Aşkı Fısılda 8.Bölüm

288 58 9
                                    

"Ben merhaba derim kanka. Ne olcak sanki?"

Eliz inanmayarak irem'e bakıyordu. Bu kız salakmıydı?

"Sen sabah yürekmi yedin?"

İrem tek kaşını kaldırmış arkadaşına bakıyordu. Nedense kendine güvenen, 'ben yaparım' diyen bir gülüş vardı. Kısacası irem'in her zamanki piç gülüşü.

"Ben yüreğimi dogarken yemişimde gelmişim kızım. Sen rahat ol." Irem yerinden kalkınca eliz'de aynı anda, irem'in aksine panikle kalkmıştı. Kesinlikle rezzil olmak istemiyordu.

"İrem otur yerine. Saçmalıyorsun ve rezzil olucaz." Eliz irem'i kolundan tutmuş yerine oturtmaya çalışıyordu. Şuan irem'e o kadar gıcık oluyorduki boğmak, kolunu koparmak istiyordu. İrem umursamadan kolunu silkelemiş ve hızlıca karşı masaya doğru yürümeye başlamıştı. Eliz'in şuanda yapmak istediği tek şey kulaklarını ve gözlerini kapatıp hızlıca koşmak. İrem'in kararlı adımlarka masanın ilerleyip, masanın önünde durmasını sadece kabusmuş gibi izledi. Bundan sonrasına bakamayacağını düşünmüş olmalıki yavaşça masaya oturdu, kafasını önüne eğdi.

İrem'de masanın önünde kendine güvenle durmuş ve konuşmuştu. Hemde kekelemeden.


"Merhaba" irem'in merhaba demesiyle masadaki üç erkekte şaşkınlıkla kafasını kaldırıp adını bilmediği kıza baktılar. Şaşkınlardı çünkü, böyle bir olay beklemiyorlardı. Bu kızlardan böyle bir çıkış beklemiyorlardı. Çayan muhattap olmayı düşünmüyor, umursamıyordu. Baran bu kızın gelmesi yerine diğer, masada oturan kızı tercih ederdi. Sadece eğlenmek için. Kesinlikle başka nedeni yok!

Baran'ın ve çayan'ın cevap vermemesi, ortamdaki sessizlikten, kızın rahatsız olmasından dolayı uras' ın cevabı gecikmemişti. "Tam olarak kime merhaba cici kız?" Uras' ın azda olsa alaycı dalgası çayan'ın gülerek arkasına yaslanıp, seyirci olmasına yetmişti. Baran ise sessiz kalıp izlemeyo tercih ediyordu. "Ee... şey ıımm hepinize... evet, hepinize." Irem ilk kararsız kalsada cümlesinin sonunda kararlılıkla kafasını sallamış, eski emin duruşunu kazanmıştı. Baran ve çayan sessizliğini korurken, uras cevap vermekten geri kalmıyordu. "Tamam, güzel en çok kimin cevap vermesini istersin?" Uras' ın gıcık tavrı irem'i çileden çıkarıyordu. Ama sonuçta kendisi buraya gelmiş, kendisi konuşmuştu. Şimdi şikayet etmeyecek, en doğru şekilde cevap verecekti. "Ne saçma soru? Hepinize diyorum işte." İrem"in sinirlendiğini gören erkekler dahada keyifleniyordu."Yaa öylemi cici kız? Peki bize 'merhaba' demenin nedeni nedir?" Uras' ın 'cici kız' lafına erkekleri çok hoşuna gitmiş, ufak tefek gülmelerine neden olmuştu. Resmen dalga geçiyorlardı. "Aah cici oğlan 'merhaba' dememin tek nedeni sizi insan sanmam. Ama ne saçma değilmi siz kim insan olmak kim? " Baran tek kaşını kaldırmış karşısındaki kıza bakıyordu. Çayan yüzündeki tapılası gülüşü silmemiş sadece izliyordu."Bana bak cici kız doğru konuş. Buraya gelip, konuşmaya çalışıp istediğin karşılığı alamayınca o tırnaklarını çıkarma." İrem artık burnu yere düşse eğilip almayacak konuma gelmişti. "Aaa ama cici oğlan senide anlıyorum. Ilk defa merhaba gibi çıkarsız bir kelime duyuyorsunuz ve bocaladınız sakin olun." İrem kocaman gülerek karşısındaki üç ukalaya bakıyordu. Kararlıydı, hiç bir lafın altında kalmayacaktı. "Demek ilk defa duyduk. Sen bu kararını neye göre verdin?" Uras tek kaşını kaldırmış karşısındaki cadıya bakıyordu. Sivri dilliydi bu kız belli. "Basit, kendinize bakın, zenginsiniz ve sürekli üç dingil gibi geziyorsunuz. Şuan farkına vardım ki insanlıktan hiçmi hiç nasibinizi almamışsınız. İnsanlar ya da daha doğrusu kızlar çevrenizdeyse nedeni siz değil, paranız, adınız, şöhretinizdir. Bundan dolayı sizi anlıyorum merhaba size ağır geldi." "Peki seninde 'merhana deme amacın bumu?" İrem gülerek cevabını geciktirmedi. "Hayır, biz günlerdir arkadaş edinmeye çalışıyoruz. Ilk merhaba dediklerimiz değilsiniz. Iyiki böyle gereksiz, saçma cevaplar verdiniz. Allah korusun ya arkadaş olsaydık? Bundan dolayı teşekkür ediyorum ve görüşmemek üzere diyorum bay." Irem gülerek konuşmuş, el sallamış ve arkasını döner dönmezde gözleri dolmuştu. Ne var yani altı üstü bir "merhaba" demişti. Sanki gelin 'dünyayı kurtaralım" demiş gibi tepki vermişlerdi. İrem yavaşca masaya oturmuş ve bir süre sessiz kalmıştı. Eliz'de sormak istiyor ama biraz ilerisinde oturanlar yüzünden soramıyordu. İrem'in suray ifadesinden anlamıştı aslında iyi şeyler olmadığının. Eliz bir süre daha beklemiş, artık dayanamayacağını anladığında çok sakin, fazla meraklı görünmemeye çalışarak sormuştu. "Ne oldu?" Irem ağlamak istemiyordu. Helede o kendini bilmez, ukalalar oradayken hiçmi hiç istemiyordu. Bir süre sessiz kalıp kendini sakinleştirdi. "Ne demediki hayvanlar." Eliz dahada merak ediyordu artık. Normalde evde olsayda ya da müsait olsalar boğazına yapışır, alırdı cevabını ama müsait değillerdi. Kahrolsun bağzı şeyler. "Anlatırmısın acaba artık?" Irem derin bir nefes almış, masada olan biten herşeyi anlatmıştı. Nasıl cevaplar verdiklerini, üçünün değilde sadece uras' ın konuştuğunu, diğerlerinin nasıl alayla dinlediğini, kendisinin verdiği cevapları anlatmıştı en ince ayrıntısına kadar. En sonundada nefretini kusmayı ihmal etmemişti. "Dedim ama gitme diye." Eliz haklı olmanın verdiği gururla değil, arkadaşına üzülmüş olmanın acısıyla cevap vermişti. Kendisi orada olsa oda irem'in yaptığından farklısını yapmazdı. "Boşversene iyiki gittim. Yoksa salak gibi onların iyi birileri olduğunu düşünecektik. Hele o baran ve çayan pisliğini görsen. Köy ağası gibi oturmuş, bacaklarınıda açmışlar sanki dersin ne boklar." İrem sinirle ağzına geleni söylüyor, eliz kesinlikle müdahale etmiyordu. Şimdi normal, iyi bir arkadaş olsa gider o üç ukalaya ağzının payını verirdi. Ama olay çıkarmaya gerek yoktu. Öle dümdük gidip merhaba diyen saf irem'di sonuçta. Yani polemiğe gerek yoktu. "Tamam boşver irem ya bırak" irem'de omuz silkmiş öldürücü gözlerle izliyordu direk karşısını. Aslında karşısı boştu ama izliyordu işte. ~~~~"Abarttımmı lan?" Uras sıkıntıyla sormuştu. O sivri dilli cadının üzerine çokmu gitmişti. Baran'ın ağzından dökülenlerde hiç içini rahatlatmamıştı. "Gereksizdi" uras sıkıntıyla derin bir nefes verip arkasına yaslandı. Çayan ise bu olanlara anlam veremiyordu. Neler oluyordu bu sazanlara? Ne zamandan beri bir kızın düşünceleri, duyguları onlar için önemli olmuştu?"Boş verin lan ne olduysa oldu işte" baran ve uras çayan'a bakmış, haklı olduğuna karar vermişlerdi ama nedense içlerindeki ses rahat bırakmıyordu.

AŞKI FISILDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin