Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
☆
O gün eve varmıştım ve uykuya dalmıştım. O bana mesaj atmamış bende o bana mesaj atmadığı için cevap vermemiştim. İki hafta kadar bir süre geçti. Mertten de ses yoktu.
Okula gidip geliyordum ki bu sadece hafta da iki defa oluyordu. Aslı ile okul çıkışları buluşup işe gidiyorduk. İş çıkışları ansızın verdiğimiz kararlar ile geçiyordu. Hayatım sitabil olmuştu. Ne Bay sinirli vardı Ne de M.
Sefanın dediği gibi ev tutmuştu bize Bursa da. Onunla yakın bir arkadaş olmuştum tabi benim gözümde."Her şeyi aldım." Diyerek çantamı aldım ve evin kapısına yürüdüm.
Emir elindeki tasa su koymuş arkamdan dökmüştü. Aslı yanımda gülerken bende ona eşlik etmiştim."Bursa'ya gidiyorum Emir, hemde kısa bir süreliğine!" Bana sarılmak için kollarını açtı.
"Biliyorum güzelim, sağ sağlim gel diye döktüm ben onu." Gülümseyerek ayrıldım ve bakış attım Aslıya da sarılıp Sefanın arabasına gitmek için merdivenlere yöneldim.İkisine de son defa bakıp aşağıya indim.
Kapının önünde gördüğüm arabayla kapının arkasına yönelip, çantama koydum ve arabanın sağ tarafına geçip ve kemerimi taktım.
"Demek o gün konuştuğumuz bugün."
Gülümsedi ve bana aldığı kahveyi uzattı. Yudumlayıp dudaklarımı yaladım. Dediği gibiydi, o gün bugündü.
Farklı bir şehir göreceğim için mutluydum. Görürken Sefanında olması bir yandan iyiydi. Eğlenceli birisiydi çünkü..
"Evet o gün bugün." Dedim. Bakışları bana kayarken kalbimin çarptığını hissetim. Aşık değildim ona, evet yakışıklı bir çocuktu ama Bay Sinirlide hissetiğim heyecanı onda hiç yakalayamamıştım. Üç hafta geçmesine rağmen.
Arabayı çalıştırıp yola koyulduk. Uzun bir yoldu ara da sırada kafe durmuş uyanık kalmak için kahve içmiş ve yemek yemiştik.
Bursa'nın giriş kısmına girdiğimizde yarım gözle bakmıştım. Telefonumdan gelen mesaj sesi çıkartıp yazılan yazıyı okudum.
Bay Sinirli: Koskoca üç hafta geçti.
Bay Sinirli:Seni benden alalı.
Bay Sinirli:Sen ise bir kere merak etmeyip, Sefa ile Bursa gidiyorsun küçükhanım.
Bay Sinirli: Değerim demek ki bu kadarmış.
Bay Sinirli: Ama merak etme her şeyin bir zamanı var...zaman var.
