Yorum ve vote unutmayın lütfen.
Uzun bir bölüm oldu.Şu an, Harun'un yanındaydım.
Daha doğrusu, mini, siyah eteğimin açıkta bıraktığı bacaklarıma bakan ve altımdaki siyah topuklu botlarımın yerde çıkarttı ses eşliğinde, gidiyordum.Ben asla iki seçenek arasında kalmazdım. Seçenek yaratırdım. Özgür, bu sefer karşısında farklı bir Yeşim görecekti.
"Daha ne kadar var?" Dedim baskın bir sesle, yanımdaki adama.
Adam gözlerini kalçamdan ayırıp yüzüme baktı.
"Az kaldı." Aldığım cevapla yürümeye devam ettim.Dün hastaneden çıktıktan sonra eve geçtik. Kahramanla biraz tartıştık. Bu süreçte Ayaz evde değildi. Nereye gitti bilmiyorum ama, yanımızdan ayrıldığında sinirliydi. Gece eve gelmemişti. Zaten bütün gece kaya ve ben kavga ettik. Sabah ise evden çıkıp buraya gelmiştim.
Büyük ihtimalle akşam kahramanı çok özleyip yanına gidecektim. Ama şu an buna çok takılmama gerek yok.
Kısa süre sonra büyük demir kapının yanında durdum. "Burası mı?" Diye sorduğumda adam başıyla onayladı. Gözlerinin hedefi, ona döndüğümde göğüslerim olmuştu.
Adamı arkada bırakıp kapıyı açtım. İçeriye girdiğimde büyük bir gürültü koptu. Bir sandalye gözlerimin önünde uçarak, solumdaki duvarda parçalandı. Sandalyenin fırlatıldığı tarafa döndüğümde Harunla göz göze geldik.
Sandalyenin, yerdeki parçalanmış haline baktığımda, "Demek hala, sandalye kırıyoruz ha!?" Diye sordum.
Harun sinirli bir şekilde gülüp yanındaki - hala kırılmamış- sandalyeye oturdu.
"Erken geldin." Dedi.
Kafamla onayladım. Elimle kapıyı göstererek gözlerimi kıstım. "Röntgenci adamınla daha fazla durmak istemedim." Dediğimde güldü."Hallederiz, canım. Sorun yok." Yanındaki boşluğu işaret etti.
"Oturmaz mısın? Diyecektim ama," gözleri kırdığı sandalyeye kaydı.
"Sanırım artık oturabileceğin bir sandalye yok!" Dediğinde gözlerimi devirerek güldüm.Oturduğu sandalyeden kalkıp yanıma geldi. Boyu benden uzundu. Neredeyse Özgür ile aynı boydaydı.
Aynı yaştaydık.Ah, doğru. Harun benim bizzat, Üniversite'den atılma sebebim.
Daha önce kavgaya karışıp okuldan atıldığımı söylemiştim. İşte o şahıs, Harun.
Elini bana uzattı. "Uzun zaman oldu." Dedi. Samimi bir gülümseme yollayıp, elini sıktım. "Aynen."
Aniden beni bedenine çekip sarıldığında, bir an duraksadım.
"Özlettin kendini, güzellik." Dedi.
Sırıtarak sarılışına karşılık verdim.Bir süre öyle kaldık. Ardından benden ayrıldığında, "diğerleri nerde!?" Diye sormama kalmadan, Kerim odaya daldı. Kerim'in sırtına binen Seda ise, Kerim'in durmasıyla yere yapıştı.
Hemen arkalarından söverek gelen Arda'da Kerimin kıçına tekme attı.
Buse ise, hiçbir şeyi siklemeden, elma suyu olduğunu düşündüğüm içeceği, pipetle içerek odaya giriş yaptı. Bir eli cebindeydi.Buse'yle göz göze geldiğimizde içtiği bütün elma suyunu, Arda'nın kafasına boşalttı. "Öküz!" Diye bağırıp Buse'nin Üstüne atladı, Arda.
Ortam kaos alanına dönüşürken, Harun yüzünü buruşturdu.
Demin sessiz ve boş olan odada, çocukların gürültüsü doluşmaya başladı.
Kerim, Seda'yı üstünden atıp ayağa kalktı. Seda'da Arda ve Buse'yi ayırmaya çalışırken araya kaynadı.
Buse en sonunda "ELMA SUYUMU DÖKTÜNÜZ AMINIZA KOYİM!" diye bağırdığında hepsi onun üstünden çıkıp kenara kaçıştı. elma suyu kırmızı çizgidir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopat(+18)
Teen Fiction3 yıl önce arkadaşımın abisi tarafından kaçırıldım. Arkadaşımın abisine aşıktım. O, ona olan hislerimi farketti. Sevgili olduk. İlk başlarda herşey harikaydı. Taki o geceye kadar. 01.12.2023👻 Bütün olaylar ve karakter kurgudur!