Bölüm 13.

986 129 141
                                    

Bölüm 13 | Ölene kadar sadece ikimiz

Günümüz-20 sene sonra

"Ee Balın hanım, yemeği beğendiniz mi?" diye soran adama zar zor sahte bir gülümseme sunabildim.

Babama o kadar erkek olmasın dememe rağmen karşıma oturan bu adam sinirlerimi zıplatıyordu. Aslında onun gördüğüm anda gidecektim fakat maalesef beni hemen fark etmişti. Yemeğe oturmak zorunda olduğum içinde ondan kaçamamıştım.

Zar zor gülümserken, "İyiydi, güzeldi, beğendim." dedim.

Adam memnun bir gülümseme sunarken, "Buna sevindim, sonuçta bu otele siz geleceksiniz diye özel şefler davet ettim." dedi böbürlenir bir şekilde.

Kusmamak için zor dururken, "Oteli hâlâ babanızın yönettiğini sanıyordum." dedim havasını söndürerek.

Fakat o kendini hemen toparlayarak, "Ah, yakında başa ben geçeceğim zaten." dedi. Ardından konuyu hemen değişir bir şekilde, "Sizin hep Türkiye'de olduğunuzu öğrendim. Bir eğitim veya bir iş için yurt dışına gitmemenize şaşırdım." diye ekledi.

Aslında gidecektik. Asrın ile birlikte yurt dışına okumaya, onun da ardında orada sonsuza kadar yaşamaya. Ama hayat sağ olsun, o hayallerimi bile elimden almıştı.

Adamın dediğine sadece kafa sallamıştım. O da bununla birlikte, "Ben Amerika'da okuyup, bir süre orada yaşadım. Dünyanın bir çok yerine gitmenin insanın daha iyi bir dünya görüşüne sahip olmasına yardım ettiğini düşünüyorum." diye devam etmişti.

Sıkkın bir nefes alırken adam beni süzdü. Ardından, "Uygunsuz gelmeyecekse size birkaç bir şey sormak istiyorum." dedi.

Tek kaşımı kaldırarak ona baktım. Küçük bir gülümsemeyle, "Eskiden sizin hakkınızda bazı söylentiler vardı. Kızlarla birlikte olduğunuz, onlarla çıktığınızla ilgili." dedi.

Gülmemek için kendimi zor tuttum. Galiba dünyanın neresinde olursan ol, zaman kaç olursa olsun hâlâ bazı geri kafalı ve homofobik insanlar olmaya devam edecekti. Şimdi beni görmesine rağmen gitmediğim için kendime kızıyordum.

Ben sessiz kalırken masamıza doğru birinin yaklaştığını fark ettim. Elindeki içkisinden yudumladıktan sonra, "Duyduğunuz her şeye inanmamanız gerektiğini bilmiyor musunuz?" diyen Ela'ya baktım.

Adam şaşkın bir şekilde ona bakarken, "Ha, sen de nereden çıktın be." demişti.

Ben de az önce dediği şeye şaşırarak ona baktım. Ela onun sorusunu görmezden gelerek, "Çünkü onlarla 'hâlâ' çıkıyor.  Kızlarla yani." diye tamamlamıştı kendini.

İlk görüşmem böyle bitmişti. Ama babam durmak istemiyor gibi görünüyordu. Fakat en azından ikinci görüşmemde gerçekten bir erkek değil, isteğime uygun olarak bir kadın gelmişti.

Kadın içkisinden bir yudum aldıktan sonra, "Balın, pek konuşmuyorsun." demişti.

Benim için getirdikleri sudan bir yudum daha alırken, "Çok konuşan birisine mi benziyorum?" diye sordum ona.

Kadın gergin bir şekilde gülüp, "Hayır, hayır. Sadece bir birimizi zamanla daha iyi tanırız diye düşünüyordum." dedi. Ardından bana, "Ne de olsa bu bizim ilk randevumu-" diyip cümlesini bitiremedi.

My first love | [G×G]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin