Desiree Brooks
Dün akşamki seksimizin tek tur olacağını sanmıştım ama sanırım en yakın arkadaşım sandığım adamın içine bir porno yıldızı kaçmıştı.
Yatakta yastığa sarılırken sırtım Eren'e dönüktü. O uyanmış mıydı bilmiyordum ama her yerim feci derecede ağrıyordu.
Bacağım kaşındığında kaşımak için kolumu kaldırdım, ağrıyordu.
Yatakta dönmeye çalıştım, bu sefer tüm vücudum ağrıyla sızlıyordu.
"Amına koyduğumun piçi." diye küfür ettim dişlerimi sıkarak sinirle. O sırada arkamda Eren omzumu yaladı.
"Ne yapıyorsun be?" diye sordum ve kafamı döndüm.
Eren bir köpekti.
Çığlık atarak ayağıma dolanan örtüyle yataktan kalkmaya çalıştım ama aşağı yuvarlandım. "İmdat! Yatakta köpek var!"
Oscar yataktan düştüğüm için kenara kadar gelip havlamaya başlayınca kıçım daha da sızlamaya başlamıştı.
"Adi şerefsizler, işte erkek milleti."
Sinirle yerde oturup söylenirken odanın kapısı açıldı. Eren şaşkınca önce yatağa baktı, ardından beni göremeyip yatağın etrafına dolaştı ve beni gördü.
"Kalkamıyorum." dedim yüzümü buruşturarak.
Eren Oscar'a yan bir bakış atıp yanıma geldi, bir şey söylemeden bir kolunu dizimin altından geçirip diğerini de sırtıma destek olarak koydu ve beni kolaylıkla kucağına aldı.
Üzerinde saçma yazılar yazan önlüğü vardı, "Sana da günaydın seks bağımlısı piç." dedim ve önlükten meme ucunu çimdikledim.
Eren kıkırdayıp beni odasından çıkardı, beni salona taşıyıp yavaşça koltuğa bıraktı. "Günaydın Desiree." dedi ve alnımı öpüp geri çekildi.
Sehpanın üzerinde sıralanmış birkaç ilaç vardı, Eren dolaptan bir şişe su getirip yanıma oturdu. Yorgun gözlerle ona baktım.
"Evde neden Oscar var?" diye sordum mırıldanarak. Eren ilaçlarımı açıp suyun kapağını da açtı. "Bakacak kimse yoktu."
"Akrabaları?"
"Akrabaları Oscarı'ı istememiş. Hem Bay Frank yoğun bakıma kaldırılmış."
İçimi çektim. "Beni de kaldırabilirler mi acaba yoğun bakıma?" diye sordum başımı ona doğru yaslayıp. Eren ona yaslandığım yerden beni kaldırdı. "İlaçlarını iç güzelim."
"Her yerim ağrıyor, ölüyorum Eren."
Eren dudaklarını benimkilerin üzerine örttüğünde gözlerimi kapatıp yavaşça öpüşüne karşılık verdim. Benden ayrıldığında dudaklarımı yalayıp uslu bir kız gibi koltukta bacaklarımı kendime çektim.
"Az sonra karnını doyurduktan sonra içilecekler de var." dedi ve dört tane hapı elime verdi. "Yuh ya, hepsini içecek miyim?"
Hapların yararlarından çok içmem gereken kısmına odaklanıyordum.
Hapları sıra sıra içip arkama yaslandım. "Aç mısın?"
Kafamı iki yana salladım ve Eren'in dizine yattım. Eren perçemlerinin arasından bana baktı, "Biraz daha uzan, masaj yapayım."
Dediğini yapıp bacaklarımı uzattım. Eren Biscolata reklamındaki çıplak ve yemek pornosu yapan erkekler gibi kaslarını ve saçma önlüğünü bana sergileyerek ayağa kalkıp başımın altına yumuşak bir yastık koydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
we bark at the park, e. jaeger
Fanfiction•Best friends, lovers, loners. •Eren bir ilişkiyi dört aydan daha fazla sürdüremeyeceğine inanırken, Desiree spor kariyerine odaklanmış mükemmel erkeğin onu bulmasını bekliyordu. •Bazıları onları arkadaştan öte görmezken, diğerleri ikisinin birlikt...