Aşkı Fısılda 17.Bölüm

330 55 10
                                    

Baran sabah başında ağrıyla gözlerini açar ve farklı bir evde olduğunu anlaması uzun sürmez. Yan tarafına döndüğünde adını hatırlamadığı kızın uyuduğunu görünce kalkıp hiç muhattap olmadan gitmek istiyordu ama kızın mırıldanmadın ardından açılan gözleriyle bu gün şanslı gününde olmadığını anladı.

-"günaydın baran." Baran elinde olmadan şaşırmıştı. Aşkım dememişti kız. Birde kahvaltı yapalım demezse baran bu kızı öpmeden evden çıkmazdı.

-"günaydın." Gizem üzerindeki örtüyü göğüslerinin üzerinde tutarak, kafasını baran'ın çıplak göğsüne koydu. Baran hala zilin sesini duymamıştı. Adını hatırlamadığı kızın kafasını tutarak yastığa geri koydu ve çıplaklığını umursamadan yataktan çıktı. Çıplak olmayı takmıyordu, zaten herşeyiyle gurur duyan biriydi baran. Saklayacağı birsey yoktu.

-"gidecekmisin hemen?" Sabah seksi severdi baran ama şuan yanındaki kıza güvenemiyordu. Çoğu kız, sabah seksinden sonra nedense kendinden evlenme teklifi bekliyormuş gibi davranıyorlardı. Şuan kafası bunu kaldırmaya müsait değildi.

-"evet, gideceğim." Gizim slikonlu dudaklarını düzüştürmeden edemedi. Genelde her erkek bunu seksi bulurdu, yani gizem öyle düşünüyordu.

-"yaa, nedenki? Kahvaltı yapardık." İşte zilin sesi duyulmuştu. Baran'da kahvaltı olayı ne zaman gelir diye bekliyorduki çok bekletmedi. Lan bir günde kahvaltı teklifi etmeyen kız bulsun evlenecekti. 'Bok evlenirim' demeden edemedi baran. Her ne kadar istediği kızla her haltı yiyor olsada baran, kesinlikle evleneceği kızı bakire istiyordu. Karısının eski yattığı, eski sevgilisiyle karşılaşmaya dayanamazdı. Belki geri kafalılıktı ama baran bencil bir adamdı ve istiyordu.

-"hayır, istemiyorum."kısa ve net cevaplar veren baran bir an önce kaçmayı planlıyordu. Gizem'de zaten bu durumu anlamış, ısrar etmiyordu. Bu adama bir gece dahi sahip olmak çok, cok güzeldi. Kızların anlattıkları kadar vardı. Evet, baran kızların en iyi dedikodu malzemesiydi. Dernekte, geceleri toplandiklarinda baran'la beraber olan kızlar gururla anlatır, öve öve bitiremezlerdi.Baran yataktaki kıza ikinci defa bakmadan, kapıdan çıktı. Biran önce duş alması gerektiğini hissediyor, kendini kötü hissediyordu. Sebebini bilmiyordu ama hala aklının bir köşesinde eliz'in olduğunu biliyordu. Asansörün açılmasının ardından hızla çıkıp arabasına binen baran güneş gözlüğünü takarak motorundan kulakları rahatsız edecek bir sesle hızla uzaklaştı. Eliz aklına geldikçe daha çok sinirleniyor, dahada hızlanıyordu. Biran önce eve gidip sıkı bir kahvaltının ardından havuza girecekti. Havalar artık soğumaya başlamıştı, bu son günleri iyi değerlendirmeliydi. Yol gittikçe bitmiyordu. Ne vardı sanki daha yakınlarda sevişecek bir kız bulsaydı. Pazar sabahının trafiğine binlerce kez lanet ederek eve gelmişti. Bu gün pazar olduğu için babası evdeydi.

-"oğluum..." murat gelen oğluna büyük bir özlemle sarılmıştı. Karısı sertap dün akşam yine oğlunu merak etmiş gece geç saatlere kadar beklemişti.

-"hayırdır baba?" Haluk kolunu kendinden on santim uzun olan oğlunun omuzuna atmış koltuklara oturmuştular.

-"akşam annen seni çok merak etti. Sanki ilk defa gelmiyormuşsun gibi." Baran derin bir nefes çekip, omuzlarını düşürmüştü. Anne yüreğiydi hep merak ediiyor, telaşlanıyordu kendi için.

-"ya baba, arkadaşlarla beraberdik işte." Haluk tabiki oğluna inanmamıştı.

-"hadi lan, arkadaşlarıylamış. Feneri hangi güzelin koynunda söndürdün." Baran yalan söylemeyi sevmezdi ama babasıyla sex hayatını konuşacak değildi.

-"ya baba..."

-"ne lan? Korunuyorsun değilmi? Bak yarın öbür gün bebekle gelirsen eve hemen işleri sana devreder torun sevmeye başlarım." Baran babasındaki bu torun sevgisini bilmiyordu. Elbet bir gün baba olacaktı ama 35 yaşından öncesini düşünmüyordu. Erkendi, çok erkendi.

AŞKI FISILDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin