Aşkı Fısılda 7.Bölüm

244 56 9
                                    

İrem ve eliz dün gece beraber uyumuşlar ve sabaha kadar burcu ile konuşmuşlardı. Burcu araba plakalarından doğru dürüst hiç bir sonuç elde edememişti. Ama kızlar için magazin haberlerini araştırmış bu üç yakışıklının ne kadar çapkın olduklarını göstermişti. Kızlar umutsuzluğa kapılmak istemiyorlardı ama bir yandanda bu çoçuklardan korkmadan edemiyordu. Kendilerinden çok farklılardı. Fazla hızlı yaşıyor gibiydiler. Hatta gibi değil öylelerdi. İrem ve eliz bu gün okula gitmeyeceklerdi dersleri yoktu. Iki kızda eliz'in tek kişilik yatağına sığamiyacakları için yerde kocaman bir yatak serip yan yana yatmışlardı. Şimdi ikiside uyanmış boş boş tavanı izliyorlardı. Birazdan burcu viber'den arıyacak ve durum değerlendirmesi yapacaklardı. Çok geçmeden telefondan beklenen melodi gelmişti. Eliz hızla telefonu eline alıp açmış ve hoparlörü açmıştı.

"Günaydın kızlar nabersiniz" Burcu kızlara çok basit bir soru sormuştu ama her nedense ikiside kendini kötü hissetmişti. Çok geçmeden eliz cevaplamıştı telefondaki kuzenini.

"Yataktayız hala iste sen" Burcu her zamanki şaşmaz cevabını vermiş, kızların gözlerini devirmesine neden olmuştu.

"Ooh hayat size güzel valla"

"Ya valla canımız sıkkın ya kendimizi mutsuz hissediyoruz burcu." İrem'in üzgün sesi burcu'yu da üzmüştü. Kızların morelini düzeltmek için biraz daha canlı bir sesle konuşmuştu.

"Kızlar siz bu çocuklara aşık olmuş olmayasınız?" Burcu'nun şakayla söylediği sözler iki kızı şaşkına uğratmış ve 'acabamı' diye düşündürmeye başlatmıştı.

"Hey kızlar şaka yaptım" Ama kızlarda farkındaydı ki her şakadan bir gerçek payı vardır.

"Yok yaa ne olcaz dimi eliz değilizdir be"

"Ya tabiki ya" eliz'de kafasını sallayarak irem'e hak vermişti ama kendiside inanmıyordu. Umarım olmamıştır.

İrem ve eliz burcu'yla biraz daha sohbetin ardından telefonu kapatıp kendilerine kahvaltı hazırlamışlardı. Eliz masaya en az 5 çeşit peynir indirmişti. Zaten eliz'in kahvaltıları meşhurdu. Masada mutlaka peynir, bal olmalıydı. Genelde her yemeğin üzerine bile peynir ekmek yerdi. Iki kız kendilerine sucuklu yumurta yapıp masaya oturmuşlardı. Ikiside kafalarındaki acabalar yüzünden konuşmuyor sadece kahvaltılarını yapıyorlardı. Gül iki kızdaki bu sessizliği fark etmiş ve masaya oturup kızlarla sohbet etmeye başlamışti.

"Ee kızlar okul nasıl gidiyor." Eliz gözlerini devirerek annesine baktı. Eliz özel üniversiteye % 75 bursla yazılmıştı ve şimdi annesinin korkusu eğer dersleri kötü olursa bursunu kaybedecek olmasıydı.

"Iyi anne ellerinden öper nasıl olsunlar" Gül kızına gülerek baktı. Hep saçma sapan asiydi kızı.

"Iyi gül teyze nasıl olsun"

Gül kafasını sallayarak bu cin olmadan adam çarpmaya çalışan iki kıza baktı. Vardı bunlarda bir haller.

"Òylemi peki dersleriniz iyi o zaman neden gemileriniz batmış gibi duruyorsunuz?"

"Ah annem aah sen bana ne zaman gemi aldınki batsın?"

"Hadi kızlar işi şakaya vurmayın. Yoksa damat adayı felanmı var?" Gül göz kırparak kızlara espiri yapmıştı ama ikisininde iç çekerek dalmaları doğru bir tahmin yaptığını söylüyordu. Eliz'e erkek konusunda hiç güvenmiyordu. Kızı aklı bir karış havadaydı. Daha ònceden hiç sevgilisi olmadığını biliyordu. Çünkü, olsa eliz kırk defa kendisine anlatırdı. Suanda kafalarına taktıkları çocukların iyi insanlar olmasını dilemekten başka bir şey gelmiyordu elinden.

AŞKI FISILDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin