9.Bölüm

126 13 35
                                    

Okuyup, yorum yapıp, oy verirseniz beni çok sevindirirsiniz 🦋 teşekkürler şimdiden 🤩🤧

İyi okumalar dilerim...✨🍂

•••

Ağlamak istersen... omzun olacağım. Gülmek istersen... gülümsemen olacağım.
Uçmak istersen... gökyüzün olacağım.
Senin neye ihtiyacın olursa, ben o olacağım.

Senin neye ihtiyacın olursa, ben o olacağım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Scotland Yard, Londra
11 Aralık 2023
Saat 13.20

~han jisung

Minho'yla birlikte kahvelerimizi içtikten sonra benim odama gelmiştik. Şimdi de sessizce diğerlerinin aramıza katılmasını bekliyorduk.

Minho ne yapıyordu bakmamıştım ama ben, odamdaki penceremin önüne geçmiş aylardır gergin olan omuzlarımın bir sağ tarafını bir sol tarafını ovalamaya çalışıyordum.

Ensemde kimin olduğunu bildiğim bir nefes hissettiğimde baştan aşağı heyecanla titrediğimi hissettim.

Tanrım... bu adamın üzerimdeki etkisiyle ne yapacaktım hiç bilmiyordum.

Burnunu boynuma sürtüp bir süre kokumu içine çektikten sonra kolumdan tutup sürüklemesine izin verdim. Beni odamdaki koltuk takımının tekli olanına oturttuğunda anlamsız bakışlarımla ona bakıyordum.

Bana hayranı olduğum gülüşlerinden birini atıp hiç vakit kaybetmeden arkama geçti ve ellerini nazikçe omzuma yerleştirdi.

"Acıtırsam söyle."

Kafamla onayladım ve ellerinin bulunduğu yerleri ovmasıyla gözlerimi kapatıp kafamı karnına yasladım. Eğilip alnıma bir öpücük kondurdu, anında gözlerimi açıp kaşlarımı çattım.

"Aman, hiçbir fırsatı kaçırma."

Bu sefer dudaklarını saçlarıma getirip orayı öptüğünde sesli sitemimin aksine ona engel olmadığımın gayet farkındaydı.

"Zaten hiçbir fırsatı kaçırmadığım için işimde en iyisiyim bebeğim."

Evet, öyleydi.

Kapım çalana kadar o omuzlarıma masaj yapmaya bende kafamı karnına yaslamaya devam etmiştim. Kapı açıldığında da o, çoktan ellerini çekmiş ve yanımdaki üçlü kanepeye yerleşmişti.

Gelenler Wooyoung, Hongjoong hyung, Marie ve Minho'nun getirdiği ekipten iki kişiydi.

"Diğerleri nerde?"

"Arkamızdayılar."

Kafamı sallayıp onayladım, herkes geldiğinde vakayla ilgili aklımıza yatan veya yatmayan şeyleri konuşacak, biz onlardan istediğimiz şeylerden bahsedecektik ve bugünlük işimiz bitiyordu sonrasında bize yardım etmeye devam edip etmeyeceklerine onlar kara vereceklerdi.

Karındeşen Jack ~ Minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin