SİYAH SATIR (+18)

RÜYA

Yeniden eski evimizin bahçesindeydim. Ufak bir masada oturup kahvaltı yapıyordum. Annem hazırlamış olmalı çünkü bahçeye çıktığım an masayı hazır bir şekilde buldum ve yemeye başladım. Anneme ne kadar teşekkür etsem az. Benden nefret ediyor olabilir belki ama ben annemden hiç nefret etmiyorum ki. Beni düşündüğü için yapmadığı şey kalmamıştı. Örneğin sabahın bu saatlerinde kalkıp bizim için sofrayı kurması gibi. Bir şey eksikti evet çay eksikti. Büyük ihtimalle annem onuda ayarlıyordur. Anneme göre hiçbir şey eksik olamaz. Ben bunları derken bile ayak sesi duymaya başlamıştım.
"Anne bende tam senin kuralını düşünüyor-" Anne? Bu adam kim? Elinde büyük bir çaydanlık ile gelen adam kim?
"Kızım kuru kuru gitmez yetiştim sana."
Kızım?
"Ne oldu kızım? Eksik bir şey mi var söyle hemen getireyim."
Eksik bir şey var evet oda karşımda ki adamın kim olduğunu bilmeme eksikliği.
"Siz kimsiniz? Bu eve nasıl girdiniz?"
"Ne demek kimsiniz kızım, bu ev bizim evimiz yoksa sen sabah sabah bana şaka mı yapıyorsun Alçin."
Bizim evimiz?
"Annem nerede?" Annemi bulmam lazım annem bana açıklayacak neredesin anne lütfen gel.
"Ah kızım anneni biliyorsun çılgın işkolik işi olmazsa yaşayamaz erken çıktı o. Seninle vakit geçirmek için ben kalmak istedim sonra bende gideceğim o yüzden kısıtlı zamanımız var prensesim iyi değerlendirmek şart ." dedi ve bana göz kırpıp çay doldurmaya başladı. Bu adam ne kadar güzel bir adam öyle baktıkça içim ısınıyor ama kim olduğunu anlayamıyorum. Bana kızım diye hitap ediyor. Ve sağ bileğinde yine bendede olan leke var. Kendine de kahvaltı servisi yaptıktan sonra yemeğe başladı ben öylece durmuş onu izliyordum.
"Babacığım neden durdun öyle beğenmedin mi yoksa el lezzetimi oysa annen çok sever."
Babacığım!
"Baba?"
"Efendim Alçin'im." Ne demek babacığım ne demek? Bu adam yani bu adam babam benim babam mı? Ona daha dikkatli bakınca anlıyordum benziyordum ona. En basiti bileğimde ki doğum lekesi.
"Bileğimde ki iz senden mi bana geldi?"
"Evet kızım nasıl oldu bilmiyorum ama aynı iz sende de var ve bu beni mutlu ediyor. Eğer bir gün seni kaybedersem bulmak için bütün kızların sağ bileğine bakmak zorunda kalacağım." Dedi ve güldü gülmesi çok güzeldi gamzesi çıkıyordu çok tatlıydı.
"Ben seni neden hiç görmedim bu zamana kadar peki neredeydin sen neden bıraktın beni neden şimdi yanımdasın?" Bunları söyledikten sonra ki yüz ifadesi beni çok üzmüştü çok mahcup olmuştu. Benim ağzımdan bunları duymayı beklemiyordu. Ama bende bunu haketmiyordum. Bu adam benim hayatımda yıllardır yoktu nasıl şimdi hiçbir şey olmamış gibi davranırdı?
"Yokuşlu bir yola koşa koşa çıktım kızım ama bilirsin nefes çabuk kesilir." Ne demek yani? Ne demeye çalışıyor hata mı yapmış acele etmekte?
"Hayır kızım keşke daha dikkatli davransaydım hemen ulaşmak için çabalamasaydım sonunun böyle olacağını bilseydim koşarak değil emin adımlarla gelirdim. Ama bilemedim o koştuğum yoldan geri dönerken yuvarlanacağımı." Ona sormak istediğim o kadar çok şey var ki.
"Annem neden beni sevmiyor."
"Benim yüzümden Alçin. Annenin böyle olmasının tek suçu benim kızım."
"Sevgisizliğin suçu neden üzerime kaldı ki ne yaptım ben ona?"
"Benim parçamsın kızım yeterli bir sebep sevmemesi için."
"Beni neden bıraktın? Annem bana hayatım boyunca bir hiçmişim gibi davrandı. Yani bunun bütün sorumlusu sensin." Ağlamaya başladım. Karşımda ki Babamdı ve onun yüzünden annem benden nefret ediyordu beni evladı olarak görmüyordu bile asla umursamıyordu beni. Lanet olsun ikisine de sizin yüzünden hayatım boyunca herkes tarafından aşağılandım. Kendimi korumayı bile bilmiyorum. Sahipsiz kaldım biri bile bana el uzatmadı. Annem benimleydi fakat annem olarak değil normal tanıdığım biri gibi davranırdı. En sonunda lise sonda bıraktı gitti beni. Bu adam ise hayatım boyunca yoktu. 23 yıl sonra ilk defa karşımda görüyorum.
"Sende bizim ile aynı bölümü okuyormuşsun duyunca çok mutlu oldum. Annen ve benim gibi psikolog olacaksın. Gurur duyuyorum kızım." Neydi bu şimdi kaçmak teoremi mi?
"Kaçmıyorum kızım aksine her şeyi düzeltmek için o yokuşa yeniden geliyorum. Merak etme her şeyi halledeceğim sadece senden tek istediğim yokuşun sonunda beni yuvarlamayacak olman. Bana su uzatmanı istiyorum. Nefesim düzelene kadar yanında durmak istiyorum. Sadece tek şans istiyorum Alçin bana bunu yap sen yapmazsan başka kimse yapmayacak." Dedi ve ayaklandı onun kalkması ile bende kalktım.
"Düşün kızım vakit geliyor buluşacağız en kısa zamanda. Şimdi gitmem gerekiyor." Gitme bu sefer gitme konuşalım işte beni bu soru girdabı içinde bırakıp gitme gitmeyin.
Ağlamaya başladım seslendim arkasından bakmıyordu bile bana. Arkasından olduğum yere oturdum ağladım belki gelir tekrardan diye ama o gittikçe uzaklaşıyordu. Çimlere uzandım sadece sayıkladığım tek şey vardı.
"Gitme."