KAÇAK KOCAM

47.BÖLÜM

Emir ve Tayfun acil toplantıya girmişlerdi ve saatlerdir bitmeyen toplantı hala devam ediyordu.Zeynep odasında oturmaktan sıkılmış ve Emir in asistanının yanına gitmişti.

-''Ahmet baksana bu ne toplantısı ..yani Angel hanım ile bir anlaşma sağlanmıştı.Ama şimdiki toplantının nedenini anlamadım ''

Ahmet çalışkan ve zeki bir gençti.Stajer olarak şirkete girmiş ve Emir onun tertip ve çalışkanlığını beğendiği için yıllardır yanında tutuyordu.Elinde tuttuğu tableti çevirip masasına koydu.Zeynep e bakıp gülümsedi.

-''Zeynep bunu benden önce senin bilmen gerekir.Tayfun bey seninle iş hakkında konuşmuyor belliki.''

Zeynep Ahmetin muzur ifadesi ile koluna şakadan vurdu.Onu kardeşi gibi seviyordu.

-''Of Ahmet ya sende mi ?Gıcıklık yapmasan olmaz.Ne oldu anlat işte ''

Ahmet kızı daha fazla sinir etmemek için konuştu.Sandalyesinin kenarına oturdu.Gözü toplantı odasındaydı.Heran bitebilirdi çünkü.

-''Bu Angel Mabel denen kadın bizim şirkete olağanüstü bir teklif sunmuş.Yurtdışında yapılacak defilelerde mankenlerin makyaj çalışmalarını bizim şirketin yapmasını istemiş.Hatta fashionweek te bizim makyözlerden birkaçını oraya götürüp yetiştirmek istiyor.Gözlem yapmaları için.Anlayacağın kadın altın yumurtlayan tavuk çıktı.''

Zeynep 'vay be' diye söylendi.Ne kadar da iyi kalpli bir kadın çıktı.Yurtdışında açılıyoruz sayesinde diye mırıldandı.Ahmet kızın iyi kalpli düşüncelerini mecburen yarıda kesti.

-''Evet evet buraya kadar herşey mükemmel..Ufacık bir detay haricinde..O da seni ilgilendiriyor''

Zeynep nasıl yani demeye kalmadan Ahmet odadan fırladı.Emir ve Tayfun toplantı odasından çıkmışlardı.Emir Ahmet in saygıyla yanına koşturmasını izledi.Elindeki telefon ve dosyayı ona verip Tayfunla odasına girdi.

-''Bizi kimse rahatsız etmesin.Menekşe ararsa hemen bağla''

-''Peki efendim''

Zeynep Tayfun un moralinin bozuk olduğunu görünce yanına gitmek için apansız bir mücadele verdi.Şirkette oldukları için çizgiyi aşamazdı.Oflayıp odasına geçti..Canının sıkkın halini bir tek arkadaşı geçirebilirdi.Hemen Menekşe yi aradı.

-''Alo Menekşe napıyosun canım ?''

Menekşe televizyonun karşısında uzanmış elindeki meyve tabağıyla aşk yaşıyordu adeta.Ağzındaki çileği bitirip konuştu.

-''Napim canım bol bol dinlenip meyve yiyorum .Sen napıyosun ,Emiri gördün mü hiç?Sabah erkenden toplantım var deyip gitti.''

Zeynep saçını kulağının arkasına atıp konuştu.Bir eliyle de önündeki kağıdı karalıyor bişeyler yazıyordu.

-''Evet az önce toplantıdan çıktı.Toplantı saatlerden beri sürüyordu ve daha yeni bitti.Angel Mabel vardı ya sen lansmanda tanışmıştın yurtdışında bize büyük bir iş ayarlamış.''

Menekşe karnını ovup mırıldandı.

-''Hmm.Peki senin niye sesin kötü geliyor ?''

-''İçimde kötü bir his var ve bu beni korkutuyor.Bu olanları da Emirin asistanı Ahmetten öğrendim.Kendimi Tayfun a o kadar vermişim ki işlerle bile tam ilgilenemedim.O bunu benim yüzüme hiç vurmadı tabi..''

Menekşe bir süre Zeynep le konuşup telefonu kapattı.

Karnını okşayıp hamileliğin verdiği duygusallıkla gözünden yaş düştü.