Aradan geçen 3 ayın sonunda Pepper nihayet Tony'i evliliğe ikna edebilmişti. Her zamanki Tony'in isteyeceğinin aksine daha sadece bir organizasyon yapılmıştı. Tony ve Pepper mihrabın önünde Peder'i dinlerken büyük kapının kenarına gizlenmiş bir gölge onları izliyordu.
Natasha ve Clint'in anlamsız direnişlerinin üstüne nikahtan sonra yapılacak olan ufak parti maskeli olarak yapılacaktı. Tony anlamasa da çok da üzerine düşünmedi. Maskesini takarak salona indi. Çok kalabalık olmayan ortama baktı. Herkez o kadar iyi hazırlanmıştı ki kimin kim olduğunu bulmak neredeyse imkansızdı. Tony umursamadı son 3 aydır bunu fazlasıyla yapıyordu. Çoğu şeyi umursamıyor sadece zırhlarına odaklanıyordu. Bebek büyüyüp birşeyleri anlayana kadar da böyle devam etmeyi planlıyordu. Düşüncelere dalmışken burnuna gelen koku ile gözlerini kapadı. Emin olmaya çalışıyordu bu koku Lisa'nın kokusuydu. Gözlerini açıp etrafına bakınmaya başladı. Ama bir sonuç elde edemeyince içinden "zihnimin bir oyunu" diye geçirdi. Omuzları çökerken sessizce etrafındaki insanları dinliyor arada bir onaylayan mırıltılar çıkartıyordu.
Dans başladığın da Pepper'ın isteği üzerine gönülsüzce dans etmeye başladı Tony. Tek istediği bu lanet partinin hemen bitmesi ve evine gitmekte ama öyle bir seçeneği olduğuna da çok inanmıyordu zira parti hemen bitecek gibi durmuyordu. Çiftler değiştiğinde de çok umursamadı, taki tanıdık kokuyu alana kadar. Karşısında ki kadının maskesi tüm yüzünü kaplıyordu ama Tony bu kokuyu hiç unutmamıştı ki.
Tony: Lisa?
Z: Pardon?
Tony: Lisa sen misin?
Z: Yanılıyorsunuz Bay Stark ben Lisa değilim.
Tony: Kimsin?
Z: Pepper'ın bir arkadaşıyım.Tony Lisa'dan bağımsız olan ses ile karşısında ki kadını onayladı. Ama gözleri dolmuştu bu kokuya deli gibi hasret kalmıştı ve kendini durduramıyordu.
Kadın sanki bunu biliyormuşcasına kafasını Tony'in göğsüne yasladı, Tony bu beklemediği hareket ile afallarken başta ne yapacağını bilemedi ama sonra fırsatı değerlendirmeye karar verdi. Burnunu karşısında ki kadının saçlarının arasına sürttü. Kokusu tamamen içine dolarken gözlerini sıkıca kapadı. Çok özlüyordu, haddinden fazla özlüyordu Lisa'yı. Ne kadar bilmese de Lisa da ondan farksız değildi.Lisa kendini evden dışarı attığında ne yapacağını bilememişti başta. Sonra eski arkadaşı olan Stephan'ın yanına gitmeye karar verdi. Jarvis ile zaten konuşmuştu, Tony onu bulamayacaktı. Araba önünde durunca içinden Jarvis'in sesi geldi.
Jarvis: Burda araç bulamazsın en azından merkeze götüreyim seni.
-: Tony ne olucak.
Jarvis: Ben hem evi hem de savaşan bir zırhı aynı anda kontrol edebiliyorum Lisa. Merak etme gözüm Tony'in üzerinde olucak.
-: Tony in en büyük başarısı zırhı değil, sensin biliyorsun dimi.
Jarvis: Bay Stark sarhoş olduğu bir kaç defasında bana bunu söylemişti.
Elisabeth gülümseyerek arabaya bindi. Jarvis ile konuşarak meydana gittiler. Arabadan indiğinde bir taksi çevirip eski dostunun yanına gitti. Ve yeni hayata için ilk hamleyi Tony'in bir penyesini giyip diğerine sarılarak uyumaktan yana kullandı.
Aradan geçen 3 aydan sonra Elisabeth, Tony ve Pepper'ın evleneceğini duyunca burukça gülümsemiş ve bunun olacağını biliyordum geç bile kalmışlar. Demeyi ihmal etmedi. Strange ile saatlerce süren bir konuşmanın ardından olağan tarzının tam tersi bir kombin hazırlayıp Tony'in nikahını uzaktan izlemeye gitti. Onu gördüğünde kalbi deli gibi atmaya başlamıştı, Tony Lisa'yı farketmemişti ama iki ajanın farketmeme gibi bir lüksü yoktu, zorla bakışlarını çekip uzaklaşırken Clint ve Natasha yolunu kestiler.
Natasha: Niye geldin Lisa?
-: Onu son kes görmek istedim.
Clint: Onu ne kadar yıktığını mı görmek istedin, pardon tam olarak anlayamadım.
-: Clint kalamazdım, biz anne babasızlığın ne olduğunu biliyoruz. Göz göre göre o bebeğin de bunu yaşamasına izin mi verecektim.
Natasha: Tamam güzelim sakin ol.
Natasha ağlayan kadına sıkıca sarıldı. Clint derin bir nefes alıp elini saçlarının arasına geçirip öfkeyle ofladı. Lisa'yı Natasha'nın kollarından çekip kendine çevirerek ona sıkıca sarıldı.
Clint: Özür dilerim güzelim, çok özür dilerim. Ağlama nolur.
Clint Lisa'nın saçlarını okşarken ne kendi ne de Natasha, Lisa'dan farklı değildi. Üç dost da bitik haldeydi ve biraz daha zaman geçerse Clint ve Natasha'da ağlayabilirdi.
Natasha: Bak ne diyeceğim, partiden sonra bir balo var sende gelsene hem Tony'i daha çok görmüş olursun.
-: Beni görürse bırakmaz, gelemem.
Clint: Tamam biz de görememesini sağlarız.
-: Nasıl yani?
Clint: Natasha ve ben maskele balo için ısrar edelim. Tony çok umursamadığı için itiraz etmez. Böylelikle onu görürsün belki eş değiştirmeli dansta ona partner olabilirsin?
-: Beni tanır göze alamam, o beni kokumdan bilir.
Natasha: Ben halledicem bana güven, önce gidip Tony ile konuşalım sonra gerisi kolay.Elisabeth şimdi Tony'in kollarında huzurum tadını çıkartıyordu. Tony onun Elisabeth olduğunu saniyesinde anladığında kocaman gülümseyip Natasha ve Clint'e hareket çekmemek için kendini zor tutmuştu. Elisabeth Tony'sini tanıyordu. Tony'de Elisabeth'ini. Bu asla değiştirilemeyecek bir gerçekti.
Müzik yavaşladığında Elisabeth Clint'e bir işaret verdi. Clint bir anda ortalığı karıştırdığında ise ortadan kayboldu. Hızla binadan çıkarken duyduğu ses ile yerine çakıldı.
Peter: Beni görmeden mi gidiceksin abla?
Elisabeth: Karıştırıyor olmalısın ben ablan değilim.
Çocuk emin adımlarla ilerleyip karşısındaki kadının arkasına geçti, yavaşça kulağına eğildi.
Peter: Yarı sarhoş olan Tony Stark'ı kandırabilirsin ama kendi yetiştirdiğin kardeşini kandıramazsın abla.
Dikkati dağılan kadının maskesini açtığında bilmişlik gülümsedi.
Peter: Ben sana hak vermeye çalışırken buraya geliyorsun uzaktan bizi izliyor ayakta durmaya çalışan Tony'e bir darbe daha vurup beni görmeden gidiyorsun. Söyle nasıl anlayabilirim ki ben seni.
Elisabeth: Peter, beni görmenize izin vermemem lazım dı. Hele de Tony, birşeyleri anca yoluna koyuyor beni görürse herşeyi batırır.
Peter: Merak etme hiçbirşey batmayacak çünkü Tony bunu bilmeyecek. Sende bir daha yakınımıza gelme. Yoksa sonuçları beni ilgilendirmez. O gün nasıl ikimizi de ortada bırakıp gittiysen gene git ve sakın geri gelme Elisabeth.Peter pişman olacağını biliyordu ama hazmedemiyordu. Göz yaşları akmaya başladığında arkasını dönüp ablasını dinlemedi kalbinin bir yanı çayır çayır yanarken Peter partiye gitti ve kafası tamamen karışan Tony ile ilgilenmeye başladı. Babası yerine koymaya başladığı adamın bu hali onu daha da perişan ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stark'ın Doğuşu
FanfictionIf Not Us, Who? If Not Now, When? . . . . BİZ DEĞİLSEK, KİM? ŞİMDİ DEĞİL İSE, NE ZAMAN?