27 | Kuscheln

569 48 11
                                    

Oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın lütfen 🩷🤍

Bölüm şarkısı medyada:

I Wanna be Yours / Arctic Monkeys

Sürpriz bir bölümle karşınızdayım. İçimden geldi 💓🤍🦋

Keyifli okumalar
_________________________

İkili birbirine sıkıca sarılırken Levent, Demir'in sırtını sıvazlayarak ona özür dilemesindeki erdemi anlatıyordu. Aysun'un onu ilk tenhada sıkıştıracakmış gibi bakan aç gözlerini fark ettiğinde ise yutkunarak eğitici konuşmasına bir son vermeye karar verdi. Nihayet herkes mutlu ve huzurluyken yenen yemeğin ardından Levent bugünün meşhur olacak olan sorusuna başlamıştı.

"Oğlum uykun geldi mi?"

Su Aysun'un boğazında kalırken Levent ona doğru eğilerek eliyle sırtını sıvazladığı esnada "Çok yaşa karıcığım." Diye fısıldamıştı.

Karıcığım?!?

Aysun sırıtışına engel olamazken yüz ifadesini saklamak adına ayağa kalkarak tabakları tezgaha taşımaya başlamıştı. Daha öncesinde Levent'in gerçek anlamda ona adı dışında seslendiğini duymamıştı.

"Baba yeni uyandık ya, ne uykusu?"

Levent'in hayal kırıklığı dolu bakışlarını göz ucuyla seyrederken iyice keyiflendiğini hissediyordu. Bardağa doldurduğu soğuk suyu masaya, Levent'in önüne koyduğunda kulağına eğilerek "İç, iyi gelir kocacığım." Diye fısıldadı.

Levent bir camı buğulanmış soğuk suya bir Aysun'a bakarken sinsi bir gülümsemeyle eğildi.

"Yalnız etkili olması için bunu bana değil, başka bir yere içirmen lazım 'sevgili' karıcığım."

'Sevgili' karıcığım?!?

Tamam, itiraf ediyordu ki bu kovalamaca ve atışma Aysun'un hoşuna tahmin ettiğinden daha fazla gidiyordu. Bakışlarını çevirdiklerinde Demir'in yüzünü çok yakınlarında görmüşlerdi ki ikisi de irkilerek sıçradı.

"Oğlum öyle sessizce yaklaşılır mı?"

"Ne konuştunuz sessiz sessiz? Onu duymaya geldim."

Aysun soruyu direkt Levent'e paslarken zavallı Levent, başka bölgelerinde toplanan kanı beynine çekebilmek adına iç savaş veriyordu.

"Hediyeyi."

"Ne hediyesi?"

Levent anında bir plan üretirken aynı şekilde bunu saniyeler içinde paylaşmış ve durumu kurtarmıştı.

"Oğlum, doğum gününü kutlayamadık ya... Biz de annenle düşündük ki birlikte üçümüz bir alışveriş yapalım ve sonra eve gelip burada kutlayalım. Nasıl fikir, ister misin böyle bir şeyi?"

Demir dudakları kapalı bir şekilde ağzını açarak dudaklarıyla küçük bir ooo şekli yaparken ikisi de fikirle mest olduğunu anlamışlardı.

"Bayıldım bu fikre! Peki dünyayı ne zaman gezeceğiz?"

Levent boğazını temizleyerek Aysun'a dönerken "Yedi harikayı da yarın doktor randevusunda ayarlamaya çalışacağım. Benimle gelip bekler misin-iz?" Diyerek kolunu beline sarmıştı. Aysun bu gözle görülür temas karşısında gerilmiş olsa da Demir'in bunu sorun etmediğini düşünerek gevşedi. Demir başıyla onayladı. Aysun'un o an için düşünebildiği tek şeyse, Levent'in profesyonel bir şekilde üst üste yalanlar söyleyebiliyor olmasıydı. Bu, kelimenin tam anlamıyla inanılmazdı. Aysun bu kurtarışı beklemediğini ima eden bakışlar atarken onu askerlik arkadaşını selamlar gibi omzuna vurarak gizlice tebrik etmişti. 'Helal olsun' der gibi bir tebrik. Levent ise bu askerlik selamlamasından pek hoşlanmışa benzemiyordu.

DİLHUN 2 | Yıllanmış Yalnızlık Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin