"Yapma!Yalvarırım yapma..."dedim nefesim boğazımda kururken.Alev saçan kahverengi gözleri,korkumu bile korkutuyordu.
"Sessiz ol."diye emir verdi.Nefesim tutulmuştu.Ellerim karnıma doğru ilerledi. Gözlerimden akan yaşlar benim için değil. Masumca karnımda yaşama tutunan bebeğim içindi.
"Yalvarırım seni tanımıyorum bile. Lütfen."Titreyen sesim ve kirpiklerim ile yardım dilenmekten başka bir çarem yoktu.Giray ile kavga etmeseydim. Evimizden hiç çıkmasaydık belki de böyle bir şey yaşamayacaktım.Size hep seçimlerimden bahsetmiştim ya belki de bu seçimim,bebeğimin ölüm emrini vermekti.
"Çocuğumu öldürmeden önce düşünecekti Giray efendi."dedi adamın sesi.Kahverengi gözleri inatla nefret kusuyordu.
Göz yaşlarım sessizce yanağımdan akarken,iç sesim ona tezat kurtulmak için haykırıyordu.
"Çocuğun mu?"diye sordum merakla.
"Bozo."dedi.Sesinde ki titreme aslında oğlunun intikamını almak istemesiydi. Beni öldürmek istemiyordu ama kendini içten içe zorundaymış gibi hissediyordu.
Ada çok aptaldı.Önüne gelenin empatisini yapabiliyordu.Ama Ada'nın empatisini kim yapıyordu?
"Hamileyim."dedim sesim titreyerek. Gözlerimden süzülen yaşlar ile karnımı tuttum.Adamın kar maskesinden görünen sadece kahverengi gözleriydi.Ve bu gözleri şuan da kocaman açılmıştı." Hamileyim. Yapma lütfen."dedim tekrardan.Adam silahı kafamdan yavaşça çekti.Sanırım beni öldürmeyecekti.Sanırım bebeğim ilk şansını kullanmıştı.Ve bizi kurtarmıştı.
Yazın sıcağın da tenime değen silahın soğuk namlusu ile karnımda duran silaha baktım. Çığlık atmak için ağzımı araladığım da adamın buz gibi elleri ağzımı kapamıştı. Duvar ile adam arasına sıkışan bedenim kaçacak yer arıyordu.
"Son sözün ne!"diye bağırdı.Yapma der gibi baktım.Gözlerim yalvarır derecede ona bakıyordu.Daha babasına bile söyleyemediğim bebeğim bugün yaşam bağını koparamazdı.Babasıyla bile tanışmamıştı daha o...Göz yaşlarım bebeğim için ağıt yakarken, ellerinden bir şeyin gelmediğini farkettiklerinde kahrolmuşlardı.
Havanın bozması ile şiddetli bir yağmur başlamıştı.Bu yağmur,gökyüzünün bile tıpkı göz yaşlarım gibi ağıt tuttuklarına işaretti.Yüzüme düşen su damlaları ile göz yaşlarım kamufle oluyordu.
Aniden patlayan silah sesi,vücudum da hissettiğim anlık bir acı,ve öylece kasıklarıma doğru akan sıcak bir sıvıya ağzımı yırtacak derecede çıkan çığlığım eşlik etmişti.
Adam beni öylece bırakıp,kaçıp gözden kayboldu.
15 Saat Önce...
Klozetin üzerinde oturmuş,ayaklarımı heyecanla yere vuruyordum.Kafamı kaldırıp tavana baktım lakin tavandan cevap alamayacaktım.Heyecanım boğazımı kuruturken,titreyen ellerim ile hamilelik testini sıkıca tutuyordum.
Kaçırıldığım günden 3 gün geçmişti.2 sabah 3 gece geçmişti ve ben bu sabah korkarak lavaboda hamilelik testi sonucu bekliyordum.İzmir kardeşinin olacağına hazır mıydı?Bunu bile bilmiyordum.Giray baba olmaya hazır mıydı?Bunu da bilmiyordum.
Sürenin dolduğunu anladığım da kafamı yavaşça aşağıya indirdim.Gördüğüm manzara ile ağzım bir karış açılmıştı.
Tekrardan gördüğüm ve deneyimlediğim, yan yana duran bu çizgiler hayatımıza birinin daha geldiğinin müjdecisiydi. Yanaklarım iki yana hafifçe kıvrıldı.
Klozetin üzerinde öylece duruyordum. Giray'ın sesi ile olduğum yerden ayağa doğruldum."Aşkım iyi misin?"diye sordu.Sesi incecikti.İkinci kez baba olacaktı.Ve bunu istiyor muydu onu bile bilmiyordum.Fakat benim istediğim netti.Karnıma giden ellerim ile derin bir nefes aldım.Kapının kulpunu hafifçe indirdim.Karşımda sırıtarak bana bakan yüzü gördüğümde,bende gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÜRKÇE HOCAM|YARI TEXTİNG
Romance{TAMAMLANDI} O siyah kadar tehlikeli bir adam.Ben ateş kadar yakıcı bir kadın.Ve bizi birbirimize bağlayan zehirli bir aşk... Hikaye tamamen hayal ürünü olup,gerçek kişi ve kurumlarla bir alakası bulunmamaktadır. YAYINLANMA TARİHİ:9 ARALIK 2023...