Beta/Minsung

21

Minho dersin ortasında gelen mesajla yeniden gerilmişti. Bu durumdan iyice bıkmıştı. Dinlediği dersten hiçbir şey anlamayan deltanın kafasına toplamaya ihtiyacı vardı.

Ders bittikten sonra derin nefes alan delta; seçmeli dersten dolayı ayrı dersliklerde olan arkadaşlarını beklemek için fakülte kafeteryasına indi. Ice americanosunu alıp bir köşeye çekildiğinde, uzun süredir itaatkarı yapmak istediği omegayı gördü. Daha öncesinde omegaya teklif etmiş ve reddedilmişti. Bu yüzden bu baskın omegayı görmezden gelmeyi tercih ederek kahvesini içti.

Minho telefonuna bakıp Chan'a mesaj yazarken masasına oturan kişiyle kafasını kaldırdı. Onu reddeden baskın omega deltanın tam karşısına oturmuştu. Hafif eğilerek hem tatlı hem de seksi görüntü sergilemeye çalışan omega Minho'ya gülümseyip, "Selam" dedi.

"Selam?"

"Nasılsın?"

"İyiyim de ne alaka şimdi masama oturdun, onu anlamaya çalışıyorum!"

"Aslında kaç gündür sana bakıyorum ama göremiyordum. Şu teklifin için konuşmak istiyordum."

"Şu geçen dönem reddettiğin teklifim mi?"

"Evet"

"Ne değişti üç ayda?"

"Minho itaatkarın olurum hatta çokta güzel olurum ama sevgili olmadan bu tarz şeyler bana göre değil."

Minho düşününce omeganın kimseyle takıldığını görmemişti.

"Yani nasıl desem yatak arkadaşlığı, sadece seks partneri olmak bana göre değil. Sevgili olmadan öyle bir ilişki yaşamak istemiyorum."

"Dedi daha bir ay önce Seungri'nin gece klübünde Lee Jong Hyun'a kucak dansı yapan omega!"

Minho görmemiş olabilirdi ama Chan'ın her yerde gözü kulağı vardı.

"Ne saçmalıyorsun sen!?"

"Gördüklerimi söylüyorum tatlım, ne oldu Seungri ve Jong Hyun kesmedi mi? Bir de deltayı mı ağıma düşüreyim dedin. Hadi uza, uza!"

"Pislik!" Omega öfkeyle masadan kalkıp gitti. Minho ise olayları anlamaya çalışıyordu.

"Ne zaman gördün?"

"Bir ay önce Seungri'nin mekanındaydı. Üçüyle de takılıp gelmiş, bir de sevgili olmadan olmaz edebiyatı yapıyor hah!"

Minho arkadaşının tepkisine gülmüştü. Chan, Minho'ya bakıp tek kaşını kaldırdı ve konuştu. "Ben gelmesem ne yapacaktın, kabul mü edecektin?"

Minho sağ elini çenesinin alına koyarak biraz eğildi. "Neden olmasın, güzel omegaydı." dedi.

"Öyle mi? Bilseydim müdahale etmezdim. Ben de evdeki beta ile ilgileniyorsun diye düşünüyordum. Hatta kendimi geri bile geçmiştim. Madem durum böyle betaya kur yapmaya devam edeyim."

Chan, Minho'nun değişen yüz ifadesinin keyfini çıkarırken, arkadaşının konuşmasına bekliyordu.

Hyunjin'in geldiğini gören Minho, biraz eğilip, dişlerinin sıkarak, "Sen yine de betadan uzak dur!" dedi. Arkadaşının tepkisi ile daha da keyiflenen Chan, "Beta ile ilgileniyorsan geri dururum ama sadece bu olaya küçük komşu çocuğu muhabbeti ile yaklaşıyorsan betayı tavlayana kadar peşinde koşarım." diyerek arkadaşını daha da kışkırttı. 

"Sakın Chan sakın! Benim sabrımı deneme!"

"Sen de adam gibi davran! Eğer ilgileniyorsan ilgileniyorum de yoksa da çeneni kapat!"

"Ooo bu sinir ne böyle? Feromonların zayıf türleri etkiliyor, biraz daha devam edersen kantinde ayakta kimse kalmayacak!"

Hyunjin'in söylediği ile kendini toparlayan Minho feromonlarını çekmişti.