Psikopat(+18)

18.süt ve kırmızı şarap?(+18)

İlk olarak şunu demek istiyorum.
Bölüm fazla uzun ve baya +18 var.
Bölümü paylaştığımda büyük ihtimalle ramazan ayında olacağız.

Yavaş okuyun lütfen.
Vote ve bol bol yorumu da unutmayınnnn.

Uyandığımda yanımda Kaya vardı.
O sevdiğim yeşil gözlerini bana dikmiş, her anımı zihnine kazıyor gibiydi.

"Günaydın." Diye mırıldandım gözlerimi ovalarken. "Günaydın." Dedi uykulu sesiyle. "Uyandırdım mı?"
Kafasını iki yana salladı.
"Hayır." Dedi.

Yatakta sırt üstü uzanıyordu. Bir koku başımın altındaydı, bense kollarımı beline dolamıştım.

Yataktan hafifçe doğrulup ona baktım.
"Ne zaman uyandın?" Sorumla bakışlarını kaçırdı.
"Biraz önce." Dedi.

Kucağına çıktığımda kaşlarını çattı.
"Yeşim!" Dedi uyarıcı sesle.

Haklıydı da, akşam ondan özür dilemiştim, şu an onun gözünde aksini yapıyordum. Ama öyle bir şey yoktu . Sadece göğsünde dinlenmek istiyorum, geçen günkü gibi.

Kafamı göğsüne yasladım. Kollarımı beline sardım.

Kalp atışları beni rahatlatıyordu.
Çok hızlı atıyordu...

"Sadece uyumak istiyorum. Aklındakini yapmam merak etme." İkinci cümlemi gülerek söylemiştim.

O da burnundan gülerek kollarını belime doladı. Ellerinden birni saçlarıma geçirdi.

Bu bana Özgür'ü hatırlatmıştı.ilk haftalarda o da bana bu şekilde sarılmıştı. İç çekerek biraz daha sıkı sarıldığım'da, Kaya ruh halim'deki bu hızlı değişimi fark etmişti.

O da aynı şekilde nefes aldığında, kalp atışları daha da hızlandı.

"Kokun çok güzel." Dedi içtenlikle. Sesi o kadar kısıktı ki zor duydum.

Kafamı hafifçe kaldırıp yüzüne baktım. "Kalbin çok hızlı atıyor." Dediğimde yanakları kızardı.

Bu iri cüsseli adamın herşeyine bayıldığım gibi, kızarmasına da hayrandım.

Gözlerini kaçırdığında kıkırdadım. Kıkırdamamla gözleri gülüşüme kaydı. Gülüşümü izlerken özlem dolu bir iç çekti. Uzanıp, dudaklarımız arasında bir nefeslik mesafe bıraktı.

İlk önce gözlerine kaydı gözlerim, sonra da pembe dudaklarına.
"Gözlerin kızarmış." Dedim, kısılmış sesimle.
O da aynı şekilde, dudaklarımda olan gözlerini gözlerime çevirdi, sonra da tekrar dudaklarıma.
"Bütün gece gözlerimi senden alamadım. O, çiçekleri kıskançlıktan solduran kokunu soludum." Dürüstlüğü yüzünden yanaklarıma ateş bastı.

Belimde duran sağ elini yanağıma çıkarttı. Baş parmağını ilk önce yanağımda sonra da çenemde gezdirdi. En son baş parmağı, alt dudağımla oynamaya başladı.

ikilemdeydi. Çekilip çekilmemek arasındaydı. Hamle yapamayacaktım, bu sadece beni ondan daha çok iterdi çünkü, ona yaklaştığımda dünkü gibi sanacaktı, ama öyle değildi.

Hafifçe dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı. "Pişman olacak mıyım?" Diye sordu kısık sesle, masumca.
Dudağımın kenarı kıvrıldı.
"Denemeden bilemezsin."  Gözleri gözlerime tutundu. Yutkundu.