41. BÖLÜM : ADAM DELİ ÇIKTI RIZA BABA 😵‍💫

755 36 230
                                    

Duyduklarım karşısında daha fazla dehşete düşerek arkamı döndüm.

" Sen kafayı yemişsin."
" Yedim , seninle bozdum kafayı."
" Belli oluyor zaten." dedim sinirle.

Üzerime doğru adımladı.

" Uzak dur benden!"
" Beni zor durumda bırakıyorsun."
" Bırak beni gideyim o zaman."
" Bırakmam."
" Eninde sonunda senden kurtulacağım. Sadece bekle ve gör."
" Bekliyorum güzelim. Beni gerçekten isteyeceğin günü dört gözle bekliyorum."
" Nah isterim seni"

Beni sinirlendiriyordu.

Hanımefendi çizgimi bozduruyordu ya.

Serhat 'ı odada bırakarak tuvalete kaçtım.

Planım Uraz beni kurtarana dek burda kalmaktı.

Urazdan

Uyanalı iki saati geçmişti ve ben bir saattir Leyla'yı arıyordum.

O piç benim sevgilimi nasıl götürürdü?

Ama onu bulup da çıktığı yere sokmazsam bana da Uraz demesinler!

" Alo baba?"
" Efendim?"
" Bir iz yok mu?"
" Yok oğlum. Kamera kayıtları silinmiş , gören duyan da yok."
"Allah'ım kafayı yicem , çıldırcam ya! Baba sen nasıl buna izin verdin ha? Bana söz vermedin mi, koruyacağım demedin mi? Ben sana güvendim ya ben sana güvenip sevdiğim kızı tek bıraktım. Ama noldu , NOLDU BABA?"

Sinirden kuduruyordum.

" Oğlum-" lafını kestim.

" Leyla nerde baba? BENİM SEVGİLİM NERDE?"

" Özür dilerim." dedi sesi yorgun ve üzgün geliyordu.

Ama yine de kendimi dizginleyemiyordum.

" Baba, ben Leylayı bulana kadar hiçbir şey ne öfkemi ne de acımı dindirmeyecek. Senden tek isteğim eğer beni birazcık seviyorsan bul onu , bul ve bana getir."

Telefonu kapattım.

Gideceğim yeri biliyordum.

Elime poligon dışında ilk kez aldığım silahla Mesut Parlak'ın evini basmak ne kadar mantıklıydı bilmiyordum.

Ama içimde ilginç bir güç vardı ve bu güç Leyla için her şeyi yapabilecek olduğumu hissettiriyordu.

" PARILDAKLAR!"

Bağırtımla hepsi evin bir taraflarından dışarı çıkmışlardı.

" Leyla nerde?" dedim Mesut Parlak'ın önüne dikilirken.

" Bilmiyorum" dedi.

" BANA YALAN SÖYLEMEYİN!"

" Eğer bir kez daha sesini yükseltirsen bu evden cesedin çıkar Korkmaz!"

Güney'in ürkütücü sandığı sesinin telini koparmamak için boynumu çıtlattığım.

" Siktiğimin canı umrumda mı sanıyorsun?"

Şaşırmış gibiydi.

" Hayatımdaki güzel olan tek şey oydu ve siz hayatına girerek onu benden aldınız!" Hızımı alamayarak bağırdım.

" ONU BİR EŞYA GİBİ SATTINIZ! BENİM OLANI , BENİM SEVGİLİMİ.." dedim bastırarak " sattınız."

Sinirle bağırmaya devam ettim.

O BİR ZORBAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin