36. Bölüm

592 66 69
                                        


Takemichi çığlık atarken Kataru ise kahkaha atıyordu.

Kataru ateşte ısıttığı demir sopayı Takemichi nin sırtına bastırıyordu.

Takemichi ise yatakta göğüsünün üstünde elleri kelepçeli bir şekildeydi. Kataru ellerini Takemichi nin kalçasında gezdirmeye başladı.

"DOKUNMA BANA!"

"Çok güzelsin."

Flacback

"Çok güzel Takemichy!"

"Te- teşekkür ederim mi- Mikey- kun!"

Takemichi kafasını utançla çevirdiğinde Manjirou kıkırdadı.

"Tanrım! Senin bu tatlılığın ve guzelliğinle ben ne yapacağım."

Flacback end

Takemichi ağlamaya başladı. Yağmurdan kaçarken doluya tutulmuştu. Hıçkırık sesleri odada yankılanırken Kataru Takemichi nin çenesini kavramı ve kendine bakmasını sağlamıştı.

"Niye ağlıyorsun?"

Takemichi nin aklında Manjirou nun sözleri yankılanırken kafasını çevirdi. Şuan gözünde Manjirou nun dokunuşları daha katlanılabilirdi. Ama hala ikisinden de nefret ediyordu ve edecekti.

"Cevap ver bana!"

Kataru, Takemichi nin saçlarından tutup kendine doğru çektiğinde Takemichi acı ile dudağının dişledi. Kataru dişlerini sinirle gıcırdattı.

"Başka çarem kalmadı anlaşılan."

Kataru, Takemichi nin üstüne çıktı ve fermuarını açtı. Takemichi kafasını ona döndürmeye çalışıyordu ama başarısızdı.

"BIRAK! YAPMA! YALVARIRIM YAPMA! YAPMASANA OROSPU ÇOCUĞU!"

Kataru, Takemichi nin kalçalarını sıktı ve dilini Takemichi nin sırtında gezdirmeye başladı. Takemichi nin belini ısırıyor ve Takemichi her kaçmaya çalıştığında Takemichi nin kalçasına sert bir şekilde vuruyordu.

"Bedenin bana ait olacak."

Takemichi ne kadar nefret etsede lafını esirgemeyecekti. Bunu yaptığına inanamıyordu.

"Senden önce bu bedene Manjirou dokundu. Fazlasıyla hemde. Benim bedenim sana ait değil. Manjirou nun bana o kadar dokunmasına rağmen ona da ait değil. Ben bir eşya değilim."

Kataru sinirle Takemichi nin deliğine 4 parmağını birden sokunca Takemichi çığlık attı.

"Demek bu bedene Manjirou dokundu ha?"

••••••••••••

Tenka, Kaichirou nun yanına oturmuştu. Tarafı belliydi. Maichirou derin bir iç çekti ve ayağa kalktı.

"Gidelim şu bonten midir benten midir artık her neyse o binaya gidelim."

Kaichirou gülümsedi ve ayağa kalkıp Tenka yı kucağına aldı. İkiside yürümeye başladılar. Ormanın içine girmiş ve arka kapıdan güvenlik kamerasının önüne gecmişlerdi.

Tenka kameraya el salladı, Kaichirou kameraya bakmıyordu bile, Maichirou da kameraya orta parmak çekti.

Sanzu koşarak aşağıya inmiş ve çocuklara sarılmıştı. İzana da arkasından gelmişti.

"Siz niye buraya geldiniz tekrardan?! Ne güzel kaçmıştınız?!"

"Maalesef İzana amca hayat bir kere çöp oldu mu geri çöp kutusundan alamıyoruz çünkü kötü kokmuş oluyor."
Kaichirou, Maichirou nun benzetmesine göz devirdi.

"Takemichi nerde?!"

"Sizden yardım istemeye geldik."

"Sanzu içeri al çocukları."

Sanzu başıyla onayladı ve Kaichirou nun kucağındaki Tenka yı kucağına alıp binaya girdiler.

°°°°°°°°

Bütün bonten üyeleri çocukların başında toplanmıştı. Manjirou da dikkatli bir şekilde onlara bakıyordu.

"Takemichi nerde?"

Maichirou ofladı ve oturduğu yerden ayağa kalkıp Manjirou nun önüne geldi. Manjirou ise tekli koltukta oturmuş onu izliyordu. Maichirou serçe parmağını kaldırdı ve Manjirou ya uzattı.

"Senden korkuyorum. Kendim için değil anneme yapacaklarından korkuyorum. Sana gördüğümüz şeyleri anlatacağız ama bir şartla. Annemi buraya getirdiğinde ona zarar vermeyeceksin. Biliyorum annemi bırakmayacaksın. Ama ona zarar verme. Ona acı çektirme. Bana ikizime ve de 2 yaşında olan Tenka ya travma sebebi verme."

Manjirou yutkundu. İlk defa suçlu hissetmişti. Havada olan serçe parmağa baktı.

"Söz mü Sano Manjirou?"

Manjirou derin bir iç çekti ve o da serçe parmağını uzatıp Maichirou nun serçe parmağına doladı.

"Söz Hanagaki Maichirou."

FreakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin