Bölüm 41

922 61 86
                                    

Songül sofrayı hazırladığında Taylan bir şişe şarap ve iki kadeh aldı dolaptan. Masanın üzerine bıraktığında göz göze geldi Songül ile.

"Baya olmuştu içmeyeli"

"Öyle" dedi Songül ama huzursuzluğu her halinden anlaşılıyordu. Sandalyesine oturduğunda gözü telefonuna kaydı. Emin'e operasyona gidiyorum dediğinden beri gözünü telefonundan ayıramıyordu. Çünkü Emin o mesajı attığından beri defalarca kez aramıştı.

Dalgın ve düşünceli halinden Taylan'nın sesiyle sıyrıldı Songül. "Abicim?"

Bakışlarını abisine çevirip gülümsedi Songül. "Abi!" dedi sakin bir ses tonuyla.

Taylan elinde tuttuğu kadehi kaldırıp gülümserken Songül'de hemen uyum sağladı abisine. Kadehler tokuştuğunda Taylan'nın kurduğu cümle ile alaycı bir gülümseme yerleşti Songül'ün yüzüne.

"Hep yan yana olmaya"

Songül içkisinden bir yudum aldıktan sonra kadehi masanın üzerine bırakıp ellerini çenesine yerleştirdi.

"Biz hiç yan yana olmadık ki" dedi mahsun bir ifadeyle. "Biz seninle hiç abi kardeş olamadık abi"

Songül'ün kurduğu cümle ile afallamıştı Taylan. "Son..Gül" dedi ama devam edemedi cümlesine. Çünkü Songül içindekileri dökmeye devam ediyordu.

"Yalan mı abi. Ne zaman yanımda oldun sen benim. Hiç bir zaman abim olarak yer almadın yanımda."

"Ama ben senin abinim" dedi Taylan sert bir ifadeyle. "Yanında olamasam bile her zaman seni koruyup kollamak için çabalıyorum"

"Beni koruma abi. Abim olarak yanımda dur o yeter bana"

Songül'ün net tavrı ve kırgın bakan gözleri içini acıtmıştı Taylan'nın. Yerinden doğrulup Songül'ün yanına yaklaştı. Önüne diz çöküp ellerini kadının dizine yerleştirdi.

"Özür dilerim abicim. Anne ve babamızın ölümünden sonra seni koruyabilmek için bunu yapmak zorundaydım"

"Ne demek o abi" dedi Songül şaşkın bir ifadeyle. Anne ve babasının ölümünün altında bir sır sakladığından habersizdi.

Taylan bildiği gerçeği Songül'den saklamaya kararlıydı. Durumu toparlamak için hemen girdi araya.

"Yani baş başa kaldık ya anne ve babamız öldükten sonra, seni koruyup kollama görevi bana geçti artık. Ben de böyle bir çözüm buldum kendimce. Biliyorum bu durum seni çok yıpratıyor ama beni de anla biraz lütfen"

Songül boş gözlerle baktı abisine. Anlamak istese de Taylan'nın yarattığı bu durumu mantıklı bir çerçeveye oturtamıyordu kendi içinde. Sadece kendisini korumak adına kardeş olduklarını herkesten saklayan bir abisi vardı ve bu durum hiç bir şekilde mantıklı gelmiyordu Songül'e.

Göz yaşlarını silerken peki dercesine salladı başını. Konuşmak için dudaklarını araladığında titreyen telefonuna kaydı gözleri.

Telefonunda biriken sayısız cevapsız aramanın tek sahibi Emin'di ve Songül hala bir dönüş yapamamıştı ona. "Delirmiştir kesin" diye geçirirdi içinden ve aklının bir köşesinde Emin'e nasıl bir açıklama yapacağını düşünmeye başladı.

Emin eve geldiğinde sinirden delirmek üzereydi. Gözü hiç bir şey görmüyor, sadece ve sadece gördüğü fotoğraf canlanıyordu zihninde.

Aklının bir köşesi mantıklı bir açıklaması vardır derken kıskaçlık tarafı daha ağır basıyor ve gördüklerini yanlış anlamaya yöneliyordu.

İmkansızı istemek Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin