Stark'ın Doğuşu

•••Bana Güveniyor Musun?•••

Elisabeth tehlikeyi önceden sezmiş ve plan yapmıştı. Böyle durumlarda devlet füze yollardı, Rhodey'i de onun için askeri üsse yollamıştı. Devletin bu planı yapmasını istemişti. Fruy "İstediğin oldu füze yolluyorlar." Elisabeth gülümsedi Fruy'i duyan sadece Elisabeth'ti. "Bana güveniyor musun Tony?" Tony gelen soru ile afalladı. Bu soru onu öyle bir boşluğa çekti ki canavarlar bir anda üstüne çıkmıştı. Gelen kükreme ile eş zamanlı olarak canavarlar Tony'in üzerinden çekilmişti. Tony ayağa kalktı "Bu cevabı çok belli bir soru, tabiki Hayır?" Elisabeth güldü "Ama Jarvis öyle söylemiyor?" "Ne?" Soruyla eş zamanlı Mark23 gökyüzüne yükseldi. Tony şokla bağırdı "Ne yaptın sen Jarvis?" "Efendim Bayan Lisa'nın komutasını geri çekmediniz?" "Çabuk zırhın kontrolünü al ve onu buraya getir." "Yapamam efendim, Bayan Lisa'ya öncelik verdiniz, o söylemediği sürece zırhı geri çekemem." "Nalet olsun." "Efendim devlet tarafından üstünüze gönderilen bir füze var. Füze Stark kulesini hedef olarak tanımlamış." Ekip birbirine baktı Natasha "kapıyı kapatabilirim, beni duyuyor musunuz geçidi kapatabilirim." "Füze Stark kulesinde patlamayacak, bekle Natasha onlara güzel bir hediyem var." Tony üzerinden geçen Mark23 ve sırtında ki füzeye baktı. "Elisabeth zırh uzay için yeterli değil, bırak kuleyi patlatsın ben Natashayı alırım." "Bu füze sadece kuleyi patlatmaz Tony, senin füzen bu unuttun mu? Tüm şehri yok eder." "Lisa, hayır..." Elisabeth güldü ve cümlesini tamamlamasına izin vermedi "Lisa, Evet!" Delikten geçmeden saniyeler önce söylemişti Elisabeth bunu. Tony'in ona Lisa demesinin mutluluğu ile saniyelik olarak kapadı gözlerini, zırhın gücü kesilene kadar füzeyi taşıdı. Zırh gücü kesince gözlerini açtı karşısında ki büyük gemiye baktı. Geminin patladığını gördüğün de gözlerini huzur ile kapadı. Bu sırada Natasha geçiti kapatıyordu. Tony sıkışan nefesi ile kaskını açtı ve yere çöktü, olanları kabullenemiyordu. O sırada Thor "Bu o, başardı!" Diye bağırınca gökyüzüne baktı. Mark23'ü görünce gülümsedi. Ama gülümsemesi kısa sürdü çünkü zırh güçten kesilmişti ve Elisabeth yere çakılmak üzereydi. Kask kapanırken Tony havalandı. "Jarvis, turbo mod" dediğinde zırh tüm gücüyle hızlandı. Tony Elisabeth'i son anda yakaladığında yere indi. Zırh'ın güç ışıkları yanmıyordu ve bu Tony'i daha çok korkuttu. Kaskı açılırken Mark23'ün kaskını söktü. "Lisa, uyan!" Diyerek kadını sarstı. Ümidi git gide azalırken bir anda yanlarına inen Hulk kükreyince Elisabeth korkuyla sıçradı. Ekip derin bir nefes alırken "Ne oldu?" Diye sorduğunda Peter diğer yanında duruyordu. "Kazandık abla, planın işe yaradı?" Steve şok ile "plan?" Dediğinde Elisabeth derin bir nefes aldı. "Öncelikle tek hareket ettiğim için özür dilerim ama bilseydiniz Tony bana engel olurdu. Rhodey sende iyi bilirsin ki Devlet böyle durumlarda füze gönderir. Ben de seni bilerek karargaha gönderdim. Ordan bilgi çıkmayacağını biliyordum ama devlet füzeyi hazırlayacaktı. Dün gece de Jarvis ile anlaştım ve onu tembihledim komutumla bana bir zırh gönderecekti. Fruy bana Füzenin yola çıktığını haber verince bende zırhı çağırdım ve o nalet uzaylılara füzeyi hediye ettim." Ekip şaşırmıştı, Elisabeth çok detaylı ve riskli bir plan yapmıştı. Tony "Jarvis, Elisabeth Foster'ın üzerinde ki yetkisini geri alıyorum." Elisabeth Peter'dan destek alarak kalkarken yakındı "Ahhh hadi ama, tebrik bekliyordum ceza değil." Tony sinirle Elisabeth'in üzerine yürüdü "Tebrik mi? Sen benden tebrik mi bekledin? Zırhı izinsiz kullanmanı geçtim, gene arkamdan iş çevirdin. Hemde bu sefer Jarvis'i de buna bulaştırdın. Tebrikmiş." Tony Elisabeth'den ayrılan muhafız modunda ki zırha elindeki ateşleyici ile patlattı. Steve Elisabeth'in önüne durmasıyla Tony'in öfkesi daha da arttı. Steve'i bir anda saptırıcılara boğdu. Tony elisabeth'in arkasına geçip Peter'ı yanında çekti. "Ölüyordun Lisa, bu yaptığının sonuçlarını hiç mi hesaplamadın? Bana söyleseydin ben bunu yapardım böylelikle şu an sinir krizinin eşiğinde olmazdım." Tony'in bakışları öfkeliydi. Hulk ona bağırınca ekibe baktı. Herkez Elisabeth'in arkasına geçmiş ona bakıyordu. "Cidden mi? Onu düşünen sadece ben miyim? Doğru mu yaptı? Ne olmalıydı ölmesi mi? O zaman da bana gelir erişime izin verdiğim için beni suçlardınız. Elimizde ne kalırdı? Elisabeth'in ölüsü!" Elisabeth Tony'e bir adım attığın da adamın bakışları direk ona döndü. Elisabeth'de sinirliydi. Adam güya dahiydi ama basit şeyleri anlamıyordu. "Eğer senin arkandan iş çevirmeseydim ne olurdu Anthony?" Tony tam adını duyunca gözlerini kapadı sakinleşmemeliydi ama Elisabeth ona Anthony diyince istemsiz gevşiyordu. "Sen hemen kabul ederdin, benim zırhı giymeme izin vermez ve kendin o füzeyi delikten geçirirdin. Sonra? Senin ölme ihtimalin yok mu? Sen ölümsüz müsün?" Elisabeth artık ağlıyordu, düşüncesi bile onu yıkmaya yeterdi. "Bir aile kuruyorsun Anthony, kimseyi düşünmezsen Pepper'ı düşün." Aklına gelen görüntüler ile elleriyle zırha vurmaya başladı "Benim kimsem yok, ben ölürsem en fazla 1 ay hatırlanırım ve arkamdan üzülünür. Ama sen? Ya sen ölürsen? Arkanda kalacak olanları düşünmüyor musun?" Elisabeth savaş sırasında yaralanmıştı. Zırh onu sardığı için kanaması azalmıştı ama artık vücudunu saran bir zırh yoktu ve yaşadığı öfke onu olağandan güçsüz kılıyordu. Zırha vurmaktan elleri yara bere içinde kalmıştı. Tony daha fazla zarar görmesin diye ellerini tutarken öfke vücudunu terketmiş gözlerinde kalan tek şey endişe olmuştu. Tony Elisabeth'i tutmaya çalışırken canını yakmamak için de dikkatli davranıyordu. Jarvis "Bayılıcak" demesinden bir kaç saniye sonra Elisabeth Tony'in kollarında bayıldı.