✵25✵

403 54 83
                                    

Jungkook içeri girdiğinde gülümsemişti Haneul. Arkasından giren diğer dört adamı gördüğünde de ayaklanmış ve kenara çekilmişti "Hoşgeldiniz." diyerek.

Masasına geçmişti Jungkook. Haneul'a dönüp "Otur sen." demiş, koltuğu göstermişti.

Kwang Sun hiçbir şey demeden Haneul'ın karşısındaki tekli koltuğa oturmuştu. Yoon Bin de kitaplığın önündeki uzun koltuğu çekiştirip Jungkook'un masasının önüne kadar getirmişti.

Diğer üçü de ona oturduğunda ellerini masanın üstünde birbirine kenetlemişti Jungkook "Herkes tamamsa başlıyorum." diyerek. Diğerleri de olumlu anlamda kafa sallamıştı.

"Düğünde Haneul bir şekilde kapılardaki korumaların birinin numarasını aldı."

Seok Woo gözlerini Haneul'a çevirmişti hemen "O nasıl oluyor?" diyerek. Jungkook da "Bir şekilde işte." demişti.

"Ayarttı mı yoksa?"

Jungkook Chanhee'nin sorduğu soru sonrası derin bir nefes vermişti başını yere eğip. Sonra doğrulmuş ve "Numara bende." demişti.

Kang Sun "Yani?" demişti Jungkook'a. "Korumayı ne yapacağız?" Chanhee de "Otele mi alayım?" demişti.

Haneul "Ne?" demişti anlamaz bakışlarla ve şaşkın bir ses tonuyla. Yoon Bin de "Artık dinleyin şu adamı." diyerek derin bir nefes vermişti.

"Yakaladığım adam o korumaların her şeyi bildiğini söyledi. Şimdi de ona ulaşmalıyız."

Chanhee "E ara o zaman?" demişti. Seok Woo da "Bunu neden çağırdın ki?" demişti Jungkook'a dönüp. Kang Sun da "Asıl hemşirenin burada ne işi var?" diye sormuştu.

"Şu adamı dinleyecek misiniz artık?" diyen Yoon Bin ise diğerlerine bakmıştı.

Jungkook elleriyle ensesini kaşımıştı. "Dışardaki on adamla uğraşmak daha kolay" demişti stem dolu bir şekilde. Chanhee de "Abilerinle düzgün konuş." demişti kaşlarını çatarak.

Yoon Bin Chanhee'nin göbeğini birkaç kez parmaklayıp "Abiye bak." demiş ve kıkırdamıştı. Chanhee ise ittirmişti onun elini. "Hemşire burdayken şöyle saçma şeyler yapmasanız mı? Otoritem bozuluyor." demişti.

Jungkook "Tamam çok cıvıdık." demişti doğrulup. Kwang Sun'a dönüş ve "Adamı Haneul arayacak." demişti.

"Ve evet, adamı ayarttı." diyerek Chanhee'ye döndükten sonra "Adamı arayan Haneul onu boş bir yere çağıracak." demişti.

"Sorun şu ki çağıracak bir yerimiz yok. Onu Chanhee abi ayarlar diye düşündüm."

Chanhee olumlu anlamda kafa sallamıştı "Bildiğim bir yer var." dedikten sonra. Jungkook da Kang Sun'a dönmüş ve "Adam oldukça yapılı." demişti.

"Burdaki adamlara güvenemiyorum. Birkaçını savuşturursa kolaylıkla elimizden kaçırırız. O yüzden seni çağırdım."

Kwang Sun da olumlu anlamda kafa sallamıştı hemen. Sonra da Yoon Bin'e dönmüş ve "Gelirken arka planda kullandığımız telefonlardan birini getirmeni istemiştim." demişti ona. Yoon Bin de cebinden telefonu çıkartmış ve "Haneul da bundan arayacak?" diyip telefonu masaya bırakmıştı. Jungkook da olumlu anlamda kafa dallamıştı ona.

Seok Woo kucağındaki poşeti masaya bırakıp "Ben neden bunları getirdim peki?" diye sormuştu. Jungkook da "Haneul önlükle mi görüşecek adamla?" diyip kafasını Haneul'a doğru çevirmişti.

Kaşlarını havalandırmıştı Haneul. Masanın üstündeki poşeti Jungkook'un göz hareketleri sonrası almış ve açmıştı.

Kıyafet aldıkları gece beğendiği yırtmaçlı elbise duruyordu ellerinin arasında. Haneul'ın aklında kalan o elbise.

Bunny 2 | JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin