Bölümler artık 'pazar' günleri gelecek. Daha sonra günü değiştirebilirim. Bayramdan sonra değiştirebilirim anca.
Fotoğraf: Sude
İYİ OKUMALAR :))
Toplantı odasında oturmuş, Arasın öldürücü bakışlarıyla beraber Sudeyi bekliyorduk.
Abimide unutmamak gerekiyor. Bu işe o da sıcak yaklaşmamıştı. Sadece aramız bozuk diye ses çıkartmıyordu. Aklı sıra beni ilgilendirmez triplerindeydi. Hala bana inanmadığına hayret ediyordum. Gerçekler ortaya çıkınca çok geç olacaktı.
Kapının açılma sesiyle gözler kapıya dönmüştü. Sonunda beklenen kişi gelmişti. Hande samimi gülümsemesini yüzüne yerleştirirken ben içten gelmeyen gülümsememi yüzüme yerleştirmiştim.
"Hoşgeldin Sudecim."
"Hoşbulduk Hande. Beni neden çağırdınız, artık sizinle çalışmak istemediğimi dile getirmiştim."
Sudenin konuşması ciddi ve soğuktu. Bunu herkes farketmiş olmalıki yüz ifadeleri değişmişti. Handenin konuşacağını anladığımda hemen söze girip konuşmasını engelledim.
"Biliyorsunki kafamıza estiği gibi davranamıyoruz. Sözleşme gereği bizimle çalışma zorunluluğun var. İmza atmadan önce düşünüp böyle bir sözleşmenin altına imzanı atmasaydın."
"Seni bilseydim atmazdım."
"Beni zaten biliyordun Sude. Döneceğimi biliyordun. İanla planlar.."
"Miraa.. Tamam. Asıl konuya gelelim istersen."
Handenin lafımı yarıda kesmesi beni çıldırtmıştı ama susup, Handenin işi konuşmasına izin verdim.
Hande güzelce yapacağı işi anlatıp bitirince Sudenin ne cevap vereceğini merak etmeye başladım.
"Bir şartım var."
Yerimde huzursuzca kıpırdandım. Bu şartı umarım Aras ile ilgili bir konu değildir.
"Aras ve ben.."
Arasın ismini duyduğumda daha fazla devam etmesine izin vermeden konuştum.
"Şartın kabul edilmedi."
Herkes şaşırmış bir şekilde bana bakarken Arasın sinsice güldüğünü farkettim. Abim konuşunca elimde tuttuğum kalemi kafasına fırlatmak istedim.
"Sana ne oluyor Mira. Bir susta dinleyelim. Nişanlısıyla ilgili bir şey diyecek sonuçta."
"Bu işte söz sahibi benim unuttun mu?"
Abim tam konuşacakken Hande elini sıkıp uyarıcı bir tonda konuştu.
"Sudenin şartını bir dinlesek iyi olur."
Hande yengem bizi biliyordu. Öğrendiği gün baya şaşırmıştı ama çok sevindiğini dile getirmişti. Abime de söylemeyeceğine dair söz vermişti. Bilmemesi daha iyi olur demişti zaten. O bile abimi biliyor.
"Nişanı attık diye duyuralım diyecektim sadece. Bir şart dedim ama bir kezde olsa İanı görmek istiyorum."
Bunu demesiyle abime baktım. Yüzü kasılmıştı. İanı saklıyordu. Hiçbirimiz İanın nerede olduğunu bilmiyorduk.
Sudeninde hala İanı görmek istemesi beni şaşırtıyordu. Demekki gerçekten seviyordu İanı. Çaresiz bakışlarından da belli oluyordu aslında İanı ne kadar sevdiği.
"Tamam. Sadece bir kez ve on beş dakika görebilirsin."
Sudenin gözleri parlamıştı. Abim ne zaman bu kadar acımasız olmuştu. Görmüyor muydu Sudenin halini. Aciz bir durumdaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORTAKLIĞIN BEDELİ
General FictionMİRA BOZDAĞ Mira daha 20 yaşında masum bir genç kızdı. Hiçbir zaman bu kadar acı bir şekilde evlendirileceğini düşünmemişti. Asla böyle olsun istemiyordu. Bembeyaz gelinliğine hoşnut bir şekilde aynadaki aksine bakacak sevdiği adamın kollarında mutl...