11❅

13.1K 379 86
                                    

11,

Kahvaltı.

Kahvaltı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Filim bitmiş, Emir bizi eve götürmüştü. Yorgunluktan hepimiz evin köşelerinde uyuya kalmıştık. Onun attığı mesaja ise görüldü yapmıştım.

Cevap verme lüksüm o mesajıyla son bulmuştu. Emir benle beraber mesajı okuduğunda gözlerimin içine bakışı kalbime acı vermişti.

Ondan sakladığımı ve sakladığım kişinin de bir psikopat olduğunu, hatta techili bir sapık olduğunu da saklamıştım. Aslı bu duruma şaşırmamıştı, her ne kadar karakterimin böyle olmadığını bilse de.

Yediyi kırk iki geçiyor dedim gözlerim saate kayarken. Başım yüzüm dağılmış yatakta uzanıyordum, fakat düşüncelerim zihnimden bir milim bile ayrılmıyordu.

Aslıyla olan ilişkim düzelmiş şimdi Emir ile bozulmuştu. Sorun şu ki Emir artık bana güvenmiyordu, bu Aslı'nın beni satmasından belki de daha ağır geldi, kalbime.

"Uyan prenses." Aslı perdenin ışıklarını açarken ayağa kalktım ve lavaboya geçip yüzümü yıkadım. Dünün berbatlığı içimde ukte oluşturmuştu.

"Uyan hadi," başımı sallayarak ikimizde salona geçtik. Masa da duran boş filtre kahveyi alıp içmeye başladım.

Telefonum dün geceden beri kullanmıyordum, sıkıştırdığım cebimden alarak gelen mesajları okudum.

@biruzaylı: Ah Bade, Emir ile aran bozulacak şimdi!

Dün atılan yorum şimdi telefonuma düşmüştü. Emir elinde ki poğaçayı masaya bırakırken bakış attı. Kalbim bu durum acıyordu, onunla böyle olmak istemiyordum.

"Ben aslında rezervasyon yaptırmıştım." Aslı her ikimize de bakarken tekrar bir yudum aldım.

"Nereye?" Emir oturup su içti. "Deniz kenarı bir yer, hem Sefayı biliyorsundur Bade, patronumuz." başımı salladım." Bugün pazar diye işte yok. Onunda gelmesini istedim."

"Benim için sorun yok." dedim emire bakarak. Kahvemden son yudum aldım. Emir ise sinirli ve üzgün bakarken başını Aslıya çevirdi.

"O kadar uğraşmışsın gidelim bari." Ayağa kalkarak odama geçtim. Saçlarımı düz yapıp, gri bir elbise giydim.

Makyaj ve takılarımı takıp parfüm sıktım. Bunları yirmi dakikada halletmiştim. "Aslı," dedim gözlerim elindeki sıkılaştırıcıya kayarken.

"Efendim." yanına oturarak son makyaj tazelemesine izledim.." Emir ile aram çok kötü, ne yapabilirim sence?"

Bilmiyordum, onunla aramı nasıl düzelteceğimi o bağı nasıl sıkılaştıracağıma bilmiyordum. Yüzüne son kez sabitleyici sıkıp bana döndü." Kahvaltı da iyi davran, suyuna git yani."

*

"Burası fazla güzel." dedim içeri girerken. Bizim için fazla lükstü. Aslı bana bakarak gülümsedi." Artık buralara layık bir kızız." ellerimi kendime çekerek güldüm.

"Ben mi?" kahkahamla gülüyorken Aslı'nın araba da söyledi on yedi rezerve masasına geçtim. Emir Yanıma geçerken Aslı karşı tarafıma geçti.

Deniz manzaralı değildi, denizin yanında olan bir restoran! Su sesi, kuşların uçuş sesleri ve esen rüzgar bana fazlasıyla iyi gelmişti.

"Sefa ne zaman gelecek?" önümüze açılan servis ile Emir Aslıya sordu." Gelir, şimdi." derken, dediğinde olmuştu. Uzun boyuna uygun palto, beyaz bir gömlek giymişti. Sabah şıklığı fazla iyiydi.

"Merhaba millet, "Sefa bana bakarken bu cümleyi herkese söylemişti. Emir bu durumu anladığında elini uzattı.

Sefa elini tutup karşılık verdi. Aynısını Aslı'ya sonrasında ise bana yaptı. Fakat hiç birine böyle bakmamıştı, bana baktığı gibi.

Ben şaşkın bakışlarımı ve beliren gülümsememle gizlerken bu durumu anlayıp Aslı'nın yanına, yani yerine geçerek oturdu ve gülümsedi.

Sabah güneşi yüzüne vuruyordu, beş dakika önce var olan soğukluk sıcaklık yerini almıştı, buna aldırış etmeyerek üstündekini paltoyu çıkartı.

"Buranın sabah sarımsaklı kızartılmış ekmekleri çok güzel." Telefonumdan gelen mesajı üsten bakarak, yüzümde beliren gülümsemeyle okudum.

Bay Sinirli: Sefa'dan uzak dur Bade.

Bay Sinirli: Yoksa o çocuğun ağzını yüzünü dağıtır...

Bay Sinirli: Devamını sen düşün, artık!

***

BİLİNMEYEN NUMARA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin