22.Bölüm

70 10 7
                                    

BU BÖLÜM AŞK YANİ SARANG ARKADAŞLAR😍🥰😘

Sonrasında bol kaoslu bam pat çat gümlü bölümlerimize hızlı bir geçiş yapacağız yani kendinizi hazırlayın HER ŞEYE🤡

Minsung için yazdığım Titanic isimli kitabıma bakarsanız beni çok sevindirirsiniz🚢🏰

İyi okumalar🙀
•••

Ve bunca zaman benim sana ihtiyacım vardı.

Ve bunca zaman benim sana ihtiyacım vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Londra
13 Aralık 2023
Saat 10.00

~han jisung

Sabah güneş ışıklarının gözlerimi acıtmasıyla uyandım. Kendime ayılmak için birkaç saniye verdikten sonra elimi uykusunda bile sıkı sıkı tutmuş olan Minho'ya döndüm. Sevgilim dudaklarını büzmüştü ve tıpkı bir bebek gibi uyuyordu.

Tutmadığı sol elimi kaldırıp yanaklarına çıkardım. Uyandırmaktan korkarak narince okşadığımda yerinde kıpırdanmış ve gözlerini hafifçe aralamıştı. Her zamanki gibi küçük bir gülümseme yerleşti dudaklarıma.

"Günaydın sevgilim." Minho, konuşmamla birlikte yanağında olan elimi tutmuş ve avucumun içine kokulu bir öpücük kondurmuştu. Elimi hâlâ tutarken tekrar yanağına yasladı. "Günaydın bebeğim."

Minho, elini uzatıp saçlarımı geriye çekerek yüzüme baktı. Ardından önce alıma, burnuma ve yanağıma küçük öpücükler bıraktı. Dudaklarının bir sonraki durağı dudaklarım olurken derin bir nefes aldım. Elimi yakasına atarak sıktım ve bu şekilde heyecandan bayılmamı engellemeye çalıştım. Minho'nun saçlarımdaki eli yanağıma kaydı ve orayı okşadı.

Beni, incitmekten korkarmışçasına narince öperken kapı açılmamış olsaydı eğer öpüşmeye devam edecektik. Minho benden iç çekerek ayrılırken ikimiz de kafamızı çevirip kapıya baktık.

Ellerini gözlerine kapamış bir şekilde içeri giren Hyunjin'i görmemle gözlerimi devirdim. "Ayıp ayıp şeyler yapıyorsanız haberiniz olsun geldim."

"Yok ya?" Tam zamanında verdiği haberle mızmızlanıp sevgilimin karnına ellerimi sardım ve göğsüne kafamı koyarak gözlerimi kapattım. Minho da kıkırdayarak kollarını bana dolarken burnunu saçlarıma daldırıp sürttü.

"Bu vıcık vıcık hallerinizi bile özleyeceğim aklıma gelmezdi asla." Odaya giren Changbin hyungla gözlerimi açıp Minho'nun da yardımıyla doğruldum. Changbin hyung yüzündeki muzip bir ifadeyle bize bakıyordu. Yüz ifadesi öyle olsa da gözlerindeki duygulardan sevindiğini anlayabiliyordum.

"Geçmiş olsun Jisung. Hyunjin eve gelip yaralandığını söyleyince hemen hasta ziyaretine gelmek istedim." Yatağımın yanına gelip bana sarılırken sıcacık gülümsedim.

"Hoşgeldin hyung. Çok iyi yapmışsın gelmekle." O da saçlarımı karıştırarak Hyunjin'in az önce oturduğu koltuğun yanındaki diğer koltuğa oturdu.

Karındeşen Jack ~ Minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin