" Ne yapıyorsun lan sen?!"
Uraz'ı üzerimden alıp yana fırlatan ve onu deli gibi yumruklamaya başlayan çocuğa bakakalmıştım.
Daha fazla orada kalamazdım.
Sonra neler olacağını düşünmeden - düşünürsem gidemezdim- kaçarak okulun içine girdim.
Çok kısa zamanda sınıfı bulmuştum.
Kapıyı hızla çaldım.
" Geç kaldığım için özür dilerim hocam!"
Tüm sınıf meraklı gözlerle bana bakıyordu.
" Sen bu sınıfta mısın?"
" Evet , yeni nakil oldum. Bugün ilk günüm ve biraz trafiğe takıldım.. birdaha olmayacak. Gerçekten geç kalmak istemezdim"
" Hoşgeldin okulumuza! İsmin ne?"
Bana sımsıcak gülümsemesini bahşeden hocaya minnetle baktım. Kızmamıştı.
Artık favori hocam <3
" İsmim Leyla , tanıştığımıza memnun oldum."
Sınıfa dönerek söylemiştim. Hiçbir zaman yabani birisi olmamışımdır. Her zaman arkadaş canlısı ve ilk günden arkadaş edinen birisi olmuşumdur.
Hoca gülümseyerek " Ben de edebiyat öğretmeninizim. İsmim Başak " dedi.
Başak Hocam..
Çok kalp , kalp , kalp <333
" Otur bakalım boş bir yere."
" Tamam hocam."En arkadaki boş sıraya oturdum.
Sıra arkadaşı sevmezdim.Daha doğrusu dağınıklık ya da özel alan işgali sevmezdim.
Kimi kandırıyorum ki?!
Tek olmaya alışmıştım ve yanımda birisi olunca rahat edemiyordum.
Sadece istediğim zaman yanlarına gitmeli ama köşeme çekildiğimde etrafımda kimse olmamalıydı.
Çünkü günün sonunda ben hep tek kalıyordum.
Tam da istediğim gibi.
Cidden bunu istemiş miydim?
Defterimi ve kitabımı çıkartarak dersi dinlemeye çalıştım.
Dersin ortasında girmiş olsam da konunun büyük bir kısmını anlamış ve iki sayfa da not almıştım.
Harikasın Leyloş..<3
Bence de.
Zile beş dakika kala kapı tıklatıldı.
Demek ki benden başka geç kalanlar da vardı.
Umarım oturduğum sıra onların değildir.
Gerilmeye başlamıştım bile.
Ya bu sıra.. bu sıra ya Uraz'ın sırasıysa?
İhtimali bile kalbimi durduracaktı.
Ve ben açılan kapıyla birlikte içeri giren çocuklardan birinin sinirli ve dik bakışlarını bana , daha doğrusu oturduğum sıraya dikmesiyle , ne kadar şanssız bir insan olduğumu bir kez daha anlaşmıştım.
Nasıl lanet biriysem , dualarım bile tutmuyordu.
Hocadan hızlıca özür dileyerek yerlerine geçtiler.
İkisini de tanıyordum.
Birisi Urazdı.
Diğeri ise Uraz'ı yumruklayan çocuk.Ama şuan ikisi de sapasağlamdı.
İkisinin de yara almamasına sevindim.
Gerçi Uraz için pek sevinmedim. Hatta en azından bir burnu kanasın isterdim ama benim yüzümden o çocuğun başına bela almasını istemezdim.
En kısa zamanda teşekkür etmeliydim.
Uraz sırıtarak yanıma yaklaştı.
MANYAK!
" Sınıfa hoşgeldin yeni gelen!"
" Bu da yeni lakabım mı? Söylesene kaç tane oldular, çünkü ben artık sayamıyorum da!!"
Sinirle sarf ettiğim cümlelerimle daha da büyümüştü sırıtışı.
" Bununla beraber dört " dedi.
Bu çocuğa dediğim hiçbir laf işlemiyordu.
Cidden de düşündüm ve evet , dört taneydi.
• Annesinin Kızı
• İstenmeyen
• Kukla
• Yeni GelenVe biliyorum. Bu liste daha da artacaktı.
Sıraya o çocuk yaklaştı.
Bilerek Uraz'a baktı tip tip.
" Ya ben çok yanlış anlamışım. Sen de kusura bakma!"
" Neyi?"
" Ben sizi öyle görünce bu şeref-" hemen sustu ve lafını değiştirdi. " Yani Uraz , seni taciz ediyor sandım. Anınızın da içine ettim yani kusura bakma yenge!"
" Yenge mi?"
" Avamlığımı mazur gör. Biz de ağız alışkanlığı. Saygıdan yani. Sevgilisiniz ya siz hani , ondan şey ettim ben."
" Ne sevgilisi ya? Yok-"
Yok öyle bir şey!
Evet tam olarak böyle diyecektim.
AmaaAğzıma sevgilim diyerek tehtid yollu lafı ağzıma tıkan bir adet Uraz olmasaydı.
" Neyse ben gideyim artık. Bu arada ben Mert"
Elini uzattı.
" Leyla" dedim ve sıktım.
" Memnun oldum " dedim.
Gülümsedi ve yanımızdan ayrıldı.
Ama keşke gitmeseydi.
Zira şuan burada bana tip tip bakan bir hayvanla karşı karşıyaydım..
En büyük sorun ise savunmasız ve korunmasızdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O BİR ZORBA
Teen FictionKlasik bir zorba çocuk kurgusudur. Bayağıdır okumak için arıyordum ama bulamıyordum. Ve sonra dedim ki neden ben de bir tane yazmayayım. Veee yazmaya karar verdim. Şimdi bir de kesit uydurayım. ~ " Alın kızı!" Verilen komut ile yanındaki iki çocuk b...