4

2.6K 419 188
                                    

Sabah valizleri arabaya yerleştirdikten sonra iki araba peş peşe yola çıkmışlardı. Seul'e yaklaştıkça Jısung'un içindeki huzursuzluk artıyordu. Minho'nun konuyla alakalı düşüncesini bilmiyordu. Açıkçası Jisung, ailelerin emrivaki tavrı ile gidip birinin kurulu düzeni bozmak istemiyordu.

En sonunda iki katlı evlerin olduğu, Seul üniversitesine pekte uzak olmayan bir semte geldiler. Jisung navigasyondan fakülte ve ev arasındaki mesafeyi görünce çok şaşırmıştı. Minho'nun evi çok ideal bir yerdeydi. Sonunda önünde durdukları eve şöyle bir baktı. İki katlı modern bir mimariye sahip güzel bir evdi. Kendi ailesinin de, Minho'nun ailesinin de maddi durumu oldukça iyiydi. Minho'nun böyle bir evde oturması gayet doğaldı fakat tek başına yaşamak için yine de fazla lükstü.

Jisung arabadan inip kapıya doğru ilerleyen Haein ve Suzy'e baktı. Onlar, daha zile basmadan açılan kapı ile şaşıran Jisung, asıl şaşkınlığı kapıya çıkan delta ile yaşamıştı. Minho şu hiç görmediği iki yılda daha da uzamış, kaslanmış ve lanet olsun aşırı yakışıklı olmuştu.

"Hoş geldiniz" diyerek küçük bir gülümseme ile onları karşılayan Minho ile, Jisung azıcıkta olsa rahatlamıştı.

Delta tüm yetişkinleri güler yüzle karşılamıştı. En arkada kalan Jisung kapıya geldiğinde, diğerlerine oranla daha düşük modda bir 'hoşgeldin' demişti, delta. Jisung durumu anında fark etse de bozuntuya vermeden gülümsedi.

"Hoş buldum hyung" dedi ve o güzel gülümsemesini sundu.

Minho uzun zamandır görmediği betaya baktı. Beta oldukça büyümüş ve güzelleşmişti. Çok fazla üzerinde düşünmeden kapıyı kapattı.

"Yoldan geldiğiniz için aç olursunuz diye düşündüm. O yüzden masayı hazırladım, biraz dinlenin yemeğe geçelim."

"Minho her zaman olduğun gibi çok kibar ve düşüncelisin."

"İltifatınız için teşekkürler Minah teyze, siz de her zaman olduğu gibi çok güzelsiniz."

Jisung gözlerinden kalp fışkıran annesine baktı. Annesi her zaman Minho'yu çok severdi. Böyle sürekli iltifatlar yağan konuşmaları olurdu ve Jisung bundan inanılmaz derecede sıkılırdı.

"Okul nasıl Minho, baban şimdiden şirketleri geri çevirmekten yorulduğunu söylüyor?"

"Daha yeni üçüncü sınıfa başladım Yoon amca, bölüm birincisi olmam, özellikle delta olmam şirketleri şok cezbediyor fakat daha çok erken. Bu yüzden şirketleri direk reddetmiyorum. Üçüncü sınıf olduğumu, teklifleri son yıl değerlendireceğimi söylüyorum."

"Çok zekice bir hamle, başarılı bir mimar olacağına eminim. Ama biliyorsun senin pozisyonun yönetim."

"Teşekkür ederim amca, evet biliyorum."

"Bu arada hiç konuşamadık Jisung hangi bölümü okuyacak?" Uzun zaman sonra Minho'nun ağzından adını duymak Jisung'u tuhaf hissettirmişti.

"Psikoloji bölümünü istiyordum ve kazandım."

"Seul üniversitesi bu alanda Kore'de en iyisi, tebrik ederim; umarım iyi bir eğitim hayatın olur."

"Ay işte bu yüzden Jisung'un, Minho ile kalmasını çok istedim" diye konuşmaya başlayan Suzy ile dikkatler, gençlerin üzerinden, ona dönmüştü.

"Haklısın hayatım, Jisung bizim minik bebeğimiz, Minho ile kalması onun için en iyisi olur."

Minho konuşmalara bakınca bu fikrin kendi anne babasından çıktığını anlamıştı. Dünyanın en ısrarcı insanı olan annesi, Minah teyzesini ikna edip, Jisung'u Minho'nun yanında bırakma fikrini kabullendirmişti.

Beta/MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin