KABULLENİŞ

87 0 0
                                    

Bizi biz yapan tercihler ve seçimler vardır.
Önce kendimiz için bir şey tercih etmemiz gerekir.
Sonra ise,tercihin sonucundan doğan seçimler olacaktır.

Ben neyi tercih ettiğimi bilmeden seçim yapma aşamasına gelmiştim. Öyle olmaması gerekiyordu fakat olmuştu ve ben buna engel olamamıştım.

Üzerime yığılan tüm duvarları kabullenip,sanki o duvarlardan biri de kendimmiş gibi davranıp,tüm yükümle özdeşleşmiştim.

Evet ilk tercihim bu olmuştu. Duvarları kendime,"bu benim" sıfatını yakıştırmak olmuştu.

Seçimime gelecek olursam eğer,henüz bende karar veremiyorum. Öyle ya seçimimi "ben" sıfatı ile değil, "herkes bunu istiyor" cümlesi ile seçecektim. Herkeste değil tek biri istiyor.

O tek biri ise herkese bedeldi. Tüm tercih ve seçimlerim o herkese bedel kişi tarafından olacaktı.

Ama o benim için neyi tercih edecekti?

Benim için neyi seçecekti?

Ben kendimi sorarken o biz diyecek miydi?

İkimiz de duyduğumuz sesten dolayı birbirimize bakıyorduk. Sesin sahibi kalbimin yerinden çıkmasına sebep olmuştu işte şimdi sıçtığımın göstergediydi. Açıklama ne yapacaktım. Fazla utanıyordum. Gözlerimi Aras'tan bir saniye olsun ayırmamıştım,oda benim gibi bana bakıyordu fakat benim aksime cok rahattı. Baş parmağı ile dudağının üzerini okşadı -benim öptüğüm yeri-.
Benim gözlerim hızla açılıp kapanırken,Aras gözlerini kapatmayıp inadına inadına bana bakıyordu. Yavaşça sağıma döndüm ve bizi orada izleyen Ayaz'a baktım. Yüzünde tuhaf bir ifade vardı.
"Merhaba bölmedim umarım."
Alayla gülüp yanımıza doğru gelmişti.
Benim oturduğum sandalyeye oturdu ve bir sigara yaktı. Aras hâlâ bana bakıyordu,ben ise Ayaz'a kitlenmiştim.
"Gerçi...yakın arkadaş olmayışınız Aras'ın o gün Sezgin'i öldüresiye döverken kadınım diye haykırarak belli etmesiydi."

Olduğum yere çakılmıştım. Aras ise o cümleden sonra bakışlarını benden çekmişti ve Ayaz'a dönmüştü.
Aras kadınım demişti bana.
Bu defa da kalbim heyecan ile çarpıyordu. Yüzüme esen rüzgar bu defa mutluluk ile geliyor,kalbimde ki heyecanı her yere savuruyordu.

"Kuzenimin Ayla'dan sonra bir kadına böyle hitap etmesi beni çok duygulandırdı...sonunun Ayla gibi olmasını istemiyorum Alçin."

Ne demek istiyordu? Ayla kimdi? Aras'ın sevgilisi mıydı yani? Ona kadınım diye mi hitap ediyordu?

Aras tek adımda Ayaz'ın önüne geçip yakalarına yapışmıştı.
"Derdin ne lan senin?!"
Ayaz ayağa kalkıp Aras'ın ellerini yakasından tutup itelemişti.
"Bir derdim yok kuzen...Alçin'i düşünüyorum seni tanımıyor bu üzüyor beni..."

"Benim hakkımda bir şey düşünmeyi kes! Ve bu saçma sapan konuşmaların ile nereye varmaya çalıştığının bilhassa farkındayım Ayaz! Benim için bir şey düşünmeyi gerçekten istiyorsan eğer buradan git!"

Ayaz önüme doğru adım attı ve tam karşımda durup kahkaha attı.
"Pardon da sen kimi kimin evinden kovuyorsun?!"
"Seni kendi etrafımdan kovuyorum Ayaz! Ve evini götüne sok!"

Koşarak ilerlediğim de sinirden gözlerimden yaşlar akıyordu. Hem hadsizdi hemde küstah! Hayatım boyunca böyle insanlardan hep nefret etmiştim,neyden nefret ediyorsam da karşımda hep onu görüyordum.

İçeriye girdiğim ve hiç durmadan merdivenlerden kaldığım odaya doğru koştum. Evet derhal bu evden siktir olup gidecektim. Burada olmam bile başlı başına saçmalıktı. Bu tür şeyleri yaşıyor olmam da buna dahildi.

SİYAH SATIR (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin