42. BÖLÜM : ÖZGÜRLÜĞE SON BİR🦾

744 36 36
                                    

Ne yapacağım diye kara kara düşünürken bir süre sonra Serhat kapıyı tıklatmıştı.

" Elif?"

Şuan senin deliliğinle asla uğraşamayacağım.

" Aldın mı?"

Kapıyı hafifçe araladım.
Poşet uzattı.

" Al bunun içinde ihtiyacın olacak şeyler var."

" Tamam sağ ol" içimden " geber " diye mırıldandığımı iyiki duymuyordu.

Hızlıca kapıyı geri kilitleyip poşeti açtım.

İç çamaşırı , ped , kıyafet , sıcak su torbası , ağrı kesici ve çikolata vardı.

Hızlıca üzerimi giyindim.
Diğer kıyafetlerimi de hızlıca poşete koydum ve poşetin ağzını sıkıca bağladım ve telefonu da poşete koydum.

Şimdi bunu çöpe atınca telefon da orda kalacaktı hem de açık olacaktı.

Kapıyı açarak dışarı çıktım.

" Şu poşeti çöpe atayım sonra da yemek yiyelim olur mu? Kurt gibi acıktım." dedim Serhat'ı oyalamak için.

" Ver sen ben atarım." Poşeti elimden aldı.

" Bende çıkmak istiyorum dışarıya. Birlikte gitsek?" Telefon bulunmadan o poşetin çöpe gittiğinden emin olmalıydım.

" Tamam güzelim gel." dedi ve elini uzattı.

Elini tutmamak için koluna girdim.

Serhat poşeti çöpe gelişine fırlattı.

İnşallah telefona bir şey olmamıştır.

Gerçi kıyafetlerin arasına sarmıştım ama yine de.. yok yok bir şey olmaz!

" Artık benimle yemek yiyecek misin?"
" Evet" dedim gülümsemeye çalışırken.

" Bana deli diyen doktor seni görse zır deli derdi sanırım." dedi kendi kendine kıkırdarken.

Ne münasebetti canım.

Nalaka yanee

" Ne alaka?" dedim bozulmuş bir sesle.

Benim nerem deliydi ayol.

" Bu değişik duygu değişimlerini regl olmana yoracağım."

" Ne duygu değişimi yaptım ben?"
" Tuvalete girmeden önce beni öldürmek için an kolluyordun. Şimdi ise benimle yemek yemek istiyorsun."

" Bence kurcalama her an vazgeçebilirim."

" Tamam , beni zaten akıllısı bulmaz."

" Aaa ne tesadüf beni de." dedim gözlerimle onu işaret ederken.

Adam tescilli deliydi hâlâ gelmiş bana deli diyo.

Hızlıca önden önden yürüyerek mutfağa girdim ve ocaktaki tencerelerin kapaklarını açtım.

Çorba , pilav , tavuk ve salata.

" Bunlar soğumuş , ısıt." dedim sandalyeye otururken.

" Az ye de kendine uşak tut istersen."

" Uşak tutmama ne gerek var sen varken?" dedim hızlıca.

Madem zarar veremiyordum bari sinir edeyim.

" Bana bak küçük kız , benim sabrımı sınama."

O BİR ZORBAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin