İmkansızı istemek

33. Bölümden kesit

Yan yana oturdukları kanepede huzursuzca kıpırdandı Emin. Songül'e bakıp soğuk bir ifadeyle konuşmaya başladı.

"Songül! Yeter artık. Aç hadi şu kelepçeleri"

Songül televizyonda olan bakışlarını Emin'e çevirdi.

"Dinleyecek misin beni"

Emin yüzüne tatlı tatlı bakan kadına daha ne kadar dayanabilirdi bilmiyordu. Tek bildiği, elindeki kelepçelerden bir an evvel kurtulmak istediğiydi.

"Konuşacak bir şey yok Songül. Daha önce de söyledim. Hadi aç artık şunları. İnat etme. Hem karnım  acıktı benim."

"Olmaz" dedi Songül omuzlarını havalandırıp. "Ben sana önerimi sundum. Ya kabül edersin, ya da böyle kalırız"

"İyi" dedi Emin kadına sırtını dönerken. "Kalalım o zaman böyle. Nasıl olsa açacaksın bunları."

Emin'nin dirayetini bu şekilde kıramayacağını anlamıştı Songül. Aklına gelen fikirle oturduğu yerden ayaklandı yavaşça.

Songül'ün ayaklanması ile Emin'de doğruldu oturduğu yerden. "Nereye Songül" diye sordu merak içinde.

Muzip bir ifade yerleşti Songül'ün yüzüne. "Banyoya" dedi keskin bakışlarını Emin'nin gözlerine sabitleyerek. "Duş almam gerek"

Aldığı cevap ile sertçe öksürdü Emin. Kolunu Songül'e doğru uzatıp zor da olsa kurdu cümlesini.

"Tamam! Aç o zaman şunu"

Songül net bir ifade ile karşılık verdi hızlıca. "Beni dinlemeden o kelepçelerden kurtulamazsın. Bence inat etme"

Şaşkın bir bakış yerleşti Emin'nin yüzüne. "Ne yapacağız peki böyle. Duşa gireceğim diyorsun. Bende mi geleceğim duşa."

"Hı hı" dedi Songül cilveli bir tınıyla. Dudaklarını Emin'nin yüzüne doğru yanaştırıp mırıldandı. "İstemez misin?"

Sesli bir nefes verdi Emin. Dirayetinin son kırıntılarına tutunmaya çalışarak kapattı gözlerini. Aklından geçen düşünceleri farkında olmadan döktü dudaklarından.

"Ateşle oynuyorsun Songül!"

Songül biraz daha yaklaştı Emin'e. Adamın boynuna dudaklarını değdirirken verdi cevabını.

"İyi! Yanarız o zaman"

Kesiti atayım öyle gideyim dedim. Yeni bölümde görüşmek üzere 👋