"O kim Sano Manjirou? Evime ne hakla böyle girebiliyorsunuz?!"Koko sinirlendiğini hissetti ve cebindeki silahı çıkarıp Kataru nun omzuna nişan alıp sıktı. Kataru acı ile bağırıp omzunu tuttu.
"Lider bu herif boş yapacak. İçeri girmemizi ister misiniz?"
"Hayır ben bulurum."
Manjirou ayağa kalktı ve merdivenlerden çıktı. Kataru tam silahını aldığı sırada Manjirou Kataru nun yüzüne bir tekme vurup onu merdivenlerden aşağı düşürdü.
Manjirou odaları gezmeye başlarken bir çığlık sesi duydu. Manjirou nun gözleri anında büyümüş ve koşarak çığlık sesinin geldiği odanın kapısına vardım kapıyı açmaya çalıştı ama kilitli olduğunu farkedip kapıya tekme atarak açtı.
Takemichi yerde tek eli demire kelepçelenmiş bir şekilde yatıyor ve çığlık atıyordu. Vücudundan kanlar süzülüyordu.
Manjirou cidden beyninden vurulmuş gibi hissetti.
Manjirou hızlıca Takemichi nin yanına geldi ve Takemichi nin elindeki kelepçeyi tekme darbesiyle kırdı.
Takemichi acıdan dolayı bunu yapan kişinin kim olduğuna bakamıyordu bile. Manjirou üzerindeki kendine bile bol olan uzun kollu tişört çıkarttı ve Takemichi ye giydirdi.
"Ma- Manjirou? Se- sen misin?"
"Benim."
Takemichi nin titremesi hala durmuyordu. Takemichi, Manjirou ya sarıldı. Manjirou da kollarını Takemichi nin beline yerleştirdi. Ama tam dokunmuyordu. Yaralar yeniydi ve acıtabilirdi.
Denize düşen yılana sarılır.
"Geç kaldığım için özür dilerim."
Manjirou bir elini Takemichi nin dizlerinin altından geçirdi. Takemichi acı ile inledi oralarda da yaralar vardı. Kollarını Manjirou nun boynuna sıkı sıkı sardı ve kafasını Manjirou nun omzuna gömdü. Titremesi hala geçmiyordu hıçkırıkları ardı ardına geliyordu.
"Geçecek merak etme. Hepsi bitti."
"O- ondan bir farkın m- mı var?"
Takemichi hıçkırıklar seslerinin arasında sorduğu soruyla Manjirou donmuştu. Bir şey demedi. Manjirou kucağında Takemichi ile aşağı kata indi. Takemichi kafasını hâlâ Manjirou nun omzundan çıkaramamıştı.
Bonten üyeleri Takemichi nin kanlarını gördüklerinde şok olmuşlardı. İzana üstündeki siyah uzun ceketi çıkardı ve Manjirou alt kata gelince Takemichi nin bacaklarına sardı.
"Lanet olsun bu yaralar ne böyle sikik herif?!"
Kakuchou Kataru yu duvara fırlatırken Sanzu ise katanasını iyice kavradı.
Ran ve Rindou da sinirliydi. İzana Manjirou yu süzdü ve sırıttı.
"Zaman geçse bile kasların hala yerinde bakıyorum Mikey."
"Siktir git İzana."
••••••••••
Manjirou giden doktorun arkasından baktı. Takemichi nin yaraları için bir doktor çağırmışlardı. Doktor bir sürü ilaç yazmıştı ve uzun bir süre yatakta kalkmayıp dinlenmesi gerektiğini söylemişti.
Takemichi bu haldeyken çocuklar Takemichi yi göremezdi. O yüzden bir süre çocukları bonten üyeleri oyalamak zorundaydı.
Manjirou aklıma gelen görüntü ile gülümsemesini bastırmaya çalıştı.
Flacback
"Takemichy in biraz dinlenmeye ihtiyacı var. O zamana kadar bonten üyeleri sizin yanınızda olacak onlara istediğibiz her şeyi yapabilirsiniz."
Tenka parlayan gözlerle Koko nun uzun beyaz saçlarına baktı.
"Her şeyi mi?!"
Tenka parlayan gözlerle Manjirou ya döndüğünde Manjirou başını salladı.
Tenka o anda Koko nun üzerine atlayıp bağırmıştı.
"ÖRGÜ!"
Flacback end
Manjirou kafasını beyaz yatağa koydu ve Takemichi nin elini tuttu. Yatakta yatmıyordu. Sandalyede oturmuştu sadece kafası yataktaydı. Eli de Takemichi nin elinde."Geçmişe dönmek istiyorum bazen. Her şeyin mükemmel olduğu zamana gitmek istiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Freak
Fiksi PenggemarManjirou, Takemichi yi cezalandırmıştı. Manjirou resmen Takemichi nin hayatını berbat etmeye yeminli gibiydi. Papa kitabı gibidir ama komik değildir. Olumsuz her şey burdadır.