3.bölüm
-"Evleneceksiniz!! "
-" Bi dakika ya nasıl yani anne!? Evlilik hani şu bildiğimiz evet hayırlı yani? "
-" Evet benim saf aşık kızım köy çalkalanıyor kaç gündür. Adamı alıp misafir evine yerleştirdiler ama hala herkesin dilindesiniz.. Hele de adamın göğsüne saklanman.. Ay aklıma gelince fenalık geliyor. Kızım o adamın yüzünü görücektin adamların yüzüne sırıta sırıta saçlarını okşadı kedi gibi."
Menekşe daha ne kadar utanacağını bilmiyordu. Kızı bilerek zor duruma düşürmüştü ve birde pişkin pişkin sırıtmıştı öyle mi? Bu bir savaş ilanıdır dağ ayısı diye içinde geçirdi. Hem onunla evlilik güzel olabilirdi böylelikle adamın beynini daha çok yerdi. Gözlerini kısıp zafer gülüşü nü sergiledi ve annesinin yanaklarından öptü hızla.
-"Annecim o züppeyle evlenicem ve onu canından bezdiricem. Şimdi gidip müjdeli haberi o ayıya vermem lazım "
Kızının koşarak evden çıktığını gülerek izledi Melek. Ah deli kızı çoktan aşık olmuştu bile. Yoksa gönlü kaymasa evlenmeyi kabul etmezdi Menekşe.
Emir köyün misafir evinde uzanıyordu. Göğsündeki bandaj da çıkmış artık tamamen iyileşmişti. Hala adını hatırlamıyordu ama karakola gidip öğrenebilirdi. Tabi öncelikle şu köyden kurtulması lazımdı. 2 gün önce aklına gelince gülümsedi. Eliyle gürleşen sakallarını sıvazladı. Köylüler o kızla kendilerini bastığında kızın kendine sığınması geldi aklına. Ne de güzel kokuyordu kız..
Menekşe diye mırıldandı genç adam. Kız güzel ve zekiydi. Zeki kızları hep sevmişti demekki. Yoksa kıza karşı amansız bir çekim duymazdı. Elini başının altına alıp iyice uzandı yatağa. Kızın hırçınlıklarını düşündü , gülümsedi bir kez daha. Sonra şapşal gülümsemesini yüzünden silip ayağa fırladı. Aynanın önüne geçti. Duvardaki aynayla konuşmaya başladı. Galiba kafayı yiyordu yada öyle bişey..
'Sadece ihtiyaç sadece ihtiyaç. Kaç gündür kadınsızlık başıma vurmuş olmalı, yoksa her yattığımda o kızı düşünemem. Hem çok cadı bişey.. Bide gözleri güzel tabi, kalçayı da es geçmek olmaz aga. Offf sikeyim ya çık aklımdan çıkk '
Emir boş odanın içinde kendi kendine konuşurken kapının hızla açılması ile kapıya baktı. Gelenin elbette köylülerden biri olmasını isterdi hemde tam şu anda. Fakat gelen Menekşe ydi ve kendisine deli gibi bakıyordu.
Menekşe adamın sesinin dışardan duyulmasıyla içeride biri olduğunu zannederek içeriye daldı. Kim bilir Nazlı adamı görmüş belkide yutmuş olabilirdi. Hızla içeriye daldığında adamı odada konuşurken yakaladı. Hemde tek başına.
Emir ise beynini sikip atan kızın şimdi karşısında önce kızgın şimdide şaşkınca kendine bakmasına dayanamadı. Kıza ilerleyip önünde durdu. En iyisi onu burdan göndermekti. Böylelikle hormonları daha az şaha kalkardı.
Önünde zebani gibi dikilen adama göz devirdi Menekşe. Hadi ya beni odaya sokmucaksın öyle mi? tek eliyle göğsünden itip içeri girdi genç kız. Adamın az önce uzandığı yatağa oturup menekşe rengi gözlerini adama dikti.
Emir kızın ukala ca hareketiyle dişlerini sıktı. Heleki o elinin göğsüne anlık temasıyla irkildi. En iyisi kızdan uzak durmaktı. Köy yerinde başına bela almak istemezdi. Çoktan başı belaydaydı belkide..
-"Ne istiyosun kızım yine? "
Menekşe adamın öküzcesini alkışlamak istedi.
-" Öküzcem yok biliyo musun, anlamıyorum ne diyosun? "
Emir fesubanallah çekti önce .. Kapıyı kapatıp kıza ilerledi fakat yinede temkinle davranıp fazla yanaşmadı.
-" Menekşe niçin gelmiştin?"
Menekşe gülümseyerek :
-"Ha şöyle az efendi ol. Şimdi sebebi ziyaretim belli... "
Emir kızın kafadan kontak olma ihtimalini gözden geçirdi. Ne saçmalıyordu bu kız!?
-" oooo sen beni dinlemiyorsun ki.. Diyorum ki sana ; seni kendime almaya geldim. Yani benim kocam olacaksın "
Emir duyduğu cümleyle az kalsın boğulacaktı. Tükrüğünü yutup kıza delirmiş gibi baktı. Mavi gözleri artık tamamen şüphe ve endişeyle bakıyordu. Kızda sorun vardı demek. Üzülmüştü. Akıl sağlığı yerinde olmadığına az buçuk acımıştı. Oysaki zeki kıza benziyordu.
Emir kıza sadece :
-"AF buyur? " diyebildi.
Menekşe adamın dev cüssesiyle kendisine kafayı yemiş gibi bakmasına güldü. Kızın kahkahası adamın iyice sinirlenmesine neden olmuştu.
-" Ne evlenmesi dağ keçisi ne diyosun sen. Tamam teşekkür edecektim bana baktığınız için ama nikahıma alacakta değilim. Yoook o kadar uzun boylu değil! "
Menekşe adamın sözlerini oturduğu yataktan umursamazca dinledi. Aslında ayağa kalkıp adamın yakışıklı yüzüne yumruğu geçiresi vardı ama. Neyse işini riske atmaya değmezdi.
Menekşe nasıl ikna edeceğini bulmaya çalışırken gözleri eve girmekte olan muhtara takıldı. Büyük ihtimalle bu dağ ayısının ne durumda olduğuna bakacaktı. Adam iyi olduğuna göre onla karakola gidip adamın kimliğini teşhis edeceklerdi. Offf çalıştır saksıyı Menekşe.Son 30 saniye...
Emir ise yatakta oturan kızın bir anda ayağı kalkıp volta atmasına nı şaşırsın ağzının içinde hırsla homurdanmasına mı şaşırsın bilemedi.
Kapı açıldığında ise arkasını dönüp kimin geldiğine bakamadı. Tek gördüğü sıkıca yumulmuş bir çift gözdü.Ağzını açmak istedi fakat orada da bir engelle karşılaştı. Imm.. Enfes, yumuşak, dolgun bir lezzetli bir engeldi bu.
Ama kısa bir an aklı başına geldi. Bilerek yapmıştı cadı. Bilerek muhtar geleceği sırada dudaklarına yumulmuştu. Hayır şikayeti olmazdı dudakları halka açıktı. Fakat zamanlaman yalnış be güzelim şansına küs demek geldi içinden. Ama diyemedi çünkü yaka paça köy meydanına götürülüyordu...
Hobaa :))
Menekşe illa alacaksın adamı yani. İnadım inad diyosun ha? :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇAK KOCAM
General FictionBir adam.. İstanbulun en zengin gözde bekarlarından ve çapkınlarından biri.. Bir kadın.. Köyünün en güzel ve hamarat kızı.. Bu iki zıt insanı bir kaza birleştirirse ne olur?