Minho salondaki koltuğuna oturmuş ne yapacağını düşünüyordu. İşin kötü tarafı, Jisung'un onu gerçekten acil bir durum olmadığı sürece üst üste aramayacağını biliyordu. Telefonunu cebinden hiç çıkarmamalıydı. Bu akşam tamamen onun hatasıydı. Joehyun yine tüm sinirleriyle oynamıştı. Zaten kendinde olmayan Minho, Jisung'un aradığını bile bilmiyordu.
Meşgule alıp, hazır mesajı atan kişinin Joehyun olduğundan emindi. Joehyun, geçen gün olan partide neden bir itaatkarla takılmadığını sorup durmuştu. Sürekli sinirlerine oynamıştı hatta Minho yine kriz geçirmişti. Şayet haplarını cebine almamış olmasaydı, bu gece eve bile gelemezdi.
Minho yardım alması gerektiğini düşünmeye başlamıştı. Chan haklıydı, bir delta asla bir alfa tarafından baskılanamazdı; ama Joehyun onların zihniyle oyun oynayıp, onları baskılıyordu. Minho fark ettiği bu durumu gururuna yediremedi. Uzun zamandır içindeki delta ile arası bu yüzden iyi değildi. Bunu çok geç fark etmişti ve ne yapacağını bilmiyordu. Jisung'la konuşmalı ona her şeyi anlatmalıydı.
Minho yüzünü sıvazlayıp ellerini yüzüne kapattı. Delta yeni kriz geçirip, sakinleştirici aldığı için bedenen yorgundu. Betanın giderken söyledikleri ruhuna büyük bir ağırlık yüklemişti. O ortamdan çıktıktan sonra Jisung'un yatağına uzanıp, betanın güzel yüzünü izleyerek tek nefes alabildiği yerde, zihnini temizleyecekken şimdi bir bataklığa düşmüş gibiydi.
Minho ayağa kalkıp üst kata çıktı. Betanın odasının kapısına geldi. Kapının kolunu tuttu ama açmadı. Alnını kapıya yaslayıp ne yapacağını düşündü. Minho 4 yıldır, bir hata yaptığında ya da özür dilemesi gerektiğinde ne yapması gerektiğini unutmuş gibiydi. Grup, onun tüm insanı duygularını da almış gibiydi.
Minho kapıda içsel savaş verirken Jisung yatağına uzanmıştı. Aslında deltayı gayet iyi anlıyordu. Yanına gelmesine engel olacak her şey olabilirdi, beta bunun bilinceydi. Kızdığı nokta defalarca söz verdiği şeyi ilk seferde, o aptal grup yüzünden yerine getirememesiydi. Minho, onları aşmak için güçlü adımlar atmadığı sürece, bunun gibi benzer şeyler yaşayamaya devam edeceklerdi. Sağlıklı bir ilişki beta her şeyi yapmaya hazırken Minho'nun artık ayağa kalkması gerekiyordu. Jisung, Minho'nun feromonlarının sindiği yastığa sarılıp gözlerini kapattı. Zihni çok dolu olmasına rağmen deltanın kokusu ile kısa sürede uyudu.
Gece delta için pek iyi geçmese de kullandığı ağır ilaçlar yüzünden uyumuştu. Uyandığında saat öğlen 12.00'yi gösteriyordu. Dersi öğleden sonra olduğu için alarmda kurmamıştı, zaten alarm kuracak kafada da değildi. Yavaşça yataktan kalktı. Odasından çıkıp betanın odasına gitti.
Sabah dersi olan Jisung çoktan evden çıkmıştı. Betanın odasında onun güzel kokusunu alan Minho, Jisung'un yatağına uzandı. Kendi feromonu ile karışan betanın kokusunun sindiği yastığa sarıldı. Biraz uzanayım diye yattığı yatakta uyuyup kalmıştı. Minho telefonunu kendi odasında bıraktığı için Chan'ın aramalarını duymamıştı.
Chan dersin bitiminde betaların fakültesine geçti. Seungmin'e mesaj atmıştı ama beta ona dönmemişti. Betaların derslerinin olduğu amfinin kapına gelip, duvara yaslandı ve dersin bitmesini bekledi. Dersin bitmesini beklerken birkaç defa Minho'yu arayan Chan endilenmeye başlamıştı.
Dün akşam Joehyun Minho'yu rahat bırakmadığını biliyordu. Gruptaki diğer kişilerinde Minho'yu izlediğini fark etmişti. Chan bu işle ilgilenebilecek en yüksek perdedeki kişi ile irtibata geçmişti. Babasının zengin bir iş adamı olması bu görüşmenin kimse tarafından fark edilmemesi sağlamıştı. Artık geriye tek bir şey kalıyordu. Minho'nun işbirliği yapması. Diğerleri ile ortak olan gruba mesaj atan Chan, diğerlerinin de Minho ile hiç görüşmediğini öğrenince iyice strese girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beta/Minsung
FanfictionBeta olan Jisung üniversiteyi okumak için, Busan'dan Seul'e gelir. Fakat bir sorun vardır. Ailesi yakın aile dostlarının delta oğlu ile kalmasını ister. Jisung yıllar önce tüm bağını kopardığı delta ile kalmak isteme de ailesine karşı gelemez. Ev h...