47❅

2.7K 113 12
                                    

47,

Yüz.

Kalbim bir hançer gibi sızlarken ikinci darbesini yedi, Emirden

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kalbim bir hançer gibi sızlarken ikinci darbesini yedi, Emirden. Ondan olma ihtimalini bizden saklamıştı, Asaf, Aslı ve benden..

Nedeni neydi bilemiyorum, korkaklık yapıp onla mı birlikte olmuştu? Yoksa Asaf'ın ördüğü duvarları yıkmak için kendi üstüne mi almıştı bebeği? Açıkçası aklım artık çalışmıyordu.

"Bugün güzel bir gün," gözlerimi yanımızda duran Ece hanıma çevirdim. Solgun bedenim bir fısıltı edasıyla bile yıkılacak gibi duruyordu, yavaşça bu duruma tez omuzlarımı dikleştirdim

"Bugün, siz ve Asaf beyi çağırmak istiyorum, lütfen davetlim olun." Aslı şarabından bir yudum alırken gözleri beni buldu. İçinde Asaf kelimesi barındırıyordu çünkü. "Bence bugün olmaz,"

Sefa telaşla gözlerini etrafta tararken Ece hanıma söylendi, Ece hanımsa siyah üzümden bir parça alıp ağzına attı. Giydiği altın kumaşlı elbiseyle daha da kıvranıp gülümsedi.

"Neden?" Bu soru cümlesiyle içimden bir gülümseme geldi, neden, diyordu. Niçin değil.. "Bir şey mi kaçırdım?" Gülümsememe karşı sorduğun soru için içten bir nefes aldım.

Nefes almak istiyordum..

"Hayır," dedim tekrardan tebessüm ederek, "Ben biraz hava alacağım," çantamı alarak hızlıca oradan uzaklaştım.

Bugün kar yağmıyordu fakat sonbahardan kalan yapraklar hala nedensizce dinçliğini gösteriyordu, adımlarımı ileride iki sandalye olan önünde ise yakmalık ateşle kaplı odunların yanına ilerledim. Birisine geçerek dünden beri ağlayan gözlerimi kapattım.

Uyuşmuş parmaklarımla, mırıldanmaya başladım. Fakat üstümde var olan yorgunluk yerine uyku almıştı. Soğuk havanın yerine tez sıcaklık almış, üstümde giymediğim bir kırmızı atkı vardı.

Başımı yana çevirdiğimde Asafın büyük cüssesini gördüm. Maskenin üstünden bana bakıyordu.

Her zamanki gibi en güzel parçaları özenle seçmiş, saçlarına şekil vermişti. Başını diğer yöne çevirdiği sıra kolunu tutum.

"Gitme."

Şaşkınca kaşları kalkarken, bende kendime şaşırdım. Normalde zor olsa da bunu hep o derdi. Gözleri diğer sandalyeye kayarken başını salladı ve oturdu. Şimdi Antalya'ya sessizlik sükunet olmuştu..

"Bana her şeyi açıkla Asaf," gözlerim onun koyu gözlerine dalarken atkıya daha da sarıldım. "Üşüyeceksin, bu odun senin ısınmana yetmez."

Kalbim hızlıca çarparken sakin olmaya çalıştım. Gene bana iyi davranıyordu, bu kadar kötü biri olmasına rağmen.

"Yeter," diyerek mırıldandığımda o üstünü çıkartmıştı bile. Kıyafeti üstüme bırakırken gözlerime baktı.

"Anlatacağım, sadece bunu giyersen Bade."

Başımı salladım ve çıkardığı siyah ceketi giydirdi, aldığım kesik kesik nefesler çoğalırken başımı boş alan çevirdim. Yüzüme dokunduğunda ise gözlerim onu buldu.

"Ben, sana ihanet etmedim." Gülümserken, bir anda kahkaha attım.

"Delirtiniz beni, sende Emir'de."

"Bak, sana nasıl yaklaşacağımı bilmiyorum Bade, gerçekten."

Gözlerim diğer sandalyeye bulurken başını o yöne çevirdi ve dibime getirdi.

"Madem her şeyi açıklıyorum, bunu sadece senin yapmana izin vereceğim." Şaşkınca ona bakarken dikleştim. Neyi yapmama izin verecekti?

Elimi tutup yavaşça ısıttı. Saniyelerce donmuş elimin ısınmasını bekledim, o ise daha da sıcak olması için, sıkıca tutu.

Bir elimi alarak yüzüne getirdi, yumuşak bir yüzü vardı yakın olduğumuz zamanlarda bunu fark etmiştim. Fazlaca dokunarak.

Ardından dolgun koyu siyah saçlarına dokundurdu ellerim. Saçları bakımdan geçmiş kadar parlak ve yumuşaktı, diğer sevdiğim özellikte bolca saçlarını sevmemdi..

"Ben Zeynep'i yıllar öncesinden tanıyorum, üniversiteden arkadaşımdı. İlk aşık olduğum dediğim insan."

"Hayatının hatasını yapıp beni aldattı. Senle tanışmadan bir gün önce, yani o mesaj gelmeden önce onla birlikte oldum." Derin bir nefes aldı, ardından sözlerine devam etti usulca.

"O yüzden bebeğin benden olma ihtimalini varsaydım, ama Emir'denmiş. Nedenini bilmediğim bir şekilde o kızla birlikte oldu Bade, hiç bir kızın bedenine dokunmadım ben, aldatmadım seni. Ben sadece seni istiyorum Bade. Senin de beni istemeni istiyorum."

Bakışları bedenime daha da yaklaşırken kulağıma doğru eğildi, "Artık beni görmeni istiyorum."

Kalbim çarparken tutuğum maskeyi yavaşça çıkartım, bir yara izi bekliyordum ama nafile, o, onun bu kadar mükemmel bir yüze sahip olacağını hiç düşünmemiştim. "Şimdi seni öpmeme izin ver."

BİLİNMEYEN NUMARA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin