Otuz Dokuz

1K 96 20
                                    

Yeni kurulacak Black çekirdek ailesi hoş bir sohbetle yemek yiyordu. Sirius arada Reven'i güldürmek için küçük şakalar yapıyordu. Uzaktan bakan herkes onlara gerçek bir aile diyebilirdi.

"Ve sonra Amerika'ya gideriz orayı özlemişsindir" dedi Maria

Yaz için şimdi'den bir plan hazırlamıştı bile.

"Şuan özlediğim tek şey minik Teddy" dedi Reven

Remus'un oğlu Teddy, Reven'in en sevdiği ve tek vafız kardeşiydi.

"Bende özledim küçük haylazı" dedi Sirius

"Onu çok seviyor olmalısın" dedi Maria gülmseyerek.

"Elbette, o benim vafız kardeşim... Belki sizde bana bir kardeş yaparsınız"

İki yetişkin dondu kaldı. Bir çocuk mu? Maria ve Sirius'dan bir Black? "Yok artık" dedi içinden Maria.

"Reven biz çocuk düşünmüyoruz" dedi Sirius

"Neden ki?" Dedi Reven

"Bizim zaten bir kızımız var" dedi Sirius

"Peki öyle olsun" dedi Reven. Uzatmak istemedi.

"Biriyle Flörtleşiyorum" diye konu açmak istedi Reven

"Kimle?" Dedi Sirius sesinden bile kıskançlık kırizi geçirdiği belliydi.

"Reven güzel olmak zorundamı ki?" Diye düşünüyordu. Daha birinden ayrılalı bir ay bile olmadan tüm erkek sinekler bile onun peşindeydi.

Bir an odanın kapısı alacaklı gibi çalmaya başladı. İki yetişkin hemen ayağa fırladı. Maria ve Reven'in gözleri Sirius'ta idi.

Sirius sakin adımlarla kapıya ilerledi. Kapı kolunu çevirmesiyle kapı açıldı. James Potter çıldırmış gibiydi.

"Dostum felaket" diye bağırdı.

"Sakin ol Çatalak. Ne olmuş olabilir?"

James Potter bir kaç saniye nefesini düzenlemeye çalıştı.

"Ravenclaw'un kızlar yatakhanesinde yangın çıkmış" Diye bağırdı yine.

İki Seherbaz vakit kaybetmeden Ravenclaw kulesine çıktı. Hogwarst'ta görevli olan bütün Seherbazlar burdaydı. Başta Dumbledore olmak üzere Seherbazlar ve Profesörler'de yangını söndürmeye çalışıyordu. Yangın hâyli büyümüştü.

...

Hastane kanadı hiç olmadığı kadar yoğundu. Nerdeyse herkes ufak sıyrıklarla atlatmıştı. Bir kişi dışında Cho Chang.

Madam Pomfrey genç kızın yatağını perdelerle gizlemişti. Suratı bakılıcak gibi değildi. Tüm yüzü yanmış ve iyileşecek gibide değildi.

Dumbledore hastane kanadını terkedecek gibi değildi ve Seherbazlarada izin vermiyordu.

"Bu kızın St. Mungo'ya gittmesi gerek" dedi Madam Pomfrey.

"Haber verdim. Gün doğmadan gelip alacaklar" dedi Dumbledore.

"Zavallı kız" dedi Sirius

Reven'in parmağı kırılsa üzülürdü o, ya o kız yerinde Reven olsaydı?

"İyileşir mi Madam Pomfrey?" Diye sordu James Potter.

"Pek iyileşicek gibi değil" dedi Madam Pomfrey

"Fena yanmış" diye devam etti.

Hastane kandına Maria girdi. Hemen arkasından da Reven. Reven hemen vafız babalarının yanına ilerledi.

"Ne olmuş Sirius? Bir anda gidiverdin" dedi masum masum.

"Aile yemeğimizi mahvetiğim için üzgünüm. Ama görev beklemez" dedi Sirius

"Ravenclaw'un kızlar yatakhanesi yanmış Reven" dedi Remus

"Ne? Nasıl yanmış? Biri yaralanmış mı?" Masumu oynamak. Reven'in en iyi yeteneği olsa gerekti.

"Malesef var Reven" dedi Remus

Reven etrafa bir bakış atınca Sihir Bakanı Cornelius Fudge'ünde burda olduğunu gördü. Ciddi ciddi Dumbledore'la konuşuyordu. Yanında birkaç adam ve en sıkıcı Weasley olan Percy Weasley vardı. Reven'in favorileri ise ikizlerdi.

Bir bağırış duyuldu. Perdenin arkasından Cho Chang bağırıyordu. Uyuanmış olsa gerekti. Bakanda dahil olmak üzere bir sürü kişi perdenin arkasına geçmek istesede Madam Pomfrey izin vermedi.

Genç kız bir çığlık daha attı. Bu sefer birşeyler söylüyordu.

"O YAPTI MADAM, REVEN DENEN YILAN BENİ BU HALE GETİRDİ. REVEN LESTRANGE YAPTI" diye bağırdı.

Tüm gözler şu an Reven'in üzerindeydi. Sirius onaylamaz şekilde başını sallıyordu. Reven onunla ve Maria ile birlikteydi.

"Ben aile yemeğindeydim bir kere. Şahitlerimde var" diye kendini savundu Reven.

"Kim şahitlerin?" Dedi Bakan sesi yumuşaktı.

"Ben ve Maria şahitiz Bakanım. James'da şahit beni çağırmaya gelirken gördü onu" dedi Sirius

"Evet Bakanım kızım tüm gece bizimleydi" dedi Maria

"Sende şahit misin Potter?" Diye sordu Bakan.

"Suçlunun aklanması için üç kişinin şahitlik yapması gerek" kanun böyleydi. Sirius bunu ne kadar iyi biliyorsa Reven bunu o kadar az biliyordu.

James Potter birkaç saniye düşündü. Reven tutuklanırsa Oğulları okul sıralamasında yükselirdi. Hem Harry balo eşi Reven diye kendini eksik hissediyordu. Eğer Reven Tüm yıl başı tutuklu kalırsa baloya katılamazdı ve bu sayede oğlu kendini eksik hissetmezdi. O an bu fikir James Potter'a çok mantıklı geldi.

"Aslında Bakanım o an hiç içeriye bakmadım. Oldukça telaşlıydım" Dedi

||Reven Maria Potter||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin