyup istemsizce sıvazlamaya başlarken, yanında duran eşi ters ters baktı doktorlara.
"Altı üstü bir ağrı, nasıl bulamadınız?" dedi sinirle. "Onu bile beceremeyecekseniz ne diye doktor oldunuz ki?"
Veysel derin bir nefes aldı ve yanında duran Kenan'a kaçamak bir bakış attı. 'Hocam ben buna dalarım bak.'
"Selim Bey, elimizden geleni yapıyoruz." dedi Kenan, o da Veysel'le sabır dilercesine bir bakış paylaşmıştı. İkisi de adamdan pek haz etmiyordu. "Ancak bazen, bazı hastalıklar testlerde çıkmayabilir-"
"E nasıl bulacaksınız o zaman?" dedi Selim ters ters. Kenan ona dik dik baktı.
"Lafımı bitirmeme müsaade etmeye ne dersiniz?"
Selim kızarırken, Veysel sırıtmamak için dudaklarını birbirine bastırdı. Bu da çaktırmıyor ama fena öfkeli he, diye geçirdi içinden. Benden önce dalacak sanki adama.
"Demek istediğim şu," dedi Kenan, dik bakışları hala Selim'in üstündeyken. "Bir süre sizi kontrol edeceğiz, başka bir belirti görmemiz halinde testleri tekrarlayacağız ve hastalığın ne olduğunu bulmaya biraz daha yaklaşacağız."
"Bir belirti olmazsa?" diye sordu Selim kaşlarını kaldırarak.
"Eh... O zaman taburcu etmek zorundayız."
"Ağrısı olduğunu bile bile mi?"
Selim'in sert sesiyle Kenan kaşlarını çattı. Tam cevap verecekti ki, odanın kapısı açıldı ve Zehra içeriye girdi.
"Hocam, kusura bakmayın rahatsız ediyorum ama 2003 numaranın test sonuçları çıktı." dedi genç kız hızlıca.
Kenan başını salladı, ardından Veysel'e bir bakış attı. Açıkça sakin kal diyordu bu bakışıyla. Veysel gözlerini devirdi, Kenan onun bu hareketine gülmemeye çalışarak arkasını döndü ve Zehra'yla birlikte odadan çıktı. Şimdi yalnızca Veysel ve Serdar kalmıştı odada.
"Çok ağrınız var mı hanımefendi?" diye sordu Veysel, Selim'i tamamen bilmezden gelerek.
"Yani... Arttı biraz." diye mırıldandı kadın.
"Tamam, size bir ağrı kesici verelim o zaman." diyen Veysel yatağın yanına geldi ve çevik hareketlerle hazırladığı iğnedeki sıvıyı kadının az önce açılan damar yolundan gönderdi. "Birkaç dakikaya ağrınız hafifler." dedi gülümseyerek. Kadın da gülümsemeye çalıştı ama iyice artmaya başlayan ağrısı buna engel oluyordu.
"Ne kadar buradayız biz şimdi?" diye sordu Selim sıkkın bir sesle. Veysel ona ters bir bakış attı.
"Şimdilik sabaha kadar diyelim beyefendi. Eşinizin sağlığı söz konusu sonuçta."
Selim gözlerini devirdi, ancak cevap vermeye fırsatı olmadan Aysel hırıltılı bir nefes aldı.
"D-Doktor bey, ben... Ne-Nefes alamıyorum..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaybedilmiş Bir Oyun • VeyKen (Gönül Dağı)
Hayran KurguGenel cerrahi bölümünün hocası Veysel Kaya ve yeni cerrahi bölümü başkanı Kenan Acar... Düşmanlıktan arkadaşlığa; Dostluktan kardeşliğe dönen bir hikaye 💫 Kaportacı Veysel'i Doktor Veysel olarak okumaya hazır mısınız?